Header Ads

Header ADS

"Sınıf ve Sosyalist Siyaset tartışması"

"Sınıf ve Sosyalist Siyaset tartışması"na iki not;

Birincisi-Böyle bir konunun tartışılmasına - teşhir amacı olmadığı sürece- DİP gibi Troçkist bir grubun katılımı, Troçkizmi hala "sosyalist sol içi " bir ideoloji olarak gösterme çabalarına "çanak açma" ve " destek verme" oportunizminin batağına dalmaktır. Ne yazık ki TR de bu oportunizm oldukça yaygın.

İskender Bayhan, ın "Sınıf mücadelesinin toplamı ve demokrasi mücadelesi eşit değerdedir partimiz için. Demokrasi mücadelesi sınıf mücadelesidir" sözlerini netleştirmek gerekir. "Demokrasi mücadelesi", yani siyasi mücadele, sosyalizm mücadelesine bağımlı kılındığı sürece "sınıf mücadelesi" olabilir. Bu "eşit değerde" olma SADECE sosyalist ve demokratik görevleri arasındaki kopmaz bağlantı anlamı ve içeriğinde olduğu söylenilmek isteniyorsa, bir dereceye kadar doğru olabilir. Bu bağlantı, özellikle içinde bulunan devrimci durum şartların analizinden kopuk bir şekilde alınırsa, ya sağa (sadece demokrasi mücadelesi), ya da (demokrasi mücadelesini yok sayan ezberci bir devrim mücadelesi olan) sola sapma yolunda yürümek olur.

Devrimci bir durum olduğu dönemlerde "demokrasi mücadelesi" öne çıkarılmaz, Sosyalist mücadele tek ve hakim olan mücadeledir. . Devrimci durum olmadığı dönemlerde demokrasi mücadelesi öncelik taşır, ama sosyalist mücadeleye tabi kılınarak...Bu anlamda bakarsak, "ikisinin eşitliğinden" soyut bir şekilde bahsedemeyiz, her ikisinde de sosyalist mücadele temeldir ve hedeftir. Yani "demokrasi mücadelesi eşittir sınıf mücadelesi " sadece ve sadece bu mücadele sosyalist mücadeleye tabi kılınıyorsa, hedefi sosyalizm ise, bu anlamda söyleniyrsa doğru olabilir, aksi reformizm dir.

Yazdığım "Not"a "gereksiz polemik" yorumuna;

Herhangi bir konuyu "netleştirmek" için bir açıklamayı "gereksiz polemik" olarak görmek, açıklamayı gerektiren yazıyı okuyan herkesin konuyu bütünlüğüyle anlayacak seviyede teorik bilincinde olduğu, ya da herkesin kendi anladığı şekilde anlamlaştırdığı subjektif varsayımına işaret eder. Marksist Leninistlerin sorumluluğu ve görevi özellikle böylesine önemli konuları kitlelere "yanlış anlaşılmaya yer bırakmayacak" dilde ve şekilde açıklamaktır.

Böylesine önemli bir sorumluluğu "gereksiz" olarak görmek "liberalizm" dir. Tam da bu daha 70 lerde HK nun hemen her eğitim çalışmalarında "eleştiriden subjektif nedenlerle kaçınmanın" liberalizmin bataklığına düşmeye giden yol olduğu vurgulanırdı..Eleştiri hataları düzeltir, eksiklikleri tamamlar, bilgiyi derinleştirir, güçlendirir. Özellikle yazı sadece konuyu derinlemesine bilen hareket ya da parti kadrolarına hitab etmiyor, genel tüm kitlelerce okunacaksa, bunun "yanlış anlaşılmayı" engelleyici bir şekilde açıklanması gerekir. Gerisi liberalizmdir.

