Sağ ve sol oportünizmi arasındaki ideolojik akrabalık
Sağ ve "sol" oportünizminin ortak olan noktaları gözle görüldüğünden daha çoktur. Yüzeysel , görünüşsel olarak tüm farklılıklarına rağmen, sağ ve sol oportünistleri birleştiren, Leninist sosyalist devrim teorisini çarpıtmak , işçi sınıfı ve onun öncüsü olan Marksist-Leninist partilerin temel rolünü küçümsemek, ve Leninizmi burjuvazinin kabuledebileceği bir içeriğe dönüştürme pratiğidir.
Sağ oportünizmi ve "sol" sapma içindeki tüm varyasyonlar, ya burjuva milliyetciliğine taviz verirler, ve hatta bazen bunu açıkça savunurlar, ya da devrimin gerçekleştirileceği ve sosyalizmin inşa edileceği bir alan olan ulus-devleti (ve sosyalizmin inşası için araç olan Proletarya diktatörlüğünü) reddetip, hayalci bir enternasyonal kuruluşunu bekleme savunusunu yaparlar. Her ikisinini de birleştiği nokta, devrimcilik değil, evrimciliktir.
Leninin belirttiği gibi , "Oportünizm ile sosyal-milliyetçilik arasındaki ideolojik ve politik yakınlık, bağlantı ve hatta aynı kimlik, şüphe götürmez" V. I Lenin, Eserler, Cilt 21, s. 154.
“”Sosyalist devrim, bütün ülkeler proletaryalarının birleşik eylemi olamaz. Basit bir nedenle olamaz: ülkelerin çoğu ve dünya nüfusunun çoğunluğu kapitalist gelişme aşamasına ulaşmamıştır ya da henüz ulaşmıştır.” (1)
Ve Marks ın Gotha Programının elestirisi yazısında vurguladığı gibi
“”” İşçi sınıflarının uluslararası hareketi, hiç de Uluslararası İşçi Birliğinin varlığına bağlı değildir. “””
Lenin, Nisan Tezleri“’işçi sınıfı, savaşım verebilmek için, sınıf olarak kendi ülkesinde örgütlenmelidir ve her ülke, ayrı ayrı bu sınıf savaşımının doğrudan alanıdır”” (2)
"" Yalnızca bir, ve tek gerçek enternasyonalizm vardır: o da insanın kendi öz ülkesinde devrimci hareket ve devrimci savaşımın gelişmesi için özveri ile çalışmasına, istisnasız tüm ülkelerde, bu aynı savaşımı, bu aynı çizgiyi, ve yalnızca onu (propaganda, yakınlık, maddî bir yardım aracıyla) desteklemesine dayanır. Tüm geri kalanı, yalandan .. başka bir şey değildir"" (3)
Hem sağ ve "sol" oportünizmin çeşitleri, öznelcilik ve gerçekliği bilimsel olarak analiz etme yeteneğine sahip olmamanın ya da bunu bilerek çarpıtmanın örneklerini sunarlar. Kendini içinde bulundukları burjuva sistemler içinde , günlük olaylara uyarlayan, sağ oportünistleri ve revizyonistler , içlerinde bulundukları tarihsel süreçleri ya göz ardı ederler ya da anlamazlıktan gelirler. "Sol" - oportünizmi, ise , somutda varolan önemli ve köklü değişiklikleri göz ardı edip, dönemsel teorileri sloganlaştırarak, geçmişte yaşamağa devam ederler.
"Sol" - oportünizm (özellikle maceracı biçimleri) her zaman dogmatizm ve muhafazakâr düşünce ile bağlantılı değildir: "Sol" – oportünizminin ideolojik kaynakları, kural olarak, eklektik bir yapıya sahiptir. Burjuva ve küçük-burjuva teorileri, ütopyacı ve gerici düşünceler ve uzun zamandır bilinen revizyonist ve dogmatik görüşlere sahip olan "Sol" oportünizmin özü ve biçimleri sayısız sosyo-ekonomik, siyasi ve ideolojik faktörler tarafından belirlenir.
Tarih göstermiştirki, gericiler bilinçli olarak, siyasi olarak olgunlaşmamış gençlerin bu aşırı radikal fanatik görünümlü ve küçük burjuva modacı anarşist duygularından kaynaklanan konumlarını, ilerici güçleri zayıflatma amacında kullanırlar ve yararlanırlar.
