YERKÜRE: GÖÇMENLERİN TOPLAMA KAMPI (MI?)[*]
TEMEL DEMİRER
“Ölüler adalet için haykıramaz.
Onlar için bunu yapmak
yaşayanların bir görevidir.”[1]
Daha yüksek duvarlar örülen yerküre, yerinden
yurdundan edilen “Modern Köleler”in, yani göçmenlerin acılı toplama kampına
dönüş(türül)dü.
Farid Farjad’ın, “Acı diyorum efendim, o da
evrensel olmalı; bir çocuğun eline diken batsa; insanlık yanmalı”; Lev
Tolstoy’un, “Acı duyabiliyorsan, canlısın. Başkalarının acısını duyabiliyorsan,
insansın,” sözleriyle müsemma tabloya ilişkin olarak Galatasaray Üniversitesi
Sosyoloji Bölümü öğretim üyesi Didem Danış, “Yunan adaları göçmenlerin
Guantanamo’suna dönüştü,”[2] derken;
“Mültecileri caydırmaya ve kısıtlamaya odaklı” politikaların ruh sağlığını
olumsuz etkilediğini vurgulayan 45 kurum ve dernek, AB ve Yunan hükümetini
“Kapalı Kamp” planlarından vazgeçmeye çağırıyor![3]
* * * * *
“Kapalı Kamp”lar, “Modern Köleler”, vd’leri! Tüm bunlar Eduardo Galeano’nun, “Köstebeklerden tünel kazmayı öğrendik, kunduzlardan baraj yapmayı; kuşlardan konut yapmasını öğrendik, örümceklerden dokumayı; yokuş aşağı yuvarlanan ağaç gövdesinden tekerleği öğrendik, suyun sathında sürüklenen ağaç gövdesinden gemiyi ve rüzgârdan yelken açmayı... Peki bize bunca ölümcül/kötücül beceriyi kim öğretti!? Dünyayı küçük düşürmeyi ve komşumuza eziyet etmeyi kimden öğrendik!?” sorularını anımsatıyor hepimize…
Ne yazıktır ki bu(nlar) böyle ve rakamların
kesin diliyle karşımızdayken; gerçeği inkâr etmek mümkün değil…
Nanjala Nyabola’nın işaret ettiği gibi,
“2023’ün Haziran’ında Akdeniz’de yaşanan tek bir olayda en az 500 göçmen
yaşamını yitirdi. Yaşanan felâketler artık normalleşiyor. Göç politikaları
giderek ölümcül hâle gelirken Batı’nın siyasi ikliminde çalkantı dahi
yaratmıyor.”[4]
Birleşmiş Milletler Uluslararası Göç
Örgütü’nün (IOM) raporuna göre, 2014’ten 2022’ye Avrupa’ya gitmeye çalışan
göçmenlerden 29 bini yollarda hayatını kaybederken;[5]
yine Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu’nun (UNICEF) açıkladığı üzere,
2023 yazında Orta Akdeniz’de ölen ya da kaybolanların sayısı 3 kat arttı.[6]
2014’ten 2022 Ekim’ine Avrupa’ya gelmeye
çalışan düzensiz göçmenlerden 29 binden fazlasının yolculuk sırasında hayatını
kaybettiğini açıklayan[7] IOM, 2023
yılında da dünyanın göç yollarında en az 8 bin 565 kişinin öldüğünü ve bunun 10
yılın en ölümcülü olduğuna işaret edip, “2023’teki ölüm sayısı 2022’ye kıyasla
yüzde 20’lik trajik bir artışı temsil ediyor,”[8]
dedi.
