Header Ads

Header ADS

Ukrayna- ne oldu neler olacak; RAND'in 2019 raporu-senaryosu ve uygulanması

Referandum Kuyruğu Donbass
Referandum, “Özel Askeri Harekât”ı sona erdirecek mi? Sınırlı operasyondan sınırsız “savunma” harekâtına.

(Emperyalist) Savaş, sermayeyi dünya ölçeğinde yoğunlaştırmanın belirleyici yöntemi olmaya devam ediyor. Her savaşın kendi kesin belirlenmiş hedefleri vardır, bu nedenle herhangi bir savaşın süreside bu hedeflere ulaşma derecesine bağlıdır.

Marksist Leninistlerin analizi, Marksizmin diyalektiğinin verili bir mevcut duruma uygulanması nedeniyle ilk başta çelişkili görünür, ancak her gelişmede, her zaman doğruluğunu kanıtlıyor. Bunun altında yatan neden analizin, “askeri boyuta”, “askeri taktiklere”, “askeri kazanç ve kayıplara” değil, savaşın nedenlerinin özüne, yani bir savaşın siyasi ve ekonomik amaçlarına dayanmasındadır.

Askeri taktikler, kısa veya uzun vadeli ekonomik-politik amaçların sadece bir parçası olarak uygulanır. Ve bu taktikler, diğer savaşan ülkelerin (ABD-NATO) taktiklerinden asla yalıtılmaz, çünkü o da onların kendi siyasi ve ekonomik çıkarlarıyla ilgilidir. Özelde “askeri taktikler” üzerinde yoğunlaşmak, dünya ölçeğinde sürmekte olan daha büyük siyasi-ekonomik savaşa cevap veremez. Tam tersine, Ukrayna'daki savaş-Avrupa'ya özgü ve genel olarak dünya, Ukrayna'da kullanılan askeri taktiklerin doğasına cevap verebilir.

Savaş (diğeri üzerine) zorlanmış olsun ya da olmasın, Ukrayna'daki savaş emperyalist bir savaştır- yani büyük güçler arasında yürütülen bir savaştır. Emperyalist savaşlar ise belirlenmiş kesin politika ve hedeflerle yürütülür. Politikalar, ekonomik, coğrafi ve askeri koşullarında önemli değere sahip diğer ülkelerle stratejik ittifaklar oluşturmaya diyalektik olarak bağlı olan ekonomik temelde belirlenir, yönlendirilir.

Bu “sebepsiz-provoke edilmemiş” bir savaş mıydı?

Objektif bir değerlendirme yapmak ve gerçeği görmek için, RAND şirketinin “Rusya'yı hem askeri hem de ekonomik olarak nasıl “yıpratılacağına” dair bu çalışmasının okunması gerekir. Bu analiz Ukrayna savaşından 3 yıl önce yapılmış, yazılmış bir senaryo.

ABD'deki düşünce “kurumları” araştırmaya odaklanır ve ABDnin rakiplerine karşı rekabet edebilmesi için karar vericilere tavsiye üretmeyi amaçlayan bir politik-ekonomik strateji oluşturur.

2019 tarihli 350 sayfalık “Rusya'nın yıpratılması” başlıklı araştırmasını okuyalım.

Önsöz şunu belirtiyor: “Bu rapor, Ordu Dört Yıllık Savunma İnceleme Ofisi, Genelkurmay Başkan Yardımcısı G-8, Karargâhı, Ordu Departmanı tarafından desteklenen RAND Corporation araştırma “Rusya'nın Genişletilmesi” (siz bunu gücünün dağıtılması ve yıpratılması olarak anlayın) projesinin bir parçası olarak yürütülen araştırma ve analizleri belgelemektedir. Projenin amacı, Rusya'nın askeri veya ekonomisini veya rejimin yurtiçinde ve yurtdışındaki siyasi duruşunu vurgulayabilecek önlemleri, Rusya'yı genişletmek için bir dizi olası yolu incelemekti

“…Sovyetler Birliği'nin sahip olduğu süper gücü olmasa da Rusya Putin yönetiminde ekonomik güç ve uluslararası ağırlık kazandı ve şimdi benzer savunma harcamalarına sahip herhangi bir ülkeden çok daha fazla askeri yeteneklere sahip- öyle bir dereceye kadar ki, yakın komşuları üzerinde etkisini gösterebiliyor. . Üstelik, bir bütün olarak değerlendirildiğinde, ABD ve Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü (NATO) müttefiklerinden hala geleneksel anlamda daha düşük olsa da Rusya, ABD'yi ve müttefiklerini geleneksel çatışma dışında başka yollarla tehdit edebilir ve tehdit etmektedir.

