Header Ads

Header ADS

GÜNÜMÜZDE TROÇKİZM - İdeolojik yenileme arayışında -2

Günümüz Troçkizmi - Kimin Çıkarlarına Hizmet Ediyor?

Rusça dan Çeviri Vyacheslav SEMYONOV

Önceki
Troçkizm - İdeolojik "yenileme" arayışında -1

Troçkist liderler aynı fikirde. “İşçilerin çalıştıkları fabrikaları ele geçirme mücadelesini, alınması gereken doğru yolu gösteriyor!” Manifests electoral, 10 octobre, 1982, p. 6.


Troçkistler burada yanlışlar. Fabrikalarda “iktidarının ele geçirilmesi” için çağrıda bulunurken, sadece işçi sınıfının bir bütün olarak toplumda iktidarı ele geçirmesi gerekliliğinden bahsetmemekle kalmıyorlar, aynı zamanda bu konuyu kasıtlı olarak önemsemiyorlar. Bu nedenle Lenin'in devrimci pratikte kanıtlananan  sınıf mücadelesinin eğer sadece siyaseti kucaklaması değil, siyasetteki en önemli şeyi ele alırsa....“tamamen geliştiği” önemli tezini dışlarlar.” Lenin, Coll. Works, Vol. 19, s. 122. Troçkistler, işçi sınıfı eylemlerini yerelleştirmeye ve sadece kaba ve olgunlaşmamış sınıf mücadelesi biçimlerini “devrimci” olarak görmeye çalışırlar.

(..)

Benzer görüşler, “proleter sosyalizmi sadece “kendi kendini yöneten işletme ve örgütler sistemi” olarak tanımlanabilir" diyen İtalyan Troçkistleri tarafından da ileri sürülmektedir. Le proletaire, 1982, No. 18, s. 19.

Troçkistlerin  devrimci strateji ve taktikler sorununu, sosyalizmin inşasına geçişi düzenleyen yasaları karıştırmayı mı, yoksa bu konuyu çarpıtmaya yönelik kasıtlı bir girişim mi yapmak istediklerini mi söylemek zor. Açık olan bir şey var: Troçkist “sosyalizm toprakları” kavramında, “klasik” Troçkizmin dogmatik uyuşmazlık ve politik ilkelerin olmayışı, gibi gerici küçük-burjuva ideologlarına özgü özellikler kendisini gösterir ki bunlar, Lenin'in sözleriyle, sadece “teorinin karikatürü” yaratabilirler. Lenin, Coll. Works, Vol. 23, s. 65.

Bu Troçkist kavram siyasi olarak son derece zararlıdır.

(..)

Troçkistler işçi sınıflarını “sosyalizm adalarına” dönüştürmek amacıyla fabrikalara el koyma fikirlerini ileri sürerek, işçi sınıfının kafasını karıştırırlar. Ekonomik talepler için mücadeleyi kapitalizmi bir sistem olarak devirmek için siyasi mücadeleden ayırarak, bir yandan, kapitalist ülkelerdeki işçi hareketindeki bu tür yıkıcı anarko-sendikalist belirtileri siyasete ve korporativizme kayıtsızlık olarak yeniden canlandırmaya çalışıyorlar, öte yandan, burjuva devletinin “tarafsızlığı”, toplumdaki tüm sınıfların üstünde olması ve siyasi mücadelede “müdahalesizliği” ile ilgili “klasik” ve teknokratik reformizm ilkeleri canlandırmaya çalışıyorlar.

Troçkist sloganlar, işçi fabrikalarının yönetiminin toplumun tamamında radikal sosyo-ekonomik dönüşümler olmadan mümkün olduğu yanılsamasını yaymaya yardımcı oluyorlar.