Ve bir şey daha: ABD Gümrük ve Sınır Koruma
Birimi’nin (CBP) açıklamasına göre, Meksika sınırından ABD’ye geçmek
isteyenlerin sayısı Aralık 2022’de 2021’in aynı dönemine göre yüzde 40 artarak
251 bin 487 oldu.[9]
* * * * *
Edmond Burke’nin, “Kötülerin kazanması için
iyilerin seyirci kalması yeterlidir,” vurgusuyla betimlenen facia katlanarak
artarken; Tunus’un Safakes limanından yola çıkan iki göçmen gemisinin Lampedusa
adası açıklarında battığını açıklayan İtalya sahil güvenlik güçleri, iki
kişinin hayatını kaybettiğini ve 57’sinin kurtarıldığını, 30’u aşkın kişinin
ise kaybolduğunu açıkladı. Gemilerden birinde 48, diğerinde 42 kişinin
bulunduğu bilgisi verildi.[10]
Ayrıca İngiltere’de, 50 kişilik sığınmacı
grubunun Portland Adası’na ulaşması ve sığınma taleplerinin işleme konulması
süresince ‘Bibby Stockholm’ adlı gemiye yerleştirilecekleri bildiriliyor. Plana
göre 500 sığınmacının tamamı gemiye yerleştirilecek. Böylelikle 222 kamaralı
gemide en az 18 ay boyunca 500 sığınmacıyı barındırılacak. Konuya ilişkin
açıklamada, hâlihazırda ülke genelindeki otellerde yaklaşık 51 bin sığınmacının
bulunduğu ve bu durumun vergi mükelleflerine günde yaklaşık 6 milyon sterline mal
olduğu bildirildi.[11]
Bu kadar da değil; İngiliz hükümeti
göçmenlere GPS takip cihazı takacak! GPS cihazı takılan göçmenler, sokağa çıkma
yasağına tabi tutulabilecek, belirli yerlerden men edilebilecek ve buna
uymadıkları takdirde göçmenlerin gözaltına alınmaları veya kovuşturulmaları söz
konusu olabilecek…[12]
Durum böyleyken, göçmenler zorlu kaçakçı
yollarını aşıp bir ülkeye iltica başvurusu yaptıktan sonra artık rahata
kavuşacaklarını düşündükleri kamplarda, adeta geldiklerine bin pişman ediliyor.
Tacizler, tecavüzler, intiharlar ört bas ediliyor, olaylar duyulmasın diye
iletişim araçlarına el konuluyor; mülteciler sınır boylarında konuşlanmış gasp
çetelerinden, onların tehdit, taciz ve işkencelerinden kurtulmuşken
inceltilmiş, zamana yayılmış işkenceye maruz kalıyorlar.
* * * * *
William Shakespeare’in, “Unutma ki bu
aşağılık dünyadasın. Çoğu zaman kötülüğü baş tacı edip, iyiliği çılgınlık sayan
dünyada,” sözleriyle betimlenmesi mümkün olan koşullarda Rohat Emekçi’nin
ifadesiyle, “Yunanistan’da bir yıl mülteci kampında kalan mültecinin söylediği
şu söz, aslında olayı özetliyordu: ‘Türkiye’de bir hapishane kaygısından
kaçarken şimdi (kampta) tamamen hapishanedeyim gibi hissediyorum.’