..İncelediğimiz adımlar, her ikisine de katkıda bulunabilecek olsa da, asıl amaçları ne savunma ne de caydırıcılık olacaktır. Daha ziyade, bu adımlar, Rusya'yı ABD'nin rekabet avantajına sahip olduğu alanlarda veya bölgelerde rekabet etmesinde ve Rusya'nın askeri veya ekonomik olarak aşırı yıpratılmasına ve/veya uluslararası prestij ve etki veya rejimin iç piyasasını kaybetmesine neden olacak, düşmanın dengesini bozmak için tasarlanmış bir kampanyanın unsurları olarak düşünülür.

...tüm önlemler arasında, ABD enerji üretimini genişletmek ve Rusya'ya ticari ve mali yaptırımlar uygulamak, büyük olasılıkla Rus ekonomisini, hükümet bütçesini ve savunma harcamalarını daha fazla strese sokacak gibi görünüyor.

Yaptırımların kapsamlı ve çok taraflı olması koşuluyla, daha sert yaptırımlar uygulamak da muhtemelen Rus ekonomisini bozabilir ve bu düşük petrol fiyatlarını sürdürerek daha büyük ölçüde ve daha hızlı yapabilir.

Avrupa'nın Rusya dışındaki tedarikçilerden gaz ithal etme yeteneğini artırmak…. Nitelikli işgücü ve iyi eğitimli gençlerin Rusya'dan göç etmesini teşvik etmek ABD'ye yardım edebilir ve Rusya'ya zarar verebilir

Amerika Birleşik Devletleri adına aktif bir önlem olmasa da hiçbir şey yapmamak, Rus hükümetinin zayıf düzenleyici rejimini, devlet kontrolünü ve savurgan yatırımlarını (insanlar için sosyal uygulamalar. EA) sürdürmesine de izin verecektir. Bütün bunlar ülkenin ekonomik ağırlığını ve askeri potansiyelini sınırlamaya devam edecektir.

Rusya'yı yıpratmanın bir başka yolu da dış taahhütlerini daha pahalı hale getirmektir, ancak bu ABD ve müttefikleri ve ortakları için oldukça riskli görünmektedir. Sovyetler Birliği'nin aksine, Rusya coğrafi olarak aşırı yayılmış değil. Suriye dışında, Ukrayna ve Kafkasya'daki dış taahhütleri nispeten kompakt, Rusya'ya bitişik ve coğrafyanın Rusya'ya askeri avantajlar sağladığı yerlerde, yerel nüfusun en azından bir kısmı dostça.

Kafkasya'da ABD'nin Rusya'yı genişletmek için daha az seçeneği var. Rusya orada daha büyük coğrafi avantajlara sahip, bu da örneğin ABD'nin Gürcistan'ı savunmasını Rusya'nın onu tehdit etmekten çok daha pahalı hale getiriyor. Aynı şekilde, Amerika Birleşik Devletleri, benzer coğrafi nedenlerle Orta Asya'daki Rus etkisine meydan okuyacak güçlü bir konumda değil. Moldova'yı Batı'ya daha yakın olmaya ikna etmek ve o ülkedeki Rusça konuşan yerleşim bölgesinde bulunan küçük Rus barışı koruma kuvvetini ihraç etmek için çaba sarf edilebilir.

Bu önlemlerin çoğu- Avrupa'da veya Orta Doğu'da- ABD müttefiklerine büyük askeri maliyetler ve ABD'nin kendisine büyük siyasi maliyetler getirebilecek Rus tepkisini kışkırtma riski taşıyor. Ukrayna'ya askeri tavsiye ve silah tedarikini artırmak, bu seçeneklerden en büyük etkiye sahip en uygunudur, ancak bu tür herhangi bir girişimin, geniş çapta yayılan bir çatışmayı önlemek için çok dikkatli bir şekilde kalibre edilmesi gerekir.

