Yeni -Demokrasi ve Yeni Dünya Düzeni -IV
Yeni Dünya düzeninin doğuşu Gunumuzde Neo-Sömürgeci ve neo-demokratik-Sömürgeci politikası ayni. Aradaki fark pratikte. Pratik fark neo-Sömürgecilerin uzaktan kontrol ve hakimiyet sömürü pratiğini seçmesi, neo-demokratik-Sömürgecilerinse ta ilk başa dönerek İşgal etme pratiğini seçmesi.
Yani neo-demokratik-Sömürgecilerin ırkçı politikaları, kontrol ve muhafaza nın yerine, işgal edip orda kalma kılfını, ve o kılıfın hazırlanıp uygulanmasını gerektiriyor.
Soğuk savaş döneminin ilk zamanlarında 1947 de, Amerikanın en önde gelen dış politika uzmanlarından olan George Kennan, dış işleri başlıklı yazısında, Amerikanın artık sosyalizmi yenemeyeceği ama onu kendi içinde ve dışında gelişmesini engelleyebileceği muhafaza edebileceğini vurguluyordu. Containment, muhafaza teorisi olarak isimlendirilen bu teori, savaşa karşı daha akıllı ve yaratıcı bir alternatif olarak görüldü, ve uygulanmaya koyuldu. Bu politika ile neo-koloniciler dünya çapında gelişmekte olan bağımsızlık ve demokrasi mücadelelerinin yaygınlaşmasını engellemeyide başardılar.
Stalinin önceden görebildiği bir sonuç olarak Sovyetlerin parçalanması, ve dağılması üzerine artık gereği kalmayan soğuk savaş ve muhafaza politikasının yerini yeni bir politika alma gerekliliğinide beraberinde getirdi.
Bu yeni politikanın neo-Sömürgeci döneminde yaratılan ve kullanılan “Özgürlük”, “demokrasi”, “insan hakları koruyucusu”, “medeni batı”, kılıflarına uygun olması gerekiyordu.
Ayni şekilde bu yeni politika sovyetlerin dağılması ile ortaya çıkan yeni pazarların ele geçirilmesi yolunda alınacak her türlü pratiğin, ve bu pratiğin getireceği sonuçlarıni “haklı gösterebilecek” ve “haklılığın onaylanabileceği” kılıfı içermesi gerekiyordu.
Ve en önemlisi uluslararası şirketlerin hayali olan merkezi tek bir hükümetin, ve tek bir askeri gücün olduğu, diger herkesin silahsızlandırıldığı yeni bir dünya düzeni kavramını satabilecek, ve bunun kılıflarını hazırlayabilecek bir politika olması da gerekiyordu.
İşte burda yep yeni bir dış politika uzmanı Samuel P. Huntıngton ortaya çıktı Amerikada. 1993 de basılan "The Clash of Civilizations," “kültürlerin çatışması” başlıklı yazısı George Kennanın soğuk savaş dönemindeki politikasının geçerliliğini kaybetmesi üzerine, bu yukarda sıraladığım gereklilikleri cevaplayan, yeni dönemde politikanın ne olması gerektiğine cevap veren bir yazı oldu.
Huntingtona göre batılı olmayan hemen hemen bütün ülkeler, zaten bu doğmakta olan yeni dünya düzeni içinde ya muhafaza edilmiş, ya onunla bütünleşmiş, yada onun bir parçası haline gelmiş durumda . Sovyetlerin dağılması ile ortaya çıkanlar ulkeler hariç bunların dışında kalan “Çin ve müslüman ülkeler” bu yeni dünya düzeni dışında kalmışlar. Ve Huntington a göre bunlar hiç bir zaman bu düzene katılmayacakları olasılığının büyük olduğu gibi, batı medeniyetlerine karşı güçlerini birleştirme olasılığı da var. Bu yüzden “medeni batı ve hristiyanlık” bir tarafta “İslam ve tanrısızlar Çin’ ,diğer tarafta, Kültürlerin çatışması nı oluşturmakta, Huntıngton a göre.
“Üstünlük”, ırkçı kavramının yeniden şekillendirilip, yeniden yaratılması
Yeni -Demokrasi ve Yeni Dünya Düzeni -V
Hiç yorum yok