Mülteci olunca, Avrupa ülkesi de olsa, temel
insan hak ve özgürlüklerinden bahsedilemiyor. İnsanlar kamplarda alıkonuluyor
ama hijyenik bir ortam, beslenme ve sağlık hizmetlerine ulaşım imkânı
sunulmuyor, kendini güvende hissetmiyor”ken;[13]
işte birkaç veri:
i) Uluslararası Af Örgütü, Akdeniz’de
yakalandıktan sonra Libya’ya geri gönderilen göçmenlerin gözaltı kamplarında
gardiyanların korkunç cinsel saldırılarıyla karşılaştığını açıkladı![14]
Suriye’nin kuzey batısındaki dul kadınların
kaldığı kamplarda inceleyen ‘World Vision International/ Dünya Vizyonu’ sivil
toplum kuruluşun raporuna göre, dul kadınlar arasında yüksek düzeyde şiddet ve
depresyon görüldüğü kaydedildi. “Dul Kampları” olarak tanımlanan yerlerde
kadınlar hayatta kalabilmek için cinsel ilişkiye girmek durumunda kalıyor![15]
ii) Meriç Nehri’nden Yunanistan’a geçerek
Avrupa’ya gitmek için yola çıkan bottaki hamile göçmen Afganistan uyruklu
Süheyla Rizai, Yunan unsurlarınca geri itilince, nehrin ortasında botta doğum
yaptı![16]
Yunanistan, topraklarında yakaladığı
mültecileri çırılçıplak soyarak Türkiye’ye gönderdi![17]
Yunanistan ile Türkiye arasında sınır
oluşturan Kırklareli’nin Meriç Nehri’nde çok sayıda mültecinin sınırı geçmeye
çalıştığı sırada vurulan bir kadının hayatını kaybettiği açıklandı. Euronews’in
haberine göre, mülteci kadının hangi taraftan atılan kurşun yüzünden öldüğü
belirtilmezken yapılan otopsi, küçük kalibreli bir silahla sırtından
vurulduğunu ve olay yerinde hayatını kaybettiğini ortaya çıkardı![18]
Yunanistan tarafından ölüme terk edilen 8
düzensiz göçmen İzmir açıklarında kurtarıldı. 3 göçmen ise ölü bulundu. Sakız
Adası’nda 12 kişi olarak Yunan polisine yakalandıklarını söyleyen bir göçmen,
Yunan polisi tarafından darp edildiklerini, götürüldükleri bir
binada değerli eşyalarına el konulduğunu, içlerinden birinin binanın
dışına çıkarılarak gelen çığlık seslerinden ağır muameleye maruz kaldığını
anladıklarını anlattı![19]
HRW, Yunanistan’daki sığınma kamplarında
yaşayan her 7 çocuktan 6’sının eğitim haklarından mahrum bırakıldığını,
çocukların “ağır ayrımcılığa” maruz kaldığını ve bu nedenle
Yunanistan’ın AB’nin göç yönetimi direktiflerini ihlâl ettiğini belirtti![20]
iii) Belçika’da uluslararası koruma
başvurusunda bulunan yaklaşık 4 bin sığınmacı, devletin kendilerine barınacak
bir yer sağlamasını bekliyor. Uluslararası koruma başvurusunda bulunan
sığınmacıların barınma sorunu 3 yıldır devam ediyor![21]
Belçika’da barınacak yer gösterilmeyen
sığınmacılar sokağa terk edilmeye devam ediyor![22]
Belçika’da uluslararası koruma başvurusu
yapmak isteyen sığınmacılar, mülteci kabul merkezlerinin kapasiteleri dolduğu
için sokaklarda yatıp kalkıyor. Belçika Federal Sığınmacı Kabul Kurumunun
(Fedasil) Brüksel’deki merkezinin önünde neredeyse her sabah yüzlerce kişi
toplanıyor. Uluslararası koruma başvurusu yapabilmek için “Petit Chateau”
(Küçük Şato) adı verilen merkezin önünde uzun kuyruklar oluşturan
sığınmacılardan her sabah az sayıda başvuru kabul ediliyor![23]
iv) Paris’in banliyösü Pantin’de aralarında
çocuklu ailelerin de olduğu göçmenler aylardır bir otoparkta kalıyor. Çoğu
Afgan olmak üzere İran, Fas gibi ülkelerden gelen yaklaşık 150-200 göçmenin
kampı hâline gelen 90 kadar çadırın olduğu kampta, ailelerini geride bırakan
göçmenlerin yanı sıra çocuklu üç aile de yaşıyor. Sadece dört seyyar tuvaletin
olduğu kampta, duş alınabilecek bir yer bulunmuyor![24]
400 bin evin boş olduğu Paris’te barınma
sorunu büyürken aralarında göçmenlerin de olduğu 600 evsiz, valilik önünde
çadır kurdu![25]
Paris’te aralarında göçmenlerin de bulunduğu
yaklaşık 400 evsizin kent merkezine kurduğu çadır kamp alanına polisler
müdahale etti![26]
v) Dünyanın dört bir yanındaki göçmen işçiler
binbir zorlukla hayatta kalma mücadelesi verirken hükümetler işçilerin ağır ve
yasadışı koşullarda çalıştırılmasına göz yumuyor. Uluslararası Çalışma
Örgütü’nün (ILO) raporunda, Doha’daki 2022 FIFA Dünya Kupası’nın stadyum
inşaatında bir yılda 50 göçmen işçinin hayatını kaybettiği; 500’den fazla
işçinin yaralandığı ortaya çıktı. Ayrıca Sırbistan ve Tayland’da çalıştırılan
göçmen işçilere dönük hak ihlâlleri de görmezden gelindi.[27]
vi) Teksas’taki Del Rio Köprüsü’nün altındaki
derme çatma kamplarda binlerce göçmen ve sığınmacı tutulmaya devam ediyor.
