"Kitle Kuyrukçuluğu" demogojisi - Troçkistlerin mücadeden kaçışına bir başka kılıf
Kitlelerin Kuyruğuna Takılmış Lenin |
Mücadeleye kayıtsız kalmanın yeni kılıfı " Kitle Kuyrukçuluğu"
Bir küçük burjuva ideolojisi olarak Troçkizm emekçi kitleler arasında hiç bir zaman kök salmamıştır ve salamaz. Ancak kendisini Leninist olarak tanımlayan, teorik yetersizliği olan, özellikle küçük burjuva unsurlarda, Troçkist hızlı sol sloganlara eğilim kaçınılmaz bir sonuç olarak kendini gösterir.
Son zamanlarda yarı-gizli-Troçkist minik örgütlerin kitlelerde otokrasiye karşı gelişen ve yaygınlaşan mücadelesine "seyirci kalmayı" kılıflamak için, "devrimciler kitlelerin kuyrukçuluğunu yapmaz" cinsinden yayınladıkları söylemler, sosyal sitelerde kimi küçük burjuva solcular tarafından bir "koro" ya dönüştürülmeye başladı.
Nedir kitle kuyrukçuluğu? Marksizm Leninizmde "bunların söylediği içerikte" bir kitle kuyrukçuluğu varmı? Ne Marksın, ne Engelsin, ne Leninin, ne de Stalin in yazılarında bu içerikte bir söylem bulamazsınız. Emekçi kitlelerle en küçük bir bağı olmayan, emekçi kitlelerin gündemde ve acil olan sorunlarına sahip çıkmayan, sınıf mücadelesinde Demokratik Mücadeleyi tamamıyle dışlayan, kitlelere güveni olmayan, "önder" ve "sürü" anlayışındaki, devrimci durum olmadığı bir dönemde "ya devrim ya hiç"yaklaşımı, devrimci durumlarda "ayaklanmaya karşıcı" tavır gösteren küçük burjuvalar, hızlı lafazanlıklarla küçük burjuva duygularını tatmin ediyorlar - mücadelenin yaygınlaşması, gelişmesi, engellenmesi pahasına.
Teorik olarak " kuyrukçuluk" tanımlaması "kendiliğinden gelişen hareketler" ve "onlara yaklaşım ile" , Ekonomistler ve Marksist Leninistler arasındaki yaklaşımla ilgilidir. Ancak Troçkist varyasyonlar bu kavram kullanımını, her zaman olduğu gibi, sözde " Stalinist aşama teorisi" ve onun "her türlü milliyetci ve reformistlerin kayıtsız şartsız "kuyruğuna" takılan bir siyaset olduğu" uydurmasıyla bağlantılı olarak yaygınlaştırdılar. Bu yaklaşımları temelinde, ülkelerin özgül sınıfsal yapılarına, "demokratik devrim"in tamamlanmış olup olmadığına, ülkenin gündemdeki acil sorunlarına, öznel ve nesnel koşulların varlığına bakmadan "sosyalist devrim"i, "daha doğrusu dünya devrimini" savunmaları, onları ve onlardan etkilenenleri, devrimin öznel koşullarını hazırlama mücadelesinden koparmakta ve bu zorunlu mücadeleyi reddetmekle buluşturmaktadır.
Bu baylara göre emekçi halkların Otokrasiye karşı nefreti, haksızlıklara ve adaletsizliklere karşı öfkesi ve ekonomik ve demokratik hak talepleri ve bu yoldaki mücadelesini desteklemek, onların içine girmek, onlara önderlik etmeye çalışmak "kitle kuyrukçuluğu"...Kimden ve hangi kitaptan okuyorlar bunu ve ML olarak satmaya çalışıyorlar , bu henüz bir sır ....
Devrimcilerin görevi sınıf mücadelesini örgütlemek ve bu mücadeleye önderlik etmektir. ""Proletaryanın sınıf mücadelesi " der Lenin, "ekonomik (işçilerin içinde bulundukları koşulların iyileştirilmesi için tek tek kapitalistlere ya da tek tek kapitalist gruplarına karşı mücadele ) ve siyasal mücadeleyi (hükümete karşı, halkın haklarının genişletilmesi yani, demokrasi ve proletaryanın siyasal iktidarının genişletilmesi için mücadele) kapsar."" Lenin, Programımız
"Bazı" ları diye devam ediyor Lenin, "ekonomik mücadeleyi karşılaştırılamayacak kadar daha önemli olarak görür ve siyasal mücadeleyi az çok uzak bir geleceğe havale edecek kadar ileri giderler. Bu bakış açısı korkunç yanlıştır. " Lenin, Programımız
Bütün tutarlı Marksist Leninistler, "işçilere işverenlere karşı gün be gün verdikleri mücadelede yardımcı olmanın, onların dikkatlerini her baskı olayına ve baskının her biçimine çekmenin ve böylelikle onlara birleşmenin gerekliliğini açıklamanın gerekli olduğunda hem fikirdirler."diyor Lenin.
