Anti-Emperyalist Anti Faşist Gençliğin Sembolü Erdal Eren
"Sevgili annem, babam ve kardeşlerim ;….Zavallı ve çaresiz biriymişim gibi ardımdan ağlamanız beni yaralar. Bu konuda ne kadar güçlü, ne kadar cesur olursanız, beni o kadar mutlu edersiniz.Hepinize özgür ve mutlu yaşam dilerim. "
Devrimci selamlar… Oğlunuz Erdal”
Devrimci selamlar… Oğlunuz Erdal”
Birey yaşamı boyu, özellikle mücadele pratiği içinde bir çok insanla karşılaşır. Bu “çokluk” nedeni ile kiminin simasını hatırlar ismini hatırlamaz, kiminin ismini hatırlar simasını hatırlamaz. Hem isim hem simayı hatırlamak için ya bir uzun süreçli ilişki, yada önemli bir olay olması gerekir. Dönem içinde ismini hatırlamadığım ama sevecen simasıyla ve saygılı, genç yaşta oturaklı kişiliğiyle sadece Devrimci Gençlere değil, çevresindeki tüm yaşlarda devrimcilere örnek olacak bir niteliğe sahip olan bu Genç Devrimcinin ismi, işlemediği ve işlediği isbat edilmeyen bir suç üzerine tutuklanıp bir ay içinde İdamla cezalandırılıp daha 17 yaşında idam sehpasına gönderilmesiyle birlikte simasıyla birleşip unutulmaz bir bütünlük oluşturmuştu hafızamda. İdamından iki sene sonra, Uluslarası Antı-Emperyalist Anti-Faşist gençlik kampında, Erdal Eren in sadece Türkiyeli devrimcilerin değil bütün dünya genç devrimcilerinin, hem sima ve hemde isim olarak tanıdığı, ve Devrimci Gençlik için bir sembol oluşturduğuna, duygulanarak şahit olmuştum.
Aradan geçen 24 sene sonra Erdal Eren bugünde Kanadadan Ekvator a, Hindistandan küçücük Trinidad Tobago adasına kadar devrimciler tarafından anılmakta ve 13 Aralıkta gene Anti-Faşist, Anti Emperyalist Gençliğin bir sembolü olarak anılacaktır.
.......Ve tarihe 17 yaşında asılan, Anti-Faşist , Anti-Emperyalist bir Yurtsever Devrimci olarak geçti ve öylesine bir sembol olarak kalacaktır.
Onu asanlarsa tarihe ABD Pentagonunun “bizimkileri” olarak geçti ve öyle yazılacak ve öyle kalacaklar.
“....Hakim sınıflar ve onların uşakları bu sömürü ve baskı düzenine yönelen her hareketi kanla boğmak istiyorlar. Bunun için olmadık tertipler tezgahlıyorlar. Halkın Kurtuluşu için mücadele veren, baskı ve sömürüye karşı çıkan herkes bu tezgahlara muhataptır. Ve siz bir mahkeme heyeti olarak bu tezgahın dişlisinden başka bir şey değilsiniz...
Biz;devrimciler, sizlerin şartlandırılmış düşüncelerinizdeki gibi terörist veya anarşist değiliz. Biz devrimcilerin Türkiye halkının her türlü baskı ve sömürüden kurtulması dışında hiç bir kaygımız yoktur. Anarşi yaratmak veya terör estirmek bizim düşüncemizle çelişen bir şeydir. Tersine en büyük terörist ve katil, bu devletin kendisidir....
Bugün devrimcileri ve onların bir parçası olan beni, aldığınız emirlere uygun olarak yargılayabilir ve ölüm cezası verebilirsiniz. Fakat bu ilelebet sürmeyecektir. Bir gün mutlaka sizin yerinizde halkımız olacak, sizi ve koruduğunuz düzeni yargılayacak ve doğru kararı verecektir.” Erdal`ın mahkemede ki savunmasından
Erdoğan A
Aralık 2006
Erdoğan A
Aralık 2006


Hiç yorum yok