Sınır devriye görevlilerinin kötü muamelesi, yüksek sıcaklıklar ve olası sınır
dışı edilme ihtimali de dahil olmak üzere binlerce kişi umutsuz koşullarla
karşı karşıya. Kalabalık kamp, çöp yığınları ve aşırı sıcak havanın ortasında
ABD’ye sığınan Haitili göçmenler sınır dışı ediliyor![28]
Güneydoğu Asya’da ada ülkesi Singapur’da
göçmen işçiler insanlık dışı koşullar altında hayatta kalma mücadelesi
veriyorken; Choa Chu Kang bölgesinde on binlerce göçmen işçi, duvarlar ve
dikenli tellerle çevrili toplu konutlardan yalnızca işe gitmek için dışarı
çıkabiliyor. 30 yaşındaki Muhammed isimli bir işçi ise “Hapishanede yaşayan bir
insanla benim aramda hiçbir fark olduğunu düşünmüyorum. Kendimi izole edilmiş
hissediyorum ve diğer insanlarla aramdaki fark nedeniyle çok üzülüyorum,”[29]
diye konuştu!
* * * * *
Bunlar tam da böyleyken; Batı/ Kuzey
göçmenlere karşı yüksek duvarlar örmeyi sürdürüyor!
Örneğin kendisi de göçmen kökenli olan
İngiltere İçişleri Bakanı Suella Braverman, iktidardaki Muhafazakâr Partinin
bir sonraki seçimi kazanabilmesi için hükümetin, “göçmen teknelerinin
geçişlerini durdurması” gerektiğini söyledi. [30]
Braverman ayrıca, hükümetin hazırladığı tasarının yasalaşmasıyla ülkeye
botlarla kaçak yollardan giren göçmenlerin herhangi bir adli inceleme ve
kefalete tabi tutulmadan 28 gün içinde sınır dışı edileceğini, yasal işlemlerin
sınır dışı edildikten sonra uzaktan yapılacağını ifade etti.[31]
İngiltere’nin Ruanda ile imzaladığı göç
anlaşması “deniz aşırı kayıt merkezi” olarak dahi anılamayacak, resmen
“kitlesel sürgün” anlamına gelen bir mekanizmayken;[32]
Manş Denizi’ni küçük teknelerle aşan sığınmacıları caydırma taktiğinin önemli
bir unsuru olarak, sığınmacıların 18 ay boyunca kalacağı, Dorset limanında
demirli Bibby Stockholm isimli gemi, ülkenin yavaş işleyen mülteci politikasına
acil bir çözüm olarak sunuldu![33]
Ayrıca Batılı ülkelerin göçmenleri başka
ülkelere gönderme planı Arnavutluk’ta devreye sokuldu. İtalya, Akdeniz’den
gelen göçmenleri Arnavutluk’a göndermeye başladı. İnsan hakları örgütlerinin
“Yeni bir Guantanamo oluşturuluyor” dedikleri uygulama ile Akdeniz’de
alıkonulan göçmenler Arnavutluk’ta kurulan kamplara taşınmaya başladı.[34]
İtalya, göçmenleri Arnavutluk’taki iki
merkeze transfer ediyor. İlk gemi, Libya’dan kurtarılan 16 göçmeni
Arnavutluk’un Shengjin Limanı’na ulaştırdı. İtalya ve Arnavutluk arasında 2023
Kasım’ında imzalanan 5 yıllık anlaşmaya göre, Akdeniz’de İtalyan gemileri