Rusya'nın ABD ile herhangi bir rekabette en büyük zayıflığı, nispeten küçük ve enerji ihracatına büyük ölçüde bağımlı olan ekonomisidir. Rus liderliğinin en büyük endişesi, rejimin istikrarı ve dayanıklılığından kaynaklanmaktadır.

Rusya'nın en güçlü yanları askeri ve bilgi savaşı alanlarındadır. Rusya, ABD'yi büyük ölçüde geride bırakan gelişmiş hava savunma, topçu ve füze sistemleri konuşlandırdı ve potansiyel olarak ABD kara kuvvetlerinin hava üstünlüğü olmadan ve düşük ateş desteğiyle savaşmasını gerektiren NATO hava savunma bastırma ve topçu karşı batarya yeteneği var.

Rusya'yı strese sokmak için en umut verici önlemler, bu zayıf noktaları, endişeleri ve güçlü yönleri doğrudan ele alan, zayıf alanlardan yararlanırken Rusya'nın mevcut avantajlarını baltalayan önlemlerdir. ABD'nin yenilenebilir enerji kaynakları da dahil olmak üzere her türlü enerji üretimini genişletmeye devam etmek ve diğer ülkeleri de aynı şeyi yapmaya teşvik etmek, Rusya'nın ihracat gelirleri ve dolayısıyla ulusal ve savunma bütçeleri üzerindeki baskıyı en üst düzeye çıkaracaktır. Bu raporda incelenen birçok önlem arasında bu, en az maliyet veya riske sahip.

Moskova'ya dış askeri taahhütlerinin maliyetini yükseltmek zor olacak çünkü bunların çoğu Rusya'ya bitişik küçük alanlarda ve nispeten Rus yanlısı nüfuslarla dolu.

Büyük sayıda ilave ABD kara kuvvetlerinin Avrupa'da konuşlandırılması caydırıcılık için gerekli olabilir ve özellikle bu kuvvetler Rusya'ya yakın konumlandırılmışsa, muhtemelen bir Rus kuvvetinin direniş tepkisini zorlayacaktır. Bununla birlikte, ABD'ye maliyeti Rusya'ya göre daha yüksek olacak, ancak Rusya sınırlarına yakın konuşlandırmaların artması gerilimi artıracak, NATO üyeleri arasında tartışmalara yol açacak ve muhtemelen başka yerlerde Rus tepkilerini kışkırtacak.

...istenen etkiyi elde etmek için her önlemin bilinçli olarak planlanması ve dikkatlice kalibre edilmesi gerekir. Son olarak, Rusya bu artan rekabetin maliyetini Amerika Birleşik Devletleri'nden daha zor karşılasa da her iki taraf da ulusal kaynakları başka amaçlara yönlendirmek zorunda kalacaktı.”

Görüldüğü gibi Ukrayna'da yaşananlar “sebepsiz” bir saldırganlık değil, ABD'li düşünce kuruluşlarının araştırmalarına dayalı olarak çizilen ve “sahneye konulan” bir “senaryoya” tepkidir.

Savaştan önce Rus Tarafı

Rusya'nın Donbass'ı ilhak etmek istediği ve böylece Donbass'ın “kendi kaderini tayin hakkının” gerçekleşmesine yardımcı olduğu yaygın olarak tekrarlanan bir yanlış anlamadır.

Gerçek şu ki, Rus burjuvazisi Ukrayna burjuvazisi ile pazarlık yaparken her zaman Donbass sorununu yalnızca kendi çıkarları için kullandı. Dinyeper, Harkov, Odessa, Nokolayev ve özellikle Donbass'ın mazlum halkları meselesini her zaman bir "pazarlık kozu" haline getirdiler. Donbass ve diğer bölgelerin sakinleri 8 yıldır Ukronazi devletinin bir parçası olmamak için bir iç savaş verirken, Rus burjuvazisi onlara “Minsk Anlaşmaları”nı uygun bir seçenek olarak sunuyordu. Rus burjuvazisinin ikiyüzlü "yatıştırma" politikası, Donbass halkının neo-Nazi Ukrayna'dan kendi kaderini tayin hakkı talebine ve bağımsızlığının, özerk statüsünün tanınmasına her zaman karşı olmuştur.