Troçkizm, işçi sınıfının siyasi mücadele yürütmesi gerektiğini inkâr eder. Halkın çoğunluğundan ve kitlelerin örgütlü siyasi hareketinden destek almadan tek tek fabrikalar çerçevesinde “sosyalizme” ulaşma hedefini belirlediğinde, sorumsuz bir maceracılık sergiler ve sadece devrim için mücadele pozunu ortaya sererler. Bunun devrimci işçi sınıfının idealleri ile bir ilgisi yoktur. Gericiliğin Truva atı. Herhangi bir sınıf ya da toplumsal tabaka ile yakın bağları olmayan Troçkizm, tekellere karşı mücadelelerinde kitleler arasında birlik arayışına her zaman aşağılayıcı bir tavır içinde olmuştur. Günümüz Troçkistlerinin bu konudaki pozisyonları çok az değişti. Ortak demokratik hedefler için mücadeleye yönelik tutumlarının, bir Halk Cephesi fikrine yönelik savaş öncesi öncülleriyle aynı olduğunu gösterişli bir şekilde ilan ediyorlar.

(..)

Eğer birey Troçkist mantığı takip edecek olursa, bunun işçi sınıfı değil, anti-tekelci güçler arasında daha fazla birlikle ilgilenen tekelci burjuvazi olduğunu zanneder. Komünistler, anti-tekelci hareket içindeki birliği desteklerken, Lenin’in emperyalizm altındaki sınıf ayrımlarının analiz edilmesinden rehberlik alıyorlar. Lenin, sosyalist devrimin “hoşnutsuz unsurlar ve ezilen muhtelif herkes tarafından kitlesel mücadelenin patlamasından başka bir şey olamayacağını” vurguladı. Devrimcilerin dikkatini anti-kapitalist mücadelenin sosyal tabanını genişletme ihtiyacına çekti. “Kaçınılmaz olarak, küçük burjuvazinin ve geri işçilerin bölümleri buna katılacaklardır- böyle bir katılım olmadan kitle mücadelesi imkânsız, onsuz devrim mümkün değil- ve aynı şekilde, kaçınılmaz olarak bunlar harekete önyargılarını, gerici fantezilerini, zayıflıklarını ve hatalarını getireceklerdir. Ama objektif olarak sermayeye saldıracaklar .. ” Lenin şöyle sonuçladı;
"Bu nedenle ..devrimin sınıf bilinçli öncüsü, gelişmiş proletarya, alacalı ve uyumsuz, rengarenk ve dışa doğru parçalanmış, kitle mücadelesinin bu nesnel gerçeğini ifade ederek, birleştirebilir ve yönetebilir, iktidarı ele geçirebilir, bankaları, tröstleri ele geçirebilir, hepsinden (farklı nedenlerle!) nefret eden ve bütünlükleri içinde burjuvazinin devrilmesine ve sosyalizmin zaferine varan diğer diktatörlük tedbirlerini uygulamaya koyar. ” Lenin, Coll. Works, Vol. 22, s. 356.
Lenin, burjuvaziye karşı zafer için şartlardan birinin, devrimci partilerin emekçilerin en geniş kitleleriyle “en yakın teması kurma, en yakın teması sürdürme ve   belli ölçülerde, emekçilerin en geniş kitleleriyle birleştirme yeteneği” olması gerektiğini vurguladı- esas olarak proletarya ile ama, aynı zamanda proleter olmayan emekçi kitlelerle de”.  Ibid., Vol. 31, pp. 24-25

Proletaryanın hayati görevleri toplumun bir bütün olarak karşılaştığı büyük sorunlarla daha yakından bağlantılı hale geldiğinden, bu Leninist önermeler bugün özellikle önemlidir. Bugün ortak ulusal ilerleme için çalışan ve tüm ilerici güçleri tekellere karşı mücadeleye yönlendiren bir güç olarak proletaryanın tarihsel rolü, kendisini her zamankinden daha açık bir şekilde ortaya koyuyor.

Bu durumda işçi sınıfı bağımsız siyasi çizgisini hiç de kaybetmez; ya da  Troçkistlerin iddia ettiği gibi, genel demokratik hareket içindeki kendi çıkarlarını da ortadan kaldırmaz. Nüfusun sömürülen bölümlerini eyleme geçirerek, devrimci hareketin lideri olarak görevinin yerine getirilmesi için en uygun koşulları yaratır. Halkın çoğunluğunu birleştirmek ve onları pratik eyleme dönüştürmek için (hem slogan olarak hem de devrimci hareketin bir aşaması olarak) verilen mücadelenin reddedilmesi, toplumun sosyalist dönüşümü fikrinin reddi anlamına gelir.