tarafından kurtarılan “sağlıklı erkek düzensiz göçmenler”, Arnavutluk’ta
inşa edilen iki merkeze gönderilecek. İki merkezin İtalya’ya 5 yıllık maliyeti
670 milyon Euro olacak.[35]
Bu arada mahkeme kararlarına rağmen İtalya
hükümeti, göçmenleri Arnavutluk’taki toplama merkezlerine göndermeye devam
etti. İtalyan donanmasına ait ‘Libra’ isimli gemi, 8 göçmeni Arnavutluk’un
Shengjin limanına getirdi.[36]
Bir de Danimarka parlamentosunun iltica
taleplerini Avrupa dışında ele almaya ilişkin yasayı kabul etmesi… Danimarka
Mülteciler Konseyi Genel Sekreteri Charlotte Slente söz konusu yasa ile
ilticacıların haklarının ciddi bir şekilde ihlâl edileceğini belirtip, “Düşünce
iltica dosyalarını inceleme meselesini sınır dışına atmak. Bu da insan hakları
konusunda çok ciddi sorunları beraberinde getirecek,” derken; BM Mülteciler
Yüksek Komiserliği’nden Gillian Triggs de bu uygulamanın güvenlik için
ülkelerini terk eden insanlar için ciddi sorun olduğunu söyledi.[37]
Bu kadar da değil! Fransa’da sığınmacı-göçmen
çocukların en temel insan haklarına yönelik ihlâllerin sayısında önemli bir
artış oldu. Fransa ve İtalya arasında sınır polisi tarafından reşit olmayan
küçüklerin haklarının tekrar tekrar ihlâl edilmesi bunun en çarpıcı
örneklerindendi.[38]
ABD’nin Teksas eyaletinde düzensiz
göçmenlerin ülkeye geçişini önlemek için Meksika sınırındaki Rio Grande Nehri
üzerinde yüzen bariyerin kurulup;[39]
Belarus ve Polonya sınırda binlerce mülteci, Avrupa ülkelerine geçmek için
bekliyorken; Irak Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ehmed Sehaf, Belarus sınırındaki
170 göçmenin Irak’a dönmek için adını yazdırdığını açıklıyordu![40]
* * * * *
O hâlde şimdilerdeki vahşet hâlinin çözümü
için Tommaso Campanella’nın, “Sana yapılmasını istemediğin şeyi başkasına yapma
ve sana yapmalarını istediğin şeyi de onlara yap!”…
Albert Einstein’ın, “Vicdanınıza ters düşen
hiçbir şeyi yapmayın, bunu devlet istese bile”…
Emma Goldman’ın, “Akıllı bir insan, doğruyu
ne şansın merhametine bırakır, ne de çoğunluğun gücüyle üstün gelmesini ister”…
Carl Jung’un, “Yaptığınız şeysiniz,
yapacağınızı söylediğiniz şey değil,” uyarılarına uygun davranarak; İspanya’da
bir duvar yazısında dile gelen “Bizi soyanlar göçmen ve yoksul değil, buralı ve
zengin,” gerçeğini “es” geçmemeliyiz!
27 Şubat 2025 19:34:23, Muğla.
N O T L A R
[*] Rojnameya
Newroz, Mart 2025…
[1] Lois McMaster Bujold.