Gerçekte ise bu bölgelerin halkı hem Neo-Nazi Kiev'e hem de Rus burjuvazisine direnmek zorunda kalmıştır. Güçlü bir komünist ve anti-faşist tabana sahip olan Donbass halkı, burjuva Rus yetkililere karşı hiçbir umut ve yanılsamaya sahip değildi ve yerel "Rus yanlısı" burjuvazinin Ukrayna'dan ayrılmayı savunmamaya ikna etmesine rağmen savaşmaya devam etti. Ukrayna'daki "Rus yanlısı" burjuvazi, kendi çıkarlarını korumak için güney, güneydoğu Ukrayna'daki halk hareketine ayak uydurarak, Ukronazi konsensüsüne katılarak, Ukronazi Kiev yetkilileriyle ve Ukronazi Kiev yetkilileriyle anlaşarak, Donbass'ın emekçi halkının çıkarları pahasına onlar tarafından belirlenen koşullar temelinde Ukrayna'nın güneyindeki halk hareketini eyerlemeye çalıştılar. Halkın kurtuluş hareketinin amaçları, en başından beri bu ayaklanmayı bastırmaya çalışan her iki burjuva kesiminin çıkarlarıyla temelden çelişiyordu.

Milisleri 11 Mayıs 2014'te DPR ve LPR'de referandum düzenlememeye, ayrılmaya değil, “mevcut Kiev yetkilileri ile Ukrayna güneydoğu temsilcileri arasında doğrudan bir diyalog kurmaya” çağırmalarının nedeni budur.

Ukronazi tarafının Donbass'taki sivilleri bombalamayı bırakmadığı koşullarda, Donbass halk milislerinin askerlerinin ateşe karşılık vermesini yasaklayarak, Donbass'a “Minsk”i dayatmalarının ve bu anlaşmaları koşulsuz yerine getirmelerini zorunlu kılmalarının nedeni budur…

Ancak tüm dayatmalara ve tehditlere karşı Donbasslılar, yapmamaları istendiği bir dönemde referanduma gittiler.

Donbass'ın kurtuluş hareketi, her ikisinin de burjuvazilerinin çıkarlarına aykırı bir mücadele yürütüyordu.Kurtuluş mücadeleleri her iki burjuvazi tarafından da fiilen bastırılıyordu. Kuşkusuz çoğu iç savaş gibi mücadeleler de içinde küçük burjuvalar da dahil olmak üzere çeşitli grupları içerir. Ancak meselenin özü, emek ve sermayenin çıkarları arasındaki çelişkilerin burada açık ve keskin bir şekilde ifade edilmesidir.

" İç savaş ", diyordu Lenin, " herhangi bir savaş kadar bir savaştır. Sınıf mücadelesini kabul eden, her sınıflı toplumda doğal olan ve belirli koşullar altında sınıf mücadelesinin kaçınılmaz olarak devamı, gelişimi ve yoğunlaşması olan iç savaşları kabul etmekten geri duramaz. Bu, her büyük devrim tarafından onaylanmıştır. İç savaşı reddetmek ya da onu unutmak, aşırı oportünizme düşmek ve sosyalist devrimden vazgeçmektir. " (Proleter Devrimin Askeri Programı) " İç savaş burjuvaziye karşı da bir sınıf mücadelesi biçimidir." (Lenin, Junious Broşür)

"Özel Askeri Operasyon"- Ukrayna'da savaşın başlangıcı

Rus burjuva politikasının Özel Operasyon-SMO ile birlikte değişmesi, Donbass halkının mücadelesinin karakterini değiştirmedi. Öncelikle Ukronazilere ve ikincil olarak Rus burjuvazisine karşı mücadeleleri aynı kaldı. Sadece Ukrayna neo-Nazi burjuva devleti söz konusu olduğunda onların çıkarlarıyla örtüşüyordu.

