PKK MANTIĞININ AYNASI: DERSIM‘DE DÖRT TDKP‘LININ KATLEDILMESI
PKK‘nin Solcu Katliamları "Ekmek ve Adelet dergisi" Birinci alinti"(AKT) Tarihi Utanç ve Ibretlik Belgesi"
PKK MANTIĞININ AYNASI: DERSIM‘DE DÖRT TDKP‘LININ KATLEDILMESI
Yapar üstlenmez
Yapar haberimiz yok der
Yapar, ajandı, onlar saldırdılar deyip kendini aklamaya çalışır
Yapar, "olmuş!" deyip özür diler
Ve beyninden hep şu geçer:
"SIZ SONUCA BAKIN"
TDKP‘liler, PKK‘lileri dostça buyur etmiş, karşılığında kurşunlanmışlardır. Olayın sonraki aşamalarının gelişimi şöyledir:
1. Manevra: Haberimiz yok, ama nedenleri var! ARGK, bu gelişmeler karşısında yayınladığı bildiride "böyle bir çatışmayı istemediklerini, ama gerillaların mecbur kaldığını" açıkladı.
2. Manevra: Olayı tersine çevir! PKK halkın tepkisi karşısında olayı çarpıtmaya çalışarak, TDKP‘lilerin kendilerine saldırdığını iddia etti.
3. Manevra: Yalan yanlış açıklamalar yap! Bu "mazerete" halkı, solu inandırmaları güçtü, katliamdan sağ kurtulanlar vardı.
Bu kez, PKK Dersim Eyaleti adına yapılan açıklamada "TDKP‘nin kendi aralarına ajan soktuğu, Milli Köyü‘ne yakın bir yerde üç gerillalarını şehit ettikleri" açıklandı.
Gerçekle hiçbir ilgisi yoktu bu iddianın da. Madem öyle bir olay olmuştu, PKK o ana kadar neden halka ve devrimci örgütlere bu konuda hiçbir açıklama yapmamıştı?
Bu soru da boşlukta kalıyordu tabii.
4. Manevra: O da olmazsa, ajan ilan et! Ama en sonunda saldırı üstlenildi: Dersim Eyaleti Askeri Konseyi imzasıyla Ekim 1993‘te yayınlanan açıklamada aynen şöyle deniliyordu:
"HK (TDKP), mücadelemizin Dersim‘de kök salmasıyla devreye sokulmuş provokatif bir güçtür. ...
Bu nedenle bu güçlere karşı-devrimci faaliyetlerinden vazgeçmeleri için sert bir uyarı yapılmış ve ... çağrımıza uymayan HK‘lilere ateş edilmek zorunda kalındı.
Karşı-devrimci güçten 6 kişi ölürken iki kişi de esir alınmıştır... Aynı yolda ısrar ederlerse tavrımızın daha da sertleşeceği bilinmelidir."
Burası benim, Kürtler benim mülkiyetim, benim, benim, ben... Aynı açıklama, TDKP‘lilere ve genel olarak sola karşı saldırının ideolojik, politik kökenini de oldukça net ortaya koyuyordu:
"Kendisine ‘sol, ilerici, devrimci, demokrat‘ diyenler, Kürdistan‘da faaliyet gösteren her güç, PKK ve Kürt halk gerçekliğini kabul etmek zorundadır.
Egemenlik sahamızda yürütülecek tüm faaliyetlerden sorumlu tek güç PKK‘dir.
Diğer güçler alacağı tüm kararlarda partimizi bilgilendirmek ve onay almak durumundadırlar.
Her örgüt bölgede PKK‘den izin almak zorundadır. Aksi takdirde olacaklardan kendileri sorumludur."
Anlayış işte budur.
Bu kafada, sola saygı, demokratik işleyişe, ideolojik mücadeleye saygı olur mu?
PKK‘nin bu katliamı gerçekleştirdiği dönemde, Dersim‘deki gazete bayiilerinde sosyalist basın sattırılmıyordu.
Çünkü bu kafa, gazete bayiilerine "Gündem sattırılmıyorsa, hiçbir gazete, dergi satmayacaksınız, sosyalist basın da dahil" diyordu.
"Türk solu"na karşı her şey mübahtı; Dersim katliamına halkın, solun tepkisi büyürken, onlar yayın organlarında tüm solu ajanlıkla suçlamaya, sola tehditler yağdırmaya devam ediyorlardı.