[2] Yusuf
Tuna Koç, “Suriye Savaşı, Cihatçı Akını ve AB Üçgeninde Mülteci Krizi”, Birgün
Pazar, 7 Temmuz 2024, s.9.
[3] Ayşe
Ferliel Barounos, “… ‘Kapalı Kamp’ Tartışması”, Cumhuriyet, 3 Ekim 2021, s.10.
[4]
Nanjala Nyabola, “Sıradanlaşan Toplu Ölümler”, Birgün, 21 Ağustos 2023, s.10.
[5] “Umut
Yolunda 29 Bin Ölüm”, Birgün, 27 Ekim 2022, s.10.
[6]
“UNICEF: Bu Yaz Orta Akdeniz’de Ölen ya da Kaybolanların Sayısı 3 Kat Arttı”,
16 Ekim 2023…
https://www.aa.com.tr/tr/dunya/unicef-bu-yaz-orta-akdenizde-olen-ya-da-kaybolanlarin-sayisi-3-kat-artti
[7] “IOM
Raporu: 2014’ten Beri 10 Binlerce Göçmen Göç Yolunda Öldü”, 26 Ekim 2022…
https://rojnameyanewroz3.com/iom-raporu
[8] “2023
Göçmenler İçin Son On Yılın En Ölümcülü Yılı Oldu”, 9 Mart 2023…
https://www.avrupademokrat3.com/2023-gocmenler-icin-son-on-yilin-en-olumculu-yili-oldu/
[9] “ABD
ve Madagaskar’da Mülteci Tekneleri Battı: 30 Ölü”, 13 Mart 2023…
https://www.avrupademokrat2.com/abd-ve-madagaskarda-multeci-tekneleri-batti-30-olu/
[10]
“Lampedusa Açıklarında İki Göçmen Gemisi Battı”, Yeni Yaşam, 9 Ağustos 2023,
s.8.
[11]
.“İngiltere: Portland Adası İnsan Haklarına Aykırı”, Cumhuriyet, 21 Temmuz
2023, s.7.
[12]
“İngiliz Hükümeti Göçmenlere GPS Takip Cihazı Takacak”, Cumhuriyet, 22 Haziran
2022, s.7.
[13]
Rohat Emekçi, “Avrupa’nın Köleleriyiz”, Yeni Yaşam, 23 Temmuz 2024, s.9.
[14] “AI:
Libya’ya Geri Gönderilen Göçmenler Korkunç Saldırılara Maruz Kalıyor”, 15
Temmuz 2021…
https://www.avrupademokrat.com/ai-libyaya-geri-gonderilen-gocmenler-korkunc-saldirilara-maruz-kaliyor/
[15]
“Kamplardaki Suriyeli Dul Kadınlar Cinsel İlişkiye Zorlanıyor”, 19 Nisan 2022…
https://rojnameyanewroz3.com/suriye-21505.html
[16]
“Meriç’te İnsanlık Dramı: Nehrin Ortasında Doğum Yaptı”, Cumhuriyet, 4 Ağustos
2022, s.7.
[17]
“Yunanistan Göçmenleri Çırılçıplak Soyarak Türkiye’ye Gönderdi”, 29 Haziran
2021…
https://artigercek.com/haberler/milli-savunma-bakanligi-yunanistan-gocmenleri-cirilciplak-soyarak-turkiye-ye-gonderdi
[18]
“Krizin Çözümü Gerçekçi Program”, Birgün, 19 Nisan 2022, s.9.
[19]
“Kelepçeleyip Denize Attılar”, Cumhuriyet, 10 Ağustos 2022, s.9.
