Yahudi "Mahkemesi"nde Stalin, Stalin'in "Mahkemesi"nde Yahudiler
5. Tarihin Çarpıtılması ve Bir Mitolojinin İnşası: İkiz Canavarlar Olarak Stalin ve Hitler
SSCB, “Yahudiyi en fazla kurtaran ülke”dir.
Bu gözlem, “o yılların tanığı” olarak bugün Batı'da yürütülen kampanyaya karşı durmanın gerekli olduğunu düşünen Troçkist yönelimli bir gazeteci ve araştırmacıdan geliyor.
Şöyle devam ediyor:
"Hiçbir ülkenin en yüksek askeri mevkilerde bulunan Yahudilerle Kızıl Ordu ile karşılaştırılabilir bir örneği yoktur."
Hepsi bu değil:
"Stalin'in oğullarından biri bir Yahudi ile evlenir ve kızı da aynısını yapar."770
Stalin'in liderlik grubu içinde Yahudilerin en iyi şekilde ve sonuna kadar en üst düzeyde temsil edildiği eklenebilir.
Ne kadar zayıf ve sendelese de, ayakta kalabilmek için, Stalin'in "antisemit” olduğu teorisi, onunla yakın çalışan Yahudilerin yargısız bırakılmasını gerektirir.
Tam olarak da bu oluyor!!
"Yagoda, Kaganoviç ve Rusya ile Orta ve Doğu Avrupa'daki diğer birçok kişinin" vahşi bir diktatörün yanında önemli bir rol oynadığı doğrudur, ancak bu bir "mürted-dönek Yahudiler" meselesidir”:Bu, dinler tarihini açıkça hatırlatan bir dil kullanan bir Yahudi entelektüelin düşüncesidir.771
Diğer zamanlarda, dini geleneğin ağırlığı daha ölçülü veya gönülsüz bir şekilde belirtilir: en çok tirajlı İtalyan gazetesinde "Stalin'in mahkemesindeki dönek Yahudiler"i suçlayan bir gazeteci var.772
Gerçekte, “dönekler” ve “dini-hainler” (veya “mahkeme Yahudileri” ile ilgili) hakkındaki söylem, Stalin’e antisemitizm suçlamasının üstü kapalı bir inkarıydı; Bir ırkçılık biçimi olarak, bireysel üyelerinin dini ve politik davranışlarına bakılmaksızın bir etnik gruba karşı yöneltilen antisemitizm.
Yahudilerin Stalin'in SSCB'sinde ve onun önderliğindeki sosyalist kampta liderlik pozisyonlarında bulunduğunu kabul etmek, bu ülkelerde iktidara erişimin, sosyal ve politik statünün değişmez ırksal geçmişleri tarafından değil, değişken siyasi davranışlarıtarafından belirlendiğini kabul etmek anlamına gelir.
Ancak, bugün politik olarak utanç verici kabul edilen Yahudilerin “dönekler”, “mahkeme” veya gerçek olmayan Yahudiler olarak) yargısızlaştırılması, antisemitizmin ampirik analizden kaynaklanan herhangi bir olumsuzlamaya direnebilecek bir kategoriye dönüşmesine izin veriyor, ve bu nedenle, bu sadece Stalin için değil, Sovyetler Birliği'nin tüm tarihi için de geçerlidir.
Ekim Devrimi'nden kısa bir süre sonra, farklı dinlerde (Yahudilik dahil) kınanan müstehcenliğe karşı kampanya, önde gelen Yahudi çevrelerin katılımıyla yürütülür.
Corriere della Sera'dan daha önce alıntılanan gazetecinin yorumu:
"Yeni antisemitizmi körükleyen, SBKP'nin Yahudi kolundan Yevektia'ydı."773
Kudüs İbrani Üniversitesi'nden bir profesör de benzer bir iddiada bulunuyor:
“Bolşevik devrimi sırasında [...] birçok Yahudi Bolşevik kendisini devrimci Rus milliyetçiliği davasına o kadar adamıştı ki, Yahudi aleyhtarı oldular.”774
Zaten “dinsizler” ve “dönekler” olarak sınıflandırılan komünist yönelimli Yahudiler, şimdi “anti-Semitik” bir “mahkeme” haline geliyor.
Artık, Stalin'den ayrı olarak, “antisemitizm” suçlaması, bu “anti-Semitik” kampanyaların baş lideri olan Lenin'in kendisine ulaşıyor.
Yine de, az önce alıntılanan aynı İsrailli tarihçi şunları yazdı:
“Büyük olasılıkla, Lenin, Rusların örgütsel kapasitesi konusunda her zaman çok şüpheciydi. Gorki ile yaptığı bir konuşmada, Yahudi olmayan zeki Rusların olmadığını veya en azından ataları arasında Yahudilerin ve damarlarında biraz Yahudi kanı olduğunu gözlemler."
Sovyet liderinin görüşü aynı zamanda muhatabının görüşüdür: “Rus ekonomisinin kontrolünü ele geçiren Yahudiler olsaydı Gorki'yi rahatsız etmezdi, ve 1916'da, "Yahudilerin örgütlenmelerindeki dehası, esneklikleri ve yılmaz enerjileri, Rusya'mız gibi çok kötü örgütlenmiş bir ülkede gerektiği gibi hesaba katılmalıdır" diye yazacak kadar ileri gider."775
Bu nedenle, bu metne göre hareket eden Lenin ve (aynı zamanda Komünist Partiye üye) Gorki, nihayetinde antisemitizmle değil, Rus karşıtı ırkçılıkla suçlanabilirler.
Yahudilerin oynadığı başrol, Rusya'daki eski rejimin devrilmesiyle sınırlı değil.
Yahudi tarihçi şöyle devam ediyor:
Lenin, “her yerde bulunan Yahudi azınlığa” “komünizmin koruyucuları” olma rolünü atfeder. Bu nedenle, “Rus'un uluslararası arenada ve dolayısıyla Avrupa'ya ve dünyanın geri kalanına karşı ilerlemesinin başlıca öncüsü Slavlar değil Yahudilerdi. Lenin, devrimin başarısını onlara ve diğer etnik azınlıklara güvenme konusunda büyük bir sezgi gösterdi."776
Görüldüğü gibi, “anti-Semitik” Yahudilerkomünizmin yayılmasına önemli bir katkı, hatta belki de kesin bir katkı sağlıyor;
Nazilerin sözünü ettiği Judeo-Bolşevik komplosu burada, Yahudiler tarafından düzenlenen huzursuzluk veya komplo olarak anlaşılmaktadır, evet, ama anti-Semitik Yahudiler tarafından!
Bu bir kargaşa ya da uzun, uzun bir geçmişi olan bir komplo meselesi.
Yine daha önce alıntılanan tarihçiye göre Lenin, tıpkı Hıristiyanlığın daha önce yaptığı gibi, kendi topluluklarından kopmuş olan Yahudileri kullandı.777
Ve Hıristiyanlıktan Bolşevizme uzanan yıkıcı döngüde Yahudilerin rolünü ifşa eden, Nazizm'in çok sevdiği tarihsel okumayla benzerlikler yeniden ortaya çıkıyor.
Burada yeni olan, bu rolü oynayan ve önce Hıristiyanlığa sonra Bolşevizme bağlı kalan Yahudilerin nihayetinde “dönek” ve “Yahudi karşıtı” olarak görülmesi gerektiğidir.
Antisemitizm suçlaması, Stalin'le birlikte bir bütün olarak Sovyet deneyimine saldırmaya çalışırken, bazı mütevazı değişikliklerle Nazi tarih felsefesini yeniden üretiyor!
Hiç yorum yok