Ancak Komünistler, anti-tekelci bir ittifakı kendi içinde bir amaç olarak görmezler. Bu ittifak işçilerin zaferini garanti edemez. Daha ziyade, bu, geniş kitleleri, ittifaktaki partilerin ve örgütlerin demokratik taleplerini ve çıkarlarını somutlaştıran bir programı uygulama mücadelesi için seferber etme aracıdır. Verimli olabilmesi için, bu ittifakın, karşı olduğu bir şey ve taraf olduğu bir şey olması gerekir. Bu, finans sermayesi tarafından ezilen ve sömürülen ve toplumun zenginliğini kendileri için alan bir avuç tekelci ye karşı birleşmiş tüm emekçi insanlar arasında bir ittifak olmalıdır.

Bu yüzden, Troçkistler, “yükselen devrimci dalgayı geriletilmesi ve mevcut rejimi korumanın bir yolu” olarak tanımladıklarında, anti-tekelci bir ittifakın özünü çarpıtırlar. Verite, 1980, juin. 592, s. 127.

Ancak Troçkistler, demokratik güçler arasındaki ittifaka karşı çıkarken, gerçek niyetlerini açıkça beyan edemezler. Birlik fikri kitleler tarafından giderek daha fazla kabul gördüğü için, Troçkistler “oyun dışı” bırakılmaktan korkuyorlar, birliği pekiştirme ihtiyacından bahsetmeye başlıyorlar. Onların akıllarındaki birliğin ne olduğunu, Fransız Enternasyonal Komünist Partisi'nin organı Informations ouvrieresi ve okurları arasındaki yazışmalardan görebiliyoruz.

(..)

Troçkistlerin “bir sınıf diğerine karşı” politikasını yorumlamalarından, amaçlarının işçi sınıfına diğer emekçi insanlara ve sosyal katmanlara karşı çıkmak, aralarındaki karşılıklı anlayışı önlemek ve mevcut farklılıkları devam ettirmek olduğu ortaya çıkar.

Troçkizm, işçi sınıfını proleter olmayan katmanlardan ayırmak için elinden geleni yapar; çünkü emekçi insanlar sosyal izole halindeyken bilimsel sosyalizmin etkisine daha az açık olacaklardır.

Ancak, insanlar daha bilgili hale geliyor ve siyasi deneyim kazanıyor. Hala Troçkist fikirlerin etkisi altında olanlar bile, er ya da geç “bir sınıf diğerine karşı” stratejisinin onları nereye götürdüğünü fark edecek ve zamanlarını ve çabalarını boşa harcadıklarını anlayacaklardır. Komünist Devrimci Birliği'nin eski liderlerinden biri, mektubunda şöyle yazıyor: “Reformistler gibi, tekellerin işçi çıkarlarına karşı saldırılarına karşı koymak için herhangi belirli bir adım öneremeyiz. Konumumuzun 'Solun solunda' olması gerçek bir fark yaratmaz. "Komünist Lig", kısa tarihinde hiç bu kadar aşağı düşmemişti ve programı bu kadar oportünist olmamıştı. "Rouge, 7.IX.1978.

Söylediklerimiz bugünkü Troçkizm takipçilerinin “klasik” Troçkizm geleneklerine sadık kaldıklarını ve “sol kanat” palavraların sisli ekranının arkasındaki anti-tekelci harekete karşı yıkıcı faaliyetlerine devam ettiklerini gösteriyor. Modern Troçkizmin, Troçkistlerin, varolan iktidar burjuvazisi tarafından desteklenmesinin ve devrimci savaşçıların kampına sokulmaya çalıştığı Truva atı olarak kalmasının nedenlerinden biri de budur.

Nikolai VASETSKY
Çeviri ; Rusçadan Vyacheslav SEMYONOV
Türkçeye; Erdoğan A
Mayıs-Haziran 2020 

Hiç yorum yok

Blogger tarafından desteklenmektedir.