[20]
“Yunanistan’da Sığınmacı Çocuklar Eğitim Hakkından Mahrum Bırakılıyor”, 10
Ağustos 2021…
https://www.avrupademokrat.com/yunanistanda-siginmaci-cocuklar-egitim-hakkindan-mahrum-birakiliyor/
[21]
“Barınacak Yer Bekleyen 4 Bin Sığınmacı Bulunuyor”, 7 Ağustos 2024…
https://www.avrupademokrat3.com/barinacak-yer-bekleyen-4-bin-siginmaci-bulunuyor/
[22]
“Belçika’da Sığınmacı Krizi Sürüyor”, 18 Aralık 2023…
https://www.avrupademokrat3.com/belcikada-siginmaci-krizi-suruyor/
[23]
“Belçika’da Uluslararası Koruma İsteyen Sığınmacılar Sokaklarda Kalıyor”, 31
Ağustos 2022…
https://avrupademokrat.com/belcikada-uluslararasi-koruma-isteyen-siginmacilar-sokaklarda-kaliyor
[24]
“Fransa’da Göçmenler Otoparkta Yaşam Mücadelesi Veriyor”, 5 Mayıs 2022…
https://www.avrupademokrat.com/fransada-gocmenler-otoparkta-yasam-mucadelesi-veriyor/
[25]
“Onurlu Barınma Temel Bir Haktır”, Birgün, 2 Eylül 2021, s.6.
[26]
“Avrupa’ya Giden Göçmenler Hedef”, Birgün, 6 Ağustos 2021, s.4.
[27]
“Göçmen İşçilerin Can Güvenliği Yok”, Birgün, 22 Kasım 2021, s.13.
[28]
Gloria Oladipo, “Göçmenlere Kötü Muamele”, Birgün, 24 Eylül 2021, s.4.
[29]
“Göçmen İşçiler Özgürlük İstiyor”, Birgün, 31 Ocak 2022, s.13.
[30]
“İngiltere İçişleri Bakanı: Göçmen Teknelerini Durdurmamız Gerekiyor”,
24 Mart 2023…
https://www.avrupademokrat2.com/kendisi-de-gocmen-olan-ingiltere-icisleri-bakani-gocmen-teknelerini-durdurmamiz-gerekiyor/
[31]
“İngiltere Göçmenleri Adli İnceleme Olmaksızın Sınır Dışı Etmeyi Planlanıyor”,
23 Mart 2023…
https://www.avrupademokrat2.com/ingiltere-gocmenleri-adli-inceleme-olmaksizin-sinir-disi-etmeyi-planlaniyor/
[32]
Kenan Malik, “Sınır Egemenliği ve Yeni Emperyalizm”, Birgün, 25 Nisan 2022,
s.10.
[33]
Elçin Poyrazlar, “İngiltere’nin ‘Yüzen Hapishanesi’…”, Cumhuriyet, 18 Ağustos
2023, s.7.
[34]
“Yeni Guantanamo”, Birgün, 16 Ekim 2024, s.11.
[35] “İlk
Göçmen Kafilesi Arnavutluk’ta”, 16 Ekim 2024…
https://www.hurriyet.com.tr/dunya/ilk-gocmen-kafilesi-arnavutlukta-limanda-protesto-42563770
[36]
“Göçmenleri Taşıyan Gemi İkinci Kez Arnavutluk’ta”, Birgün, 9 Kasım 2024, s.11.
[37]
“Danimarka’ya İltica Etmek Daha Da Zorlaştı”, 3 Haziran 2021…
https://www.avrupademokrat.com/danimarkaya-iltica-etmek-daha-da-zorlasti/
[38] Ali
Arayıcı, “Göçmen Çocukların Hakları Hiçe Sayılıyor”, Birgün, 9 Ocak 2022, s.10.
[39]
“Teksas-Meksika Sınırına Yüzen Bariyer Kurulumuna Başlandı”, Cumhuriyet, 10
Temmuz 2023, s.7.
[40] “170
Mülteci Irak’a Geri Dönmek İçin İsim Yazdırdı”, Yeni Yaşam, 18 Kasım 2021, s.5.
Hiç yorum yok