Sürekli devrim teorisi üzerine KISACA
Sürekli devrim teorisi, Marks ve Engels in, 1847'deki dünya ticaret ve sanayi krizi ile tarım krizi temel alınarak , kapitalizmin artık sürekli ve son bunalım içinde son saatlerini yaşadığı yanlış tahlillerine dayanan, sürekli bunalım teorisinin bir ürünüdür. Sürekli bunalım son bunalım değildir, yani kesintisiz değildir, kapitalizm kimi zaman bu buhranın içine derin bir şekilde girer kimi zaman rahatlama bulur ama bunalım dereceli olarak devam eder. (Marks ve Engels sonradan ,1950 de, bu teoriyi terketmişlerdir )
Marks ve Engelsin sürekli devrim teorisi aşamalı devrim i savundu, Troçkistler de hala anti-Marksist Gosttschalk ın aşamasız sürekli devrim teorsini savunmaktalar. Bu farklardan en önemlisi.
Kapitalizm sürekli bunalımlar dönemine yani emperyalist aşamaya girdiğinde Lenin teoriyi yeniden formüle etti. Lenin 20. yüzyılın başında, kapitalizmin en yüksek aşaması olan emperyalizm teorisini formüle ederek, kapitalizmin sürekli ve son bunalımlar çağının başladığını Rus proletaryasının devrim teorisinin, sürekli devrim olduğunu ilan etti.
Lenin'in emperyalist dönem için formüle ettiği bu teoriyi, Gosttschalk takipcisi Trotçkist sürekli devrim teorisinden ayıran temel özellik birinin aşamalı diğerinin aşamasız ya da tek aşamalı olması. Lenin in aşamalı teorisi köylü kesimi devrim için bir ittifak olarak önemli ve zorunlu görürken, Gosttschalk ve devamında Troçkistler köylülerin devrimci potansiyelini ve onlarla ittifakı reddeder.
Proletaryanın devrimci iktidarını hemen kurarak sürekli devrim yoluyla komünizme geçmeyi ileri süren Gottschalk ve taraftarlarına karşı, Marks ve Engels "gelen devrimin" görevinin burjuva demokratik devrimim gerçekleştirilmesi ve proleteryanın bu tarihi görevini gerçekleştirmeden sosyalizme ve devamında komünizme geçmenin imkansız olduğunu savunurlar.
Lenin in emperyalizm dönemi Marksist devrim teorisi gene Marksın aşağıdak sözleriyle özetlenebilir.
"Küçük-burjuva demokratlar... devrimibir an önce sona erdirmek isterken,az çok varlıklı bütün sınıflar iktidardan uzaklaştırılmadıkça, proletarya devlet iktidarını ele geçirmedikçe, sadece bir ülkede değil dünyanın belli başlı bütün ülkelerinde proleter örgütleri bu ülkeler proleterleri arasında rekabeti durduracak ölçüde gelişmedikçe ve üretici güçler, hiç değilse tayin edici nitelikte güçler, proleterlerin eline toplanmadıkça, görevimiz devrimi sürekli kılmaktır." (Marks ve Engels'in Komünist Ligasına Hitab'ından, Stalin, Leninizmin İlkeleri)
Kısa bir şekilde, öz olarak, Leninist sürekli devrim teorisi köylü kitlelerinin devrimci potansiyelinin doğru değerlendirilmesine, proletaryanın önderliğinde devrim ci mücadeleye kanalize edilmesi gerekliliğini vurgular.Burjuva demokratik devrimi tarihi görevini de proleterya diktatörlüğünün zorunlu görevi olarak sunar.
Gottschalk ve takipcisi Troçki"in sürekli devrim teorisi ise, köylü kitlelerinin devrimci potansiyelini küçümseyerek, burjuva demokratik devrim gibi bir tarihi dönemin aşamasız bir şekilde atlanabileceğini savunur.Troçki'nin sürekli devrim teorisinin de temelinde bu düşünce yatmaktadır
Devrimci ruhtan yoksun olan devrimci maskesi ile küçük burjuva duygularını tatmin etme peşinde koşanlar , sözde proletaryaya ve onun davasına ve gene sözde enternasyonalist bir şekilde sarılarak, köylü kitlelerinin devrimci potansiyelini küçümserler ve , devrimci mücadele kaçkınlıklarına, batağında oldukları pasifizme ideolojik kılıf geçirmeye çalışırlar.
Erdoğan Ahmet
Sunday, January 10, 2010
Hiç yorum yok