Troçkizm Üzerine yazılar - Önsöz
Marksizm’i savunma adına konuşan oportünist akımlardan biri olan Troçkizm ile ideolojik mücadelenin tarihi, Troçki’nin de üyesi olduğu Rusya Sosyal Demokrat îşçi Partisi (RSDİP) içinde 1900 ’lü yılların başlarına kadar uzanmaktadır. Başta Le- nin olmak üzere Rusyalı Bolşevikler, Menşevizm e ve her türlü anti-marksist akımlara ve düşüncelere karşı ideolojik mücadele içinde, Troçki’nin anti-marksist görüşlerine karşı da mücadele ettiler.
Ekim Devrimi arifesinde Troçki ve grubu RSDİP(B)’nin program ve tüzüğünün kabulü temelinde Bolşevik Partiye ka tılmış ve Ekim Devrimi’nde önemli bir rol oynamıştır. Ekim Devrimi sonrasında Troçki ve onun düşüncelerinin adlandırıl ması olan Troçkizm ile Bolşevizm arasındaki ideolojik müca dele sürmüştür. Lenin’in ölümünden sonra, özellikle bir ülkede sosyalizmin inşası konusunda sertleşen ideolojik mücadelede, 1927 ’de partinin önüne iki ayrı platform konmuş, Parti ezici bir çoğunlukla troçkist platformu red ve mahkum etmiş, başını Stalin’in çektiği bolşevik kanadın platformunu desteklemiştir. Bu yenilgi ertesinde Troçki ve troçkist muhalefet proletarya diktatörlüğünü devirmeye yönelik bozgunculuğa başlamıştır. Ekim Devrimi’nin 10. yıldönümünde troçkist muhalefetin giriştiği bozguncu, karşı-devrimci eylemler ertesinde, Troçki ve troçkist muhalefet üyeleri parti üyeliğinden atılmıştır. Troçki sürgün edilmiştir. Troçki ve yandaşlarıyla örgütsel kopuştan sonra Troçki ve yandaşlarının “Termidoryan diktatörlük” olarak adlandırıp yıkma çağrısı yaptıkları Sovyetler Birliği’ne karşı yıkıcı faaliyetleri artarak sürmüştür.
İdeolojik mücadelede Marksizm-Leninizm karşısında yenilgiye uğrayan Troçkizm, 1920’li yılların sonlarına kadar işçi sınıfı hareketi içindeki oportünist bir akım olarak görülüyor ve bu akıma karşı mücadele ideolojik bir mücadele olarak yürütülüyordu. Gelişmesinin belirli bir aşamasında -esasta 1930 ’lu yılların başından itibaren, troçkistler, Sovyetler Birliği’ndeki sosyalist iktidara karşı onu yıkmaya yönelik pratik faaliyetlere yöneldiğinde, Troçkizm işçi sınıfı hareketi içindeki bir akım olma niteliğini yitirmiş, objektif olarak burjuvaziye destek olan bir akım haline gelmiştir.
Sovyetler Birliği’nde sosyalist iktidarın varlığı ve İkinci Dünya Savaşı ertesinde Halk Demokrasili devletlerin kurulması sürecinde Troçkizm’in işçi sınıfı hareketi içindeki etkisi iyice zayıflamıştır. 1938 yılında Komintern’e karşı kurulan “IV. En ternasyonal” işçi sınıfından kopuk kimi örgütlerin birliği olarak doğmuş, bu Enternasyonal içindeki örgütler de kendi içlerinde onlarca kez bölünmüştür.
Troçkizm’in en temel tezlerinden biri olan “bir ülkede sos yalizmin inşasının imkansız” olduğu tezi, hem teorik olarak Lenin ve Bolşevikler tarafından, hem de Stalin önderliğinde Sovyetler Birliği’nde sosyalizm in inşasında elde edilen büyük başarılar ile pratik olarak da çürütülmüştür. Devrimde köylülüğün rolü, ya da demokratik devrime işçi sınıfının önderlik etmesi vd. konularda da Troçkizm’in temel tezlerinin yanlışlığı, hem teorik olarak ortaya konmuş, hem de pratik tarafından belgelenmiştir.
Kruşçef modern revizyonizminin iktidara gelmesi ve Dünya Komünist Hareketi’ne vurduğu darbe, Sovyetler Birliği’nde kapitalizmin restore edilmesi, Marksizm-Leninizm adına Revizyonizm’in, Oportünizm’in değişik türlerinin işçi sınıfı hareketi içinde etkin hale gelmesine yol açtı.
Sosyal-emperyalist Rusya önderliğindeki Doğu Bloku’nun çöküşünü, bütün dünyada buıjuvazi tüm araç ve imkanlarıyla anti-Komünizm propagandası için kullandı, kullanıyor. Troçkistler de bu anti-komünist koroya, gelişmelerin, “bir ülkede sosyalizmin inşasının imkânsız” olduğu troçkist tezini ispatladığı iddiasıyla katıldılar.
Sovyetler Birliği’nde Lenin-Stalin önderliğindeki sosyalist iktidar dönemi ile Kruşçev revizyonisti ve sonrası dönemin sosyal-emperyalist SSC B ’si arasında ayrım yapmadan, tüm dönemin “sosyalist” olarak değerlendirilmesi temelinde geliştirilen “Sosyalizm / Komünizm çöktü” propagandası işçi-em ekçi kitle ler içinde de etkisini gösterdi.
