"Özgürlük hareketi"; ve "Özgürlük Savaşçıları" adlandırılması üzerine- kısaca
"""özgürlük, kendimiz ve dış doğa üzerinde, doğal zorunlulukların bilgisi üzerine kurulu egemenliğe dayanır; böylece o, zorunlu olarak, tarihsel gelişmenin bir ürünüdür. "" Engels, Anti Duhring
Türkiye'deki sözde "hızlı-solun, özellikle sözde hızlı-solcu özde etnikliğinden kurtulamamış hareketlerin ve takipçilerinin "hayalcilik yayma" konusundaki "keskin" ve "uzlaşmaz" yaklaşım ve tavırlarındaki (her ne kadarda genelde ve nihai hedefte doğru, özgül gündemde ve asgari hedeflerde yanlışlıkları içinde taşısa da) hipokratlık ve tutarsızlıklarının en belirgin örneğini "özgürlük" kavramının Marksist sınıfsal içeriğini ortadan kaldırarak , Ulusal kurtuluş hareketinin ve mücadelesinin "özgürlükçü" olabileceği HAYALLERİNİ yaymakta görebiliriz.
Parti Kongre raporlarına kadar yazılı olarak geçen bu "Özgürlük hareketi", "özgürlük savaşçıları" bilerek-bilinçli ya da bilmeden-bilinçsiz, özünde o lafazanlıklarla çok karşı çıktıkları " hayalcilik yaymanın "(ciddi) bir çeşidi ve Marksizm'in Leninizm'in revizyonundan başka bir şey değildir.
Marks ve Engels Alman ideolojisinde "Özgürlüğün ne olduğu konusunda" aristokrasinin egemen olduğu zamanlar, namus, onur, bağlılık vb., kavramları egemendi ve burjuvazinin egemen olduğu zamanlar özgürlük, eşitlik vb., kavramları egemendi. Bu, bütünüyle egemen sınıfın kendisinin inandığı şeydir" der.
Marks ve Engels Alman ideolojisinde "Özgürlüğün ne olduğu konusunda" aristokrasinin egemen olduğu zamanlar, namus, onur, bağlılık vb., kavramları egemendi ve burjuvazinin egemen olduğu zamanlar özgürlük, eşitlik vb., kavramları egemendi. Bu, bütünüyle egemen sınıfın kendisinin inandığı şeydir" der.
Marksist "özgürlük" anlayışı, bireyi değil bütün toplumu özgürleştirme sınıfsal içeriğine sahip bir kavramdır. Özgürlük ekonomik temelde bir "sistem" anlayışıdır. Marks sermayenin ortadan kaldırılmasının "özgürlüğü" kazanmanın tek yolu olduğunu vurgular. Burjuva toplumda, sadece sermaye-paranın özgürlüğü vardır ve sadece sermaye ile birey özgürlüğünü ifade edebilir, diğerleri için özgürlükten bahsedilemez. Burjuva toplumda "özgürlük" ten sadece burjuvazi faydalanabilir, diğerleri bilinçli ya da bilinçsiz baskı altındadır, özgürlükleri sahtedir.
Lenin Sovyet iktidarı ve Kadınların durumu yazısında “Burjuva demokrasisi özgürlük ve eşitlik üzerine kulağa hoş gelen sözler, tumturaklı sözcükler, abartmalı vaatler ve gürültülü sloganlar demokrasisidir; gerçekte ise bütün bunlarla kadının özgürlüksüzlüğü ve eşitsizliği, çalışanların ve sömürülenlerin özgürlüksüzlüğü ve eşitsizliği gizlenir." diye açıklar bu gerçeği.
Marksistler için sözde-resmi özgürlükle, özde-gerçek "özgürlük" arasında pratikte ve sınıfsal anlamda fark vardır. Örneğin, "çalışmama özgürlüğü" sözde bir özgürlüktür, sadece sermayesi olanlar bu "özgürlükten" özde yararlanabilirler, çalışmadan yaşamlarını devam ettirmeleri olanaksız olan insanlar için bu "özgürlük" , özde değil, sözdedir ve ezilen sömürülenler içindir.
Buna kısaca Lenin'in Marksizm'in üç kaynağı ve üç öğesindeki sözlerini vurgulayalım.
"""Feodal düzen yıkılıp, "özgür" kapitalist toplum yaşama gelir gelmez, bu özgürlüğün yeni bir baskı sistemi ve işçi sınıfının sömürülmesi anlamına geldiği hemen belli oldu.""