Ve noktalıyor; "siyasal mücadeleyi, ekonomik mücadeleye feda etmek uluslararası Sosyal Demokrasinin temel ilkesinden ayrılmak olur, bu bütün bir işçi hareketi tarihinin bize öğrettiği şeyi unutmak demek olur.""..bu hakları kazanmak için bir siyasal mücadele yürütmek gereklidir. Rusya'da yalnızca işçiler değil bütün yurttaşlar siyasal haklardan yoksundur." Lenin, Programımız
Görüldüğü gibi (ki bu konuda sayfalar dolusu Leninden alıntı yapılabilir), Lenin devrimcilerin kitlelerden uzak kalmasını, onların taleplerine ve mücadelesine ilgisiz kalmasını değil, tam tersini savunuyor.
Bu "kuyrukçuluk" kılıfını kılıflamak için başka kılıf ise, "gündemde olan demokratik haklar üzerine mücadelenin bir burjuva uzlaşmacı yaklaşım olacağı ve "sosyalist mücadeleden saptıracağı " iddiası.
Lenin "Demokrasi mücadelesinin proletaryayı sosyalist devrimden saptıracağını, sosyalist devrimi engelleyeceğini, geriye iteceğini düşünmek büyük bir yanlıştır" diyor, ve devam ediyor; "Aksine, eksiksiz demokrasi gerçekleştirilmeden sosyalizm kurulamaz. Proletarya çok yönlü, tutarlı ve devrimci bir demokrasi mücadelesi vermeden burjuvaziye karşı kazanılacak bir zafere hazır olamaz." Lenin. Toplu Eserler, C. 22,
"Kayıtsız kalma " konusunda bir başka yazısında "”Siyasi mücadeleye ilişkin olarak “sınıf bakış açısı”, proletaryanın her demokratik harekete bir itici güç sağlamasını gerektirir. İşçi sınıfı demokrasisinin siyasi talepleri ilke olarak burjuva demokrasisininkilerden farklı değildir, fark nicelikseldir. Ekonomik kurtuluş mücadelesinde, sosyalist devrim mücadelesinde proletarya ilke olarak farklı bir temelde ve tek başına ayakta durur. Oysa siyasi kurtuluş mücadelesinde birçok müttefikimiz vardır ve onlara karşı kayıtsız kalmamalıyız" der. Lenin, Siyasi Ajitasyon Ve “Sınıf Bakış Açısı”
Bırakalım emekçi kitleleri bir yana (ML ler bırakmaz da), Lenin, "unutmayacağız ki" diyor, "eğer bir kişiyi ileri itmek istiyorsak, ellerimizi sürekli arkasında bulundurmalıyız. Proletaryanın partisi, her liberali tam bir santim ilerlemek üzereyken yakalamayı ve bir metre ilerlemesini sağlamayı öğrenmelidir. Eğer ilerlememekte direnirse, onsuz ve onun üstünden geçerek ilerleriz.""Lenin, Siyasi Ajitasyon Ve “Sınıf Bakış Açısı”
Kitle kuyrukçuluğu? Yoksa kitlelerden kopuk olmanın, küçük olmanın ve küçük burjuva olmanın ve Troçkist olup mücadeleden kaçmanın bir kılıfımı?
Aslında gündemde olan Otokrasi ile bağlantılı olarak Leninin bu tür özgül bir dönemde tüm kitlelerle bağ kurma ve onların taleplerine sahip çıkma ve otokrasiyi alaşağı etme acil görevi üzerine yazılarından konu üzerine sayısız örnekler verebilir.
Başlangıçta da belirttiğim Troçkistlerin bu "kitle kuyrukçuluğu" kılıfı, ekonomistlerle Marksist Leninistlerin kendiliğinden hareketlere bağımlı olarak aldığı tavırlardan, farklı isimle "ödünç alınmış". Bu konuda , demokratik mücadelenin sosyalist mücadeleye tabi kılınması, kanalize edilmesi gerekliliğiyle aynı şekilde salt ekonomik mücadelelerin, sosyalist mücadeleye bağımlı kılınması ve kanalize edilmesiyle bağlantılıdır. Yani her ikisinde de Kitlelerden uzaklaşma, kitlelerden kaçma, onlardan kopma değil, kitlelerle bir olmayı, onların mücadelesinin önderliğini kazanma faaliyetlerinin gerekliliğidir. .
Reformistler her hangi bir özgül mücadeleyi, yada genel mücadeleyi "reformlarla sınırlamak için "kitlelerin kuyruğuna!" takılırlar (güçleri nedeniyle önderliğini alırlar), Troçkistler ve onların peşine takılanlar, (bir mitingde kaldırımdan, ya da balkondan- teknoloji gelişti- internetden) mücadele dışından, mücadeleye karşı "hızlı sloganlar" atarlar. Çünki sadece ML bilinci yetersiz olan, somut durumun somut değerlendirmesini doğru yapmamış olan, ayağı yere basan bir stratejisi bile olmayanlar "kendiliğinden hareketlerin "kuyruğuna takılmak" tan korkar, çünki onlar için bu kaçınılmaz bir sonuç olacaktır. Gerçi tepedeki Troçkistler açısından bu bilinçli bir anti- Leninist, karşı devrimci yaklaşımdır. Bunların dışında kalanlar ve bunlardan etkilenler, güne ve gündeme uygun , "hızlı solcu" moda biçimine uygun hangi "slogan" varsa onun korosuna katılırlar.
Erdoğan A
14 Temmuz, 2019
Hiç yorum yok