Batı medyasının “büyük yalanlar” taktiğiyle yaptığı dezenformasyonun aksine, Rus burjuvazisi hâlâ kısmi bir işgalle “anlaşma” yapabilecekleri yanılsaması içindeydi. Rusya Kiev'in yakınlarına ulaşınca Ukronaziler, anlaşma masasına oturmayı kabul etti ve Rusya'nın en önemli şartlarını hepsi olmasa da kabul ettiler. Her ikisi de ABD-NATO'nun belirleyici rolünü unutmuştu. Rusya, anlaşmaya iyi niyetle Kiev ve diğer Kuzey bölgelerinden çekilmeye başladı. Ertesi gün, ABD temsilcisinin ziyareti Ukronazilerin fikrini değiştirmesine neden oldu ve anlaşmayı geçersiz kıldı, batı medyasıyla Rusya'nın geri çekilmesini “askeri zafer”, “işgalcileri Ukrayna topraklarından kahramanca itmek” olarak sundu. Bu, Rus burjuvazisinin "Özel Askeri Harekatın" tüm yönünü değiştiren ilk hatasıydı. Tüm odak, “savaştan önce pazarlık etmeye hazır oldukları Avrupa karşıtı bölgelerin kurtuluşuna yöneldi.

Yaygın olarak “kabul edilen” bir başka burjuva anlatı, Rus piyadelerinin Donbass bölgesi cephelerindeki savaşa katılımıdır. Bu bölgelerde savaşmış olan ve hala savaşan Donbass milisleriydi- elbette, Rus ordusunun lojistik ve mekanize desteğinin önemini en aza indirmeden. Donbass da dahil olmak üzere Ukrayna topraklarındaki Rus ordusunun sayısını somut olarak kimse bilmiyor. Objektif askeri analizcilerin çoğu, tüm Ukrayna'da 80.000 civarında olduğu konusunda hemfikir. “SMO”nun sınırlı karakteri nedeniyle veya bilinçli olarak Rusya'nın hava kuvvetleri bu bölgelerde görülmedi.

Donbass'tan yoldaşlar, "Rusya, komünistler, anti-faşistler ve Donbass halkı pahasına dünya kamuoyunu yatıştırmak için tehlikeli bir oyun oynuyor. Kherson'dan farklı olarak, Donbass'ın genel olarak Rusya'ya ilhak etme niyeti yok. Mart ayının sonunda, Rus hava kuvvetleri, çoğunlukla yerel milislerin savaştığı cephede semalarda hiçbir yerde görülmezken, hava kuvvetleri "sıfır tali hasar" bahanesiyle bu bölgede faaliyet göstermedi. Sivillerin olmadığı tepelerde, Donbass'ı bombaladıkları Ukrayna güçlerini hava kuvvetlerini kullanarak bile bombalamıyorlar, bir yandan " bir tarafı yatıştırma" oyunu oynuyorlar, diğer tarafı zorluyorlar. “Zorlama” güç kullanmak anlamında değil, yenilgi korkusunun Rusya'ya katılımı tek geçerli çözüm olarak bırakacağı koşulları ve psikolojik durumu yaratmaktır. Kharkov gafı -veya asla bilemeyeceğimiz taktik- bunu pekiştirdi ve önceden herhangi bir katılıma karşı olan Donbass halkı, yarın katılım için referanduma gidecek.

Bir yoldaş eleştirisinde şunları söylemisti; Donbasslı yoldaşlar, “Rusya tehlikeli bir oyun oynuyor” derken haklıydı. Ancak bu “tehlike” Rusya'nın kaldıramayacağı bir şey değil, onlar için bir tehlike de değil. Tehlike, bu bölgelerin insanlarıyla ilgilidir ve sadece Ukrayna ile değil, tüm Avrupa halkıyla ilgilidir. Rusya'nın “savaş ilân ı” ile bu savaşı uzatarak, insan canından daha az fedakarlıkla bitirebileceği doğrudur.” …“Politikayı şekillendiren her zaman ekonomidir. Hepimizin çok iyi bildiği gibi, savaş kesin hedefleri olan kesin bir politikanın sonucudur, özellikle de ekonomik ve askeri olarak üstün bir ülke için süreci de öyle. "

Referandum savaşın karakterini nasıl değiştirecek?

Rus stratejisinin “tam ölçekli bir savaş” değil, belirli hedeflere sahip “özel askerî harekât” kavramına dayandığını hatırlatmak gerekir. Rus ordusu, karada minimum (tüm ordusunun bir oranı olarak) kendi kuvvetleriyle, büyük ölçüde yerel kuvvetlere-milislere güveniyordu.