Burjuvazinin ısrarla Komünizm ’in çöküşü olarak tanıttığı modern revizyonist kampın çöküşü ve dağılması süreci, Troçkizm açısından bir canlanma süreci oldu. Revizyonistleşm iş SBKP önderliğindeki Sovyetler Birliği ve çevresindeki kendine sosyalist diyen Doğu Avrupa devletlerinden
oluşan “Doğu Bloku”nun çöküşünü Marksizm-Leninizm bilimi temelinde açıklayamayanlar, Troçkizm’in çeşitli türevlerinin “sol” lafızlarından etkilenmektedir.
Kuzey Kürdistan-Türkiye’de de bu etkilenme kendisini göstermektedir. Doğu Bloku’nun varlığı döneminde açıkça troçkist olarak ortaya çıkan neredeyse yok gibiydi. 1990 ’lı yılların başından itibaren ise giderek çok sayıda örgüt, grup veya dergi, kendilerinin troçkist olduklarını açıkça ifade etmeye başladılar. Bu grupların hemen tümü Stalin, Sovyetler Birliği ve Komintem ’e karşı “eleştiri”lerinde, belgelere değil, iddialara dayan makta ve de burjuvazinin anti-komünist propagandasından etkilenmektedirler.
Troçkizm, bugüne dek hiçbir ülkede iktidar olmadığı için, iktidarın yüklediği kimi sorumlulukların hesabını vermek durumunda da değildir. Onun eylemi, bir çok halde anti-Komü nizm ’in cephaneliğinden alınan “eleştiri”yle sınırlıdır. Troçki ve troçkistlere burjuvazi tarafından yer yer düzülen övgülerin ve burjuva aydınların sol kesimi açısından “çekiciliğinin temel nedenlerinden biri budur.
Troçkizm’in proleter disiplinden öcü gibi korkan aydınlar arasındaki çekiciliğini sağlayan bir tavrı da Parti içinde “fraksiyon özgürlüğü” yaklaşımıdır. Görünüşte çok demokratik olan bu yaklaşım, pratikte bir parti olarak birlikte hareketi engellemekte, sonuçta zaten bölünmeler kaçınılmaz olarak gündeme gelmekte, ortaya bir troçkist örgütler enflasyonu çıkmaktadır.
Troçkistlerin Stalin şahsında Sovyetler Birliği’ne yönelttiği temel eleştirilerden biri “bürokratizm” eleştirisidir. Gerçekte ise Troçkizm’in yaratıcısı Troçki, sendikaları bile askeri disiplinle, kararnamelerle yönetme yaklaşımına sahip, bürokratik çalışma tarzının savunucusu ve uygulayıcısı tipik bir küçük burjuvadır. Troçkizme karşı ideolojik mücadele, onun saf/ temiz, dev rimci Marksizm adına konuşma sahtekarlığının teşhiri, bu yüz den bugün de marksist-leninistler açısından önemli bir görevdir. Bu görevi yerine getirmede bir katkı olarak ben bu kitapta “Yeni Dünya İçin Çağrı” dergisinin 153.-160. sayılarında Troçkizm ile ilgili ve bağıntılı yayınlanan yazıları bir araya getirdim. Bu yazıların birinci bölüme aldığım ilk üçü on yıllarca önce yayınlanmış olan ve 2014 ’de “Yeni Dünya İçin Çağrı” dergisinde yeniden yayınlanan yazılardır.
İkinci bölümde yer alan yazılar ise şimdi var olan troçkist ve yan-troçkist gruplar hakkın dabilgi veren, onların yanlışlarına karşı tavır yazılarıdır.
Troçkizm ile ilgili tartışmalarda hep yeniden gündeme ge len, Stalin şahsında “K işiye tapma sorunu” ve “Komünist Enternasyonal’in Dağıtılması” hakkındaki yazıları ve “Yeni Dünya İçin Çağrı”da Troçkizm’le ilgili tartışmada bir okura verilen cevap yazısını “Ekler” bölümüne aldım.
Yazılan derleyip gözden geçirirken özsel bir değişiklik yapmadım. Lenin ve Stalin’den aktarılan alıntıları ise, mümkün ol duğunca İnter Yayınları’ndan aktardım. Bu bağlamda, alıntılar aynı olsa da, dergide verilen kaynaklarla bu kitaptaki kaynaklar arasında farklılık var.
Kuzey Kürdistan-Türkiye’deki kimi troçkist ve yan-troçkist kesimlerle tartışılan yerlerde, troçkist örgüt, grup ya da dergi lerin benzeri, ya da ortak yanlarının varlığı, bunlarla polemikte tekrarların olmasını da kaçınılmaz kıldı.
Bu derlemenin Kuzey Kürdistan-Türkiye’de Troçkizm hakkındaki tartışmalarda yararlı olmasını, Marksizm-Leninizm ile Troçkizm arasındaki temel farklılıkların bütünlük içinde kavranmasına katkıda bulunmasını diliyorum.
Eleştiri ve katkılarınızı bekliyorum.
25 Eylül 2016
H. Yeşil
1.Basım: Kasım 2016
325 sayfa
Fiyatı 20 lira
ISBN: 978-975-8286-28-7
Dönüşüm Yayınları
Sultaniye Mahallesi Doğan Araslı Bulvarı
No:150 Hanplus İş Merkezi
Kat:12 Daire:316
Esenyurt/İstanbul
Tel. & Fax 0212/620 67 57
0530 973 7395
e posta: donusumyayinlari@gmail.com
Hiç yorum yok