Hasan Kızılocak şöyle diyor;  Marks ve Engels "Komünist Parti Manifestosu" nda, önemle belirtirler.
"Komünistler, sınıfın en küçük ekonomik, demokratik, siyasi talepleri içinde mücadele ederler küçük ekonomik haklar ve talepler için mücadele ediyorlar diye reformist olmazlar (özellikle bu devam eden cümleye dikkat!) çünkü bugünkü hareketin içinde, hareketin geleceğinide temsil ederler. Bu mücadeleyi bir komünist proğrama bağlanarak yükseltirler, kitlelerle bağ kurarak, onları müceleye kazanma, ileri çıkan unsurlarla kadrolarını tahkim ederek geleceğe yürürler." bu değerlendirme çok net sanırım, siz İskender Bayhan'ı savunduğu genel politik çizgiden soyutlar, bir cümle üzerine sündürülmüş, zorlama yorumlara tabii tutup, kendi iyi olmayan subjektif niyetinize dayanak aramaktan ileri gidemezsiniz. Halk arasındaki yaygın deyimle "Öküz altında, buzağı aramaya" dönüşen boşuna bir çaba olur, kaldıki sınıf mücadelesi ile demokrasi mücadelesi iç, içe geçmiş bir birini besleyen, destekleyen formlar, tabiiki her sınıfın birde demokrasi anlayışı ve sınıf olmanın gereği sınıf mücadelesi var, örneğin;tekel dışı burjuva sınıflar, ulusal burjuvazinin kent ve kır kanatları, küçük burjuvazinin yine kent ve kır kesiminin bir demokrasi anlayışı ve sınıf mücadelesi var, biri liberalizm, reformizmken diğeri tepkisel anarşizan çıkışlar gösterir, burada kast edilen tamamen işçi sınıfının, prolateryanın kurtuluş davasına bağlanmış bir demokrasi ve sınıf mücadelesi olduğu açık..!
Açıklaman dan TR de genelde yıllardır kendisini pratikte ortaya koyan,bunun örneğini sergilemiş olduğun şu noktaları vurgulayarak cevap vereceğim;

1- “takımcı” duygusal tepki ve yaklaşımı,
2- bu anlayış nedeniyle “eleştiri” ile “konuyu netleştirme” yorumu arasındaki farkı göremeyen, genel olarak “takımına karşı” en küçük bir “eleştiriye benzer sözlere bile tahammülsüz” küçük burjuva tavrı
3- genel Kitlelere hitap eden ve kitlelerin okuyacağı yazılarla, teorik seviyesi belirli bir seviyeye ulaşmış kitlelere hitap eden yazıların dilleri arasında ciddi fark olması gerekliliğinin bilincinde olmamak
4 – Genel okuyucuların , söylenenden “ne demek istendiğini” bilmesi gerekir “entellektüel” beklentisi içinde olma ve bu yaklaşımla da “yanlış anlaşılma” olasılığı olan söylemlere “açıklama getirme yerine, olduğu gibi savunma sekter yaklaşımı…
5- Yazını benim getirdiğim “açıklamalar” a benzer örnekler getirerek , benim söylediğimi doğrulayan, kendi savunmanı çürüten, yani kendi ileri sürdüğünü çürüten “eleştirme” pratiği.

Bu konulara teker teker değil, bir bütünlük içinde, senin söylemlerinle değineceğim.

Benim yaptığım yorum şuydu;

“İskender Bayhan, ın "Sınıf mücadelesinin toplamı ve demokrasi mücadelesi eşit değerdedir partimiz için. Demokrasi mücadelesi sınıf mücadelesidir" sözlerini NETLEŞTİRMEK gerekir. "Demokrasi mücadelesi", yani siyasi mücadele, sosyalizm mücadelesine bağımlı kılındığı sürece "sınıf mücadelesi" olabilir.””

“"ikisinin eşitliğinden" soyut bir şekilde bahsedemeyiz, her ikisinde de sosyalist mücadele temeldir ve hedeftir. Yani "demokrasi mücadelesi eşittir sınıf mücadelesi " sadece ve sadece bu mücadele sosyalist mücadeleye tabi kılınıyorsa, hedefi sosyalizm ise, bu anlamda söyleniyorsa doğru olabilir, aksi reformizm dir.”
Buna sanırım kendisine Marksist Leninist diyen hiç kimse karşı çıkamaz. Ama “Takımcı” bir anlayış içinde olan birey, NETLEŞTİRME yi olumsuz, kötü, art niyetli bir yaklaşım olarak görür ve kendi takımının bir oyuncusunu ve takımını anlamsız bir şekilde savunmaya geçer. Bunu yaparken de, söylenmeyen şeyi söylenmiş olarak göstererek daha fazla batağın içine girer.