Her şey yazıldığı yerde duruyor.
Kürt milliyetçiliğinin mantığını hiç unutmamak için bunları da unutmamak gerekiyor.
Evet, bu mantık, Dersim‘de dört devrimciyi katletmelerinin özeleştirisini vereceği yerde, hala üste çıkarak şunları yazmıştı:
"PKK‘nin Kürdistan‘daki sömürgeci partilerin faaliyetlerini yasaklama kararına uyarak Türk solu (...) Kürdistan‘ı terk etmeliydi.
Kürdistan‘da hala zemin arayan Türk solu, bundan böyle işgalci güçlerin yarattığı zemine dayanarak solcu politika yapamayacaktır."
(Ö. Gündem, 29 Ekim 1993)
Iki gün sonra da şunlar yazılacaktı:
"Bilindiği gibi özel savaş Dersim‘e sadece askeri gücüyle, asimilasyoncu Kemalist politikasıyla yönelmiyor.
Alan itibariyle kimi bölgesel ve sosyal özelliklerini dikkate alarak çeşitli ‘sol‘ güçleri örgütleyip özgürlük mücadelesinin karşısına çıkarmaktadır." (Özgür Gündem, 31 Ekim 1993)
Kim vardı Dersim‘de?
Devrimci Sol, TKP-ML, TDKP ve diğerleri. Hepsini özel savaş örgütleyip PKK‘nin karşısına çıkarmıştı!!!
Bu kafa, halkın tepkilerinden, demokrasiden anlar mı?
Bu kafa, dostu düşmandan ayırdeder mi? Bakın, karar verin!..
Bu katliam üzerine, PKK‘nin aynı dönemde ifrata varan dayatmaları, yasakları karşısında zaten tepkili olan halk, Dersim şehir merkezinde, Hozat‘ta, Ovacık‘ta, Mazgirt‘te PKK‘yi protesto gösterileri yaptı...
Esnaf PKK‘yi protesto için kepenk kapattı. Pertek‘te öğrenciler boykot ve yürüyüş yaptılar.
PKK, halkın tepkisi üzerine sola karşı şiddet anlayışını gözden geçirmek yerine "kepenk kapatma ve gösterilerin provokasyon olduğunu" ilan ederek, halka karşı gözdağı açıklaması yayınladı.
Halkın açıkça tehdit edildiği açıklamada da aynen şunlar söyleniyordu: "iznimiz ve onayımız dışında kepenk ve kontak kapatmak suçtur ve bu suça bulaşanlar cezalarını çekeceklerdir.
Hangi gerekçeyle olursa olsun, kontak ve kepenkleri kapatanların tümünü biliyor ve elebaşlarını tanıyoruz.
Bunlar en sert şekilde cezalandırılacaklardır."
Bu anlayış, halkın tepkisinden, tavrından anlar mı? Bu anlayış, Gazi halkının provokasyon saldırısının karşısına dikilmesini anlayabilir mi?
"Provokasyon" der geçer. Olmadı, yarın "bizim saldırılarımızı protesto etmek de suçtur" diye bir açıklama da yapabilirler.
Her şeyi tersine çevirip geçiştirmeye çalışır.
Küçük, büyük, dağda, şehirde, okulda, mahallede, legalde, illegalde, yurtiçinde, yurtdışında, Kürt milliyetçiliğinin sola yönelik her saldırısında bu yöntemler, bu manevralar geçerlidir.
Halka yönelik eylemlerinde de, sola yönelik şiddet politikasında da, eleştirilere karşı "siz sonuca bakın" mantığında olmuşlardır.
Eğer yaptıklarıyla sonuç almışlarsa, yapılan doğrudur. Pragmatizm böyle bakmaktadır sorunlara.
Böyle olduğu içindir ki, bu saldırılar yıllardır solun her kesimine karşı sürmektedir. PKK‘nin veya ARGK‘nin veya HADEP‘in veya bir başkasının "özür"leri hiçbir şeyi değiştirmemektedir.
Çok kısaca özetlediğimiz tarih ve benmerkezci, pragmatist, milliyetçi zihniyet böyle söylüyor.
Ama pragmatizmin gelip duvara çarptığı bir nokta olduğunu da yine tarih söyler bize.
(Bu yazı Ekmek ve Adelet dergisinin 142‘nci sayısından alınmıştır.)

Hiç yorum yok