Var olan ya da yaratılacak Burjuva toplumda "özgürlük "ten bahsetmek, egemen sınıfın burjuva ideolojisinin yarattığı sahte-bilinçten başka bir şey değildir. Marksistlere göre özgürlük burjuva sistemin ve ilave olarak, yabancılaşmanın, sahte-bilincin ortadan kalkmasıyla ancak "özgürlükten" bahsedilebilinir.
Daha da netleştirirsek, sahte bilincin yaratıcısı ve pekiştiricisi Burjuva DEVLET, ve devamında DEVLET ortadan kalkmadan, yani komünizme geçiş olmadan, özgürlükten bahsedilemez.
Lenin'in Devlet ve devrimde belirttiği gibi " devlet var olduğu sürece "özgürlük" var olamaz. Özgürlüğün olduğu zaman, Devlet olmayacaktır.""
Yani "özgürlük hareketi" ve "özgürlük" savaşçılığı "sınıfsal savaşla", özel olarak "işçi sınıfının "komünizmin inşası yolundaki mücadelesi ile ilgili kavramlardır. Bunun dışındaki hareketlere "özgürlük" yakıştırması, burjuva hareketlerin "özgürlük" sağlayabileceği HAYALCİLİĞİNİ yaymaktan başka hiçbir amaca hizmet etmez.
Bir hareketten gelen " biz o anlamda değil, kurtuluş, bağımsızlık anlamında kullanıyoruz" cevabında kullanımda "niyeti" bize açıklayabilir, ama önemli olan milyonlarca emekçi halka bunu açıklamak ve burjuva "hayalciliği" nin yaygınlaşmasına engel olmak.
Klasiklerde "kurtuluş", "özgürlük" olarak bir sürü yazılarda yanlış bir şekilde çevrilmiş. Ancak bu hatanın, teorik birikimi olan Marksist Leninist parti ve hareketler tarafından devam ettirilmesi ve "özgürlük" kavramının içinin boşaltılması, Marksizm Leninizm'in kolunu kanadını koparmakla eşdeğerdir.
Her türlü Burjuva sistemde "özgürlük" bir aldatmacadır, Marksist Leninistlerce, burjuva-ulusal kurtuluşcu bir harekete bu adlandırma ve onu "bu anlamda" göklere çıkartmak, emekçi halkı aldatmak ve burjuva şakşakçılığıdır, yok eğer bu "özgürlük", Marksist anlamda kullanılıyorsa, Burjuva bir hareketin başarısı sonucu "özgürlüğün" kazanılacağı HAYALCİLİĞİ yayılıyor demektir.
Faşizme Karşı Birleşik Cephe kurmanın "burjuvaziyle yedeklenme" olacağını ve burjuva "Hayalcilik yaymak" olduğunu söyleyecek kadar keskin ve uzlaşmaz olan bu arkadaşların, "Özgürlük" gibi sınıfsal bir kavram ve konuda, burjuva bir hareketin özgürlük getireceği Hayalciliğini yayma pratiği, hipokratlıktır.
Böylesine ciddi içeriği olan kavramların doğru bir şekilde ve yerinde kullanılması Marksist Leninistlerin sorumluluğudur.
1 Kasım 2017
Erdoğan Ahmet
Not; emperyalizme karşı vb., "Bağımsızlık" mücadelesi "özgürlüğü" sağlayamacağı gibi, sosyalist özde olmayan bir "Kurtuluş" ta "Özgürlüğü" sağlayamaz.
"Demokratik haklar" üzerine mücadele, Sosyalist bir amaca bağlı olarak ve birlikte, sosyalist bir önderlik altında yürütülmezse, "özgürlük mücadelesi" olarak isimlendirilemez, o en fazlasından "burjuva demokrat", "reformist" bir mücadele olabilir, burjuva sistem içinde, sistemle uzlaşma içinde yürütülen reformist mücadele, "özgürlük" sağlayamaz.
Yani "Bağımsızlık", "Kurtuluş" ve "özgürlük" kavramları arasında sınıfsal, ideolojik ve pratik farklar vardır.
"Demokratik haklar" üzerine mücadele, Sosyalist bir amaca bağlı olarak ve birlikte, sosyalist bir önderlik altında yürütülmezse, "özgürlük mücadelesi" olarak isimlendirilemez, o en fazlasından "burjuva demokrat", "reformist" bir mücadele olabilir, burjuva sistem içinde, sistemle uzlaşma içinde yürütülen reformist mücadele, "özgürlük" sağlayamaz.
Yani "Bağımsızlık", "Kurtuluş" ve "özgürlük" kavramları arasında sınıfsal, ideolojik ve pratik farklar vardır.
Hiç yorum yok