Şöyle söylüyorsun " eleştirin" de;
“””Bayhan'ın orada söylemiş olduğu konuşmasında küçük bir bölüm "Sınıf mücadelesinin toplamını, demokrasi mücadelesi ile eşit görüyoruz parti olarak. Sınıf mücadelesi aynı zamanda demokrasi mücadelesidir" şeklindeki açıklamalarını buraya aktarmışsınız buradan hareketle ne demek istendiğinin çok açık olmadığı İskender Bayhan'ın sınıf mücadelesini sosyalizme, sosyalist demokrasi mücadelesi ile ilişkilendirmeği için sınıf mücadelesi ve demokrasi mücadelesini savunurken sistem içi reformist bir zemine savrulduğunu iddia ediyorsunuz.””
Birincisi; Beyhan ın sözleri EMEP in siyasetini bütünüyle bilen insanlar tarafından yanlış anlaşılmaya bilinir. Bu yazının bunun bilincinde olmayan ve teorik seviyesi düşük ya da hiç olmayan emekçi okuyucular tarafından okunmadığını varsayıyorsak, ya da “bizim takımın taraftarları” dışında kalanların “nasıl algılayacakları” umurumuzda bile değilse, yani “kitleleri doğru bir şekilde eğitme”, derdimiz yoksa, “söylemlerimizde yanlış anlaşılmaya yer bırakmama” sorumluluğu duymuyorsak, o zaman zaten devrimcilikten bahsetmemek gerekir.

İkincisi; eleştiride demagojiye sarılmak, insanları bir hatadan diğerine ve hatta yalanlara kadar iter.
“İskender Bayhan'ın.... sistem içi reformist bir zemine savrulduğunu iddia ediyorsunuz.”” diyorsun. Şimdi benim yorumumda böyle bir söylem varmı?
Söylenilen, “bu mücadele sosyalist mücadeleye tabi kılınıyorsa, hedefi sosyalizm ise, bu anlamda söyleniyorsa doğru olabilir, aksi reformizmdir””” sözlerinden böylesine bir çıkarım yapmak için duygusal takımcı bir anlayışa sahip olmak gerekir. Yorumumda Beyhan ın “bu anlamda söylediğini ya da söylemediğini” belirten bir kelime var mı? Başlangıçta vurgulanmış zaten; “söylemi NETLEŞTİRME”, yani içeriğini yanlış anlaşılmaya fırsat vermeyecek bir şekilde açıklamak.

Devrimci, okuyucu kitlelerden somutta var olan, söz konusu olan yazıdan ne algılayabileceğini hesaba katar, ona göre söylemlerini biçimlendirir. “Okusun Teorik kitaplarımızı, anlasın ne demek istediğimizi” gibi ukala ve küçük burjuva ve entelektüel bir yaklaşım içinde olamaz.

Bu tür bir yaklaşımla Şöyle söylüyorsun;
"öylemi demek istemiş, böylemi demek istemiş" gibi fallar açacağınıza karşınızda EMEP diye bir parti var, öncesi Özgürlük Dünyası bugünde Teori ve Eylem gibi merkez organ denebilecek teorik bir yayın organı var, onlardan haberdarsanız size fal açma imkanı vermez””
Aslında bu söyleminle;

Birincisi söylemin “yanlış anlaşılma” olasılığı olan bir nitelikte olduğunu kabullenmiş oluyorsun. Ve kitlelerden, bu söylemi anlamaları için, EMEP in ve onun teorik yazı organlarını okumuş olmalarını, ya da okumalarını öneriyorsun...Bu nasıl bir kitle eğitimi anlayışıdır? Bu nasıl bir savunmadır? Bu anlayışı eleştrimeye bile değer göremeyecek kadar saçma buluyorum..