Marksizm Leninizm düşüncesine aynı şekilde düşman ve yabancı olan bu Sağ ve "Sol" oportünizm inin değişik varyasyonları, karşılıklı olarak özünde birbirlerinden farklı olmaması yanında , birbirlerini tamamlıyan ve güçlendiren akımlardır. İşte bu gerçekliği görmezden gelen, çoğunlukla Marksizm-Leninizmi ölü bir soyutlama haline getirmeye çalışan, solcu düşünce tarzıdır ki , Marksist Leninist öğretinin "dogmatik" olduğu revizyonist iddialara çanak sunar. Yani bilinçli ya da bilinçsiz karşı devrime hizmet eder.
Sağcı revizyonistlerse, Marksizm'in devrimci içeriğini geçersiz kılmaya , bu nedenle onu değiştirmeye çalışarak, kendierini hızlı-ortodoks" Marksistler olarak sunarak , Marksist-Leninist teoriyi ve taktikleri çarpıtmalarını ve kendi hayalci dogmalarını, Marksist Leninist devrimci ilkeler olarak satmaya çalışıyorlar.
Dogmacılıklarını bujuva düşünürlerin yazılarıyla destekleyen Revizyonistler , Marksizm-Leninizm'in devrimci özüne kararlılıkla bağlı kalan Marksistleri , "dogmacı" olarak tanımlarlar.
Marksizm-Leninizmin özüne sadık kalarak yaratıcı bir şekilde varolan somut şartların somut analizinde uygulanamaması, dogmatik olarak anlaşılan özsel ilkeler ile, yanlış yorumlanmış gerçekler arasında hayali bir çelişki ortaya çıkarmaktadır. Bu uygulamadaki beceriksizlik, burjuva yazarlarına dayanma, bazı temel Marksist prensiplerin sağa ya da "sola" uygun değiştirilmesi için bir temel oluşturmaktadır. Sağcı revizyonistler, somut şartları ve olguları devrimci teorinin temel prensiplerine karşı bir biçimde değerlendirirler ve bu özsel teorlerin revizyonunu yani Marksizm-Leninizm'i geçersiz kılmaya, ya da burjuvazinin çıkarları doğrultusunda değiştirmeye çalışırlar.Bunu yaparken de kendilerini Bolşevik ilan ederler, ve Menşevikliklerini saklarlar.
Sağ ve "Sol" oportünizm arasındaki akrabalık , tarihin de açık bir şekilde gösteriği gibi , revizyonizm, sosyalizm düşmanları saflarına katılmak için gerekli tüm ideolojik ve politik eğilimleri içinde taşıyan bir akrabalığın teorisi ve maskesidir.
İşçi sınıfı hareketinin tarihi, bazı liderlerin ve hatta partilerin sözde "ortodoksluk" dan yola çıkarak, Marksizm-Leninizm'in hayalcilerştirilmesi ve revizesi ile revizyonizm kampına girip, Marksizm'in düşmanları olanların örnekleriyle doludur;.
Komintern'de bazı "Sol-kanat komünistler" in SSCB'de Troçkistler ve Zinovievitler ile, "devrimci" sloganlardan sonra, hızlıca sağ kanat gericilerini desteklemek için geçişi bir örnektir. Leninizme karşı çıkan bütün sekter, dogmacı ve sol maceracıların sosyalizmin karşı cephesinde yerlerini bulduklarını tarih kanıtlamıştır.
Genel olarak bilindiği gibi, Troçkizm, Leninizm'den daha "sol" bir kanat ve daha "devrimci" bir eğilim olarak sahte bayrak altında ortaya çıkmıştır. Troçkistler kendilerini gerçek dünya devrimi için "gerçek" savaşçılar olarak ilan etmişlerdi; gerçekte Leninizme karşı savaşıyorlardı ve hala Leninizme karşı savaşiyorlar. Troçkizm, hayalci bir dünya devriminden önce bir veya birkaç ülkede sosyalist zafer kazanma ihtimalini reddeden sözde "sürekli devrimi" öne sürüyordu, ve hala değişik varyasyonlarda, bu dünya devrimini öne sürüyor.
Troçkistler, proletaryanın ana görevini, sosyalizm inşa etmek yerine, emperyalizme karşı devrimci savaşlar yürütmek ve diğer ülkelerdeki devrimleri kışkırtmak olarak görüyorlardı . Troçkistler, bir dünya savaşını, dünya proletaryasının hedeflerine ulaşmanın en önemli yolu olarak görüyorlardı. Bütün "teorileri", devrimin iç güçlerine ve Rusya'daki sosyalist devrim için zafer olasılığına olan inancın eksikliği ile damgasını vurdu.
