Header Ads

Header ADS

Amerika ile eşit ortaklık

Internetde "bağımsız gazeteciler" üzerine bir arama yaparken karşıma IV Kuvvet medya ve ordada Prof.Dr. Veysel Batmaz yazı dizisi çıktı.


Tesadüfen aynı dönemlerde Türkiyede ve ABD de aynı dalda okumuş olmanın doğurduğu samimiyetle 2004 senesinde bir yazısına açıklık getirmesini istemiştim..

----- Original Message ----- From: Veysel Batmaz Sent: 2004

From: Veysel Batmaz

Batılı Gözlük ve Veysel Bat

"""İş epey derin... Analizinizin yarısına evet diyorum; yarısı ise yanlış... Ben yine de tekrar edeyim: Mustafa Kemal'i hiç kimseden öğrenecek değilim...

Toplum analizinize de katılmıyorum: Toplum birilerinin sorumlu mevkilere "getirilmesinin sağlanması" ile oluşmaz; birileri sorumlu mevkiye gelirler.. """


Sayin Veysel bey

. "Toplum birilerinin sorumlu mevkilere "getirilmesinin sağlanması" ile oluşmaz; birileri sorumlu mevkiye gelirler" derken ne demek istiyorsunuz biraz açıkklarmısınız?

Hiç kimse sorumlu mevkilere "getirilmeden" gelemez. Önemli olan bu "getirilen"in , ekonomik, sosyal ve Politik niteliği (background u), o sorumluluğa nasıl getirildiği, hangi şartlarla getirildiği, kimler tarafindan getirildiğidir.

Şüphesizki toplum bu kişilerin "sorumlu" mevkilere getirilmesinin sağlanması ile oluşmaz. Ama onların bu mevkilere getirilerek , toplumun belirli temelde (onu getirenlerin çıkarları doğrultusunda) değişimini yada devamını, güçlenmesini ve ayakta kalmasını sağlar.

Belirleyici olanlar "sorumlu mevkiye gelenler" değil, onları oraya getirenler, yada getirilmesi için her türlü ekonomik , sosyal ve politik zemini hazırlıyanlardır.

Birileri kendi başına bir mevkiye gelemez..Askeri bir diktator olsa bile, "gelişi sağlayan yada kolaylaştıran" her zaman olacaktır.

From: Veysel Batmaz
Batılı Gözlük ve Veysel Batmaz

"""O zamanlar İmparatorluklar yıkılıyordu; Şimdi kuruluyor... Mustafa Kemal'i doğru okuyun... Halide Edip'in ileri sürdüğü tez, o anda güçsüz bir ülke ile güçsüz bir ülke evliliği teziydi, şu anda her ikisi de güçlü... Doğru siyasetçi ile eşit ortak olabilirler... Mustafa Kemal falan olmaya da kalkmayın. Yetmezsiniz. Ben reel politikten bahsediyorum..."Efendim, ben Ingiliz düsmaniyim; AB'ye karsiyim; ABD ile esit ortakliktan yanayim...
Bkz ve Ref: Yazilarima ve kitaplarima ve beni taniyanlara... "
Sayin Batmaz

Dunyanın bugünki ekonomik, politik ve askeri gerçeklerinden bu kadar yoksun tahlile dayanarak böyle bir yorumun yapılması akıl almıyor. İngiliz düşmanı olup ABD ile esit ortaklık diye birşey olabilirmi? AB ye karsi olup ABD ile eşit bir ortaklık olabilirmi.. Hersey biryana ABD ile "eşit" ortaklığı olan bir tane "ülke" varmı, böyle birşey olabilirmi?

Dünya nın ekonomi ve politikasini belirleyen, pazar paylaşımını ayarlayan, bugun 500 den sayısı100 e dusen Uluslarasi şirketlerin 51'i Amerika ve Ingiliz asıllı şirketler, en önemlisi Dünya Enerjisini kontrol eden şirketler bunlar. Bunlarla "eşit" ortaklık yapmaktan bahsetmek için ekonomi ve politika gerçeklerinden tamamen yoksun olmak gerek. Amerika "esit" ortaklıklar peşinde değil, hiçbir zamanda olmadı, ABD "kontrol" peşinde gerektiğinde "yumuşak" saklı" kontrol le yetinmeğe calışıyordu, gelinen bu noktada artık amacının "bütün" ve "zoraki" kontrol olduğunu "sağır"lara kadar duyurdu ve gösterdi. Bunu duymamak ve görmemek için bir insanın "ne" olması gerek aceba?

"O zamanlar İmparatorluklar yıkılıyordu; Şimdi kuruluyor... "
Boylesine anlamsiz bir teori olamaz, imparatorluklar kurulmazsa yıkılamaz zaten, olmayan bir şey nasıl yıkılır?

Tarih pazar ve kaynak paylaşım savaşları ile dolu. Kaynaklara ve Pazarlara sahip olanlar "bir çesit Imparatorluk" olurlar. Bugün olanların geçmisten (özde) pek farkı yok, Pazar ve kaynak savaşı. Ozellikle "uretim Ekonomisi" diye bir şeyi kalmayan ABD nin tek alternatifi "Kaynakları" ve " Pazarları" kontrol altına almak ve kontrol altında tutmak. Bunu yaparken de (Irak engüzel örnek) "eşit ortaklık" anlayışı nın hiç olmadığını, "Kontrolü" paylaşmak istemediğini hem açıkca söylüyor hem de pratiğinde gösteriyor. "Ya benle berabersin (bana kendi isteğinle bağımlısın, ya da bana düşmansın (gelir zorla bağımlı kılarım)" anlayış ve pratiği sadece dış politikasında değil, iç politikasinda da yansıyor.

Boylesine "temelsiz, gerçekten uzak yakın ilişkisi olmayan' teorilerle yazilan kitapları okuyanlar varmı aceba?

Erdogan Ahmet
2004

Hiç yorum yok

Blogger tarafından desteklenmektedir.