İkincisi; “”merkez organ denebilecek teorik bir yayın organı var, onlardan haberdarsanız size fal açma imkanı vermez”” diyerek, benim yaptığım “netleştir”meyi bir “fal bakma” olarak değerlendiriyorsun. Eğer söylem ““fal bakma” ya açıksa, demek ki o söylem NET değil, bunu kanıtlamış oluyorsun.. Yaptığım yorum, söylem temelinde EMEP in politikasının ne olduğu üzerine bir değerlendirme getirmiyor, yani fal bakılmıyor, söylemin hangi içerikte anlaşılması gerektiğini ortaya koyuyor.

Üçüncüsü; yaptığım yorumda, “EMEP in ya da Beyhan ın görüşü bu dur “ diye bir vurgulama, hatta ima yok, bu nedenle “fal bakma” niteliğinde olarak değerlendirilemez, tam tersine devamındaki açıklamalarla onun “fal bakma”, ve yanlış anlaşılma niteliğini ortadan kaldıran niteliktedir. Bunu ancak ve ancak “FB, BJK gibi takım hastaları” göremez. “Bizim takım ve takım oyuncuları hata yapmaz” dar kafalılığı bunu engeller.

Devamında ki alıntıların sadece ve sadece benim yaptığım “NETLEŞTİRME” nin destekleyici nitelikte, yorumumu çürüten nitelikte değil....

“Biz hata yapmayız”, ya da bizim söylemlerimizin “açıklamaya ihtiyacı yoktur” takımcı anlayışı, bu anlayışta olanları genellikle gereksiz demagojik “savunmalara” iter, ve bunu da yaparken kişiyi daha fazla batağın, çarpıtmaların içine sürükler.

Sen yaptığım “NETLEŞTİRME” açıklamalarına karşı olmadığını, kendi yaptığın alıntılarınla kanıtlıyorsun zaten. Senin zoruna giden, senin “takımın”dan birisinin “yanlış anlaşılmaya gebe”, “açıklama gerektiren” bir yorumuna “açıklık getiren” bir yorum yapılmış olması. Devrimci bir tavırla, bunu kabullenip, EMEP in ve Beyhan'ın görüşü üzerine ilave bir açıklama getirme yerine, bu açıklamayı getirene demagojik “saldırma” takımcı pratiği içine girmen.

Her şeyden önce yorumumun bir eleştiri değil, söylemi “netleştirme”, “açıklama getirme”, sonuçta “katkıda bulunma” olduğunu anlamamak için, takımcı bir kafa yapısında olmak gerekir. Eleştiri olsaydı, yani görüşün o söylemle sınırlı olduğuna inanıyor olsaydım, farklı yazılardan alıntılar yaparak bu görüşü desteklerdim. Bunu gerek Evrensel de yazılan yazı ve gerekse EMEP in sloganı ile ilgili konularda yaptım ve gerektiğinde yaparım. Bu özgüldeki Konu EMEP in görüşü değil, konu özellikle günümüzde önemi olan, sağ ve sol sapmaların teorik “kırpma” larla kitlelerin kafasını bulandırması ve işte burda bu sözü geçen açıklanması gereken, yanlış anlaşılmaya gebe “söylem”.

Eleştiri silahı kullanılmadan ne bireyler, kitleler, ne de kadrolar eğitilebilinir, ne de partide ideolojik bir birlik sağlanabilir. Eleştiriye karşı gelmek, o silahı kullanmaktan kaçınmak, liberallerin ve oportünistlerin tercihidir Marksist Leninistlerin değil.

Dost eleştirilir, düşman teşhir edilir.

Bu arada "öküz altında buza arıyorsun" yakıştırmana vereceğim cevap, "Öküzün altında "buza" aramama gerek yok, çünkü buza, aranmaya gerek kalmayacak bir şekilde, o masada oturuyor", olacaktır. Çünkü o masada oturan Troçkist, öküz altına saklanan buzanın ta kendisi, buza yı göz ardı edenler, saklayanlar , "buzanın aranmaması" gerektiğini mi savunuyor?

Erdogan

Hiç yorum yok

Blogger tarafından desteklenmektedir.