Sovyetlerin başarılı olamıyacağını, Hitlerin karşısında darma duman olacağı -dileği-değerlendirmesinin de dönem içinde yanışlığının kanıtlanması, pratiklerinde yön değiştirmeyi gerektirdi.
Yanlış değerlendirmelerinin verdiği kızgınllık, ulusal ölçekte sosyalizmin zaferine olan inancın eksikliği, onun SSCB'de "Partinin yozlaşması" ve "kapitalizmin restorasyonu" tezini sanki kendi teorisi gibi ortaya çıkartmasına neden oldu. Sınıf mücadelesinin devrimden sonra daha da keskin olacağını, revizyonizme karşı mücadele verilmesi gerektiğini ve bu mücadele başarılı olmazsa Restarosyonun olasılığını zaten Lenin de Stalin de belirtmişti.
Komintern'in Yürütme Komitesinin Yedinci Genişletilmiş Genel toplantısında, 1926'da, Troçkistler, sadece SBKP'yi değil tüm Komintern'i Sağa sapma olarak suçlamaya çalıştı.
İkili oynama, bölme ve hizipçilik faaliyetleri, Troçkizmin karakteristik özelliklerini taşıyordu. Troçkizm, Komintern ve SBKP'ye karşı iftira niteliğindeki suçlamalarla kendisini "tek devrimci parti" ilan etti ve Sözde "Burjuvazileşen" Komünist Partiye yeniden devrimci canlanma getireceğini iddia ettiği "devrimci bir azınlık", "Leninist muhalefet" olarak adlandırılma hakkını istedi.
Komünist Partilerde hiziplerin özgürlüğünü talep eden Troçkistler, ideolojik birliğin temellerini zayıflattılar ve devrimci kitle mücadelesinin liderliğinin menfaatlerine hizmet eden Partinin örgüt yapısını yok etmeye çalıştılar.
Troçkizm, gerici burjuvazinin uluslararası devrimci harekete karşı verdiği mücadelede, tamamen gerici bir güç ve bir dayanak noktası oldu.
Troçkistlerin ideolojik ve politik malzemelerinin çoğu, Marksizm-Leninizm'e ve dünya komünist hareketine karşı birleşik bir cephe oluşturan bugünkü , revizyonizmle , "Sol" oportünistler ve sekterler tarafından ödünç alındı. Emperyalist burjuva karamalarla da birleştirilen ve desteklenen bu sözde teorik, pratikte saptırma ve yalanlar, günümüz gizli ya da açık , binbir çeşit Troçkist akımların , marksist maskesi altında, Marksizm Leninizme ve Sosyalizme saldırılarında cephane oldu.
Oportünizmin Sağ ve "Sol" varyasyonları nın, Marksizm Leninizme karşı düşmanlık pratikleri, bu oportünist eğilimlerden herhangi biri olarak, farklı ülkelerdeki sosyo-ekonomik koşullara bağlı olarak, farklı biçimde , başlıca tehlike olarak ortaya çıkarlar.
Troçkizm, Anarşizm, Burjuva Milliyetciliği kuyrukçuluğu oportunizmi gibi Marksizm-Leninizm'den sapmalar , devrimci mücadeleleri ve devrimci hareket ve partilerin militanlığını zayıflatır ve işçi sınıfının ve anti-emperyalist güçlerin birliğini dağıtır. Bunun en hüzünlü örneğini Türkiyede yaşayarak görmekteyiz.
Stalinin revizyonizme karşı yürüttüğü mücadele ve deneyimi, oportünizm tehlikesinin sonuna kadar savaşılmadığı her yerde ortaya çıktığını gösteriyor. Sağcı ve "sol" oportünizme karşı mücadelenin sürekli olması gerekliliğini gösteriyor.
Her yeri geldiğinde vurguladığım gibi, sapmanın ilk göstergesi, revizyonizme karşı mücadelenin simgesi olan Stalin in resminin Marx, Engels ve Lenin grubundan çıkartılmasıdır.
Nisan 2, 2017
Erdoğan Ahmet
Troçkizm nedir ve varyasyonları üzerine yazısından bir bölüm.
(1) Lenin, Emperyalist Ekonomizm, Bircilik ve ikicilik
(2) Karl Marks, Gotha Programının Eleştirisi
(3) Lenin, Nisan Tezleri, Sosyalist Enternasyonaldeki Durum
(1) Lenin, Emperyalist Ekonomizm, Bircilik ve ikicilik
(2) Karl Marks, Gotha Programının Eleştirisi
(3) Lenin, Nisan Tezleri, Sosyalist Enternasyonaldeki Durum
Hiç yorum yok