Rus strateji ve taktikleri, kısa vadeli “manşet” taktiklerinden ziyade uzun vadeli bir sürdürülebilirlik ve etki alanı üzerine kurulmuştu.

Özel Askeri Harekatın (SMO) sınırlı hedefleri ile sınırları vardır. “Savaş ilanı”, “Savunma Savaşı” ise sınır tanımaz. Referandum (özellikle) katılım %80'in üzerine çıktığında, bu bölgeler Rusya'nın bir parçası oluyor. Uluslararası hukuk olarak, bir ülkenin resmen "savaş ilan etmeden" -ki bu fiilen bir savaş ilanıdır- kendi topraklarını ve halkını savunma hakkı vardır. Referandumun olumlu sonucu ile SMO geçersiz hale gelir, “savaş” etkili olur.

Batı Medya'nin “Rusya zemin kaybediyor” gibi hayali anlatılarının aksine, gelişmeler Rusya'nın “hedefe ulaşma” taktikleriyle zemin kazandığını gösteriyor. Gelinen yerde, onun "Batı Bloku"ndan çıkarlarının tanınması için garanti alma" olasılığı kalmadı. Bu blok, Rusya'nın yıkımını ve yeniden bölünmesini açıkça belirten bir blok. Rusya, ilerideki hedeflerine sadece güç kullanarak ulaşılabileceğini hesapladı. Batıdan gelen ekonomik ve siyasi göstergeler, Batı'nın ekonomik sorunlarla mücadele ettiği ve halk protestoları ve hoşnutsuzluğuyla karşı karşıya kaldığı bir dönemde, Rusya'nın özellikle SMO ile belirlediği tüm ekonomik ve siyasi hedeflerine ulaştığını ve daha geniş çıkar hedeflerinin odak noktası olacağı yeni bir aşamaya yaklaştığını gösteriyor.

Bu doğrultuda referandumdan olumlu sonuç alınması beklentisiyle Rusya şimdiden seferberlik çağrısı yaptı. Batı medyasının propagandasının ve yanlış beyanının aksine “seferberlik” sivillerin ve erlerin seferberlik çağrısı değil, çeşitli alanlarda bilgi ve deneyime sahip resmi yedekler anlamına geliyor. Yedek askerler büyük ihtimalle Ukrayna'ya gitmeyecekler, ancak Rusya'nın farklı bölgelerindeki mevcut profesyonel askerlerin yerini alacaklar ve yedeklerin değiştirdikleri Ukrayna'ya gidecek.

Ukrayna'nın işgali?

Rusya'nın hedeflerine ulaşmak için Ukrayna'yı işgal etmesine gerek yok. Rusya’nın Ukrayna'yı işgal etme niyeti yoktu ve (neden ortaya çıkmadığı surece) olmayacak. ABD-NATO (Ukrayna) ne kadar direnirse o kadar çok bölge kaybedecek ama büyük ihtimalle işgaller Ukrayna neo-Nazi rejimine karşı nüfusun yoğun olduğu bölgelerle sınırlı kalacak. Donetsk'i Ukrayna güçlerinden temizlemenin anahtarı Bakhmut, yeni Rus kuvvetleri gelmeden ele geçirilmezse, Rusya'nın odak noktası burası olacak. Kritik altyapıyı, askeri tesisleri ve askeri teçhizatı ve askerleri, taleplerini yerine getirene kadar veya büyük olasılıkla, bu saldırılar sırasında ve hoşnutsuzluk sonucunda Ukrayna rejiminin kaçınılmaz çöküşüne güvenerek, bombalayacak ve imha edecekler. .

Savaşın komşu ülkeleri NATO'ya iteceği ve NATO ittifakını güçlendireceği yönündeki bazı sahte sol “değerlendirmelerin” aksine, Rusya'nın olası ve büyük olasılıkla hedefi, Ukrayna neo-Nazi rejiminin çöküşünün diğer sınır komşuları için caydırıcı olacağıdır, en azından nüfus tarafında, hoşnutsuzluk ve korku kaçınılmaz olarak artacak ve sınır ülkelerinin artık ABD-NATO yanlısı politikalarının değişmesini etkileyecektir.

Rusya'nın uzun vadeli hedeflerinden birisi, NATO ittifakını sadece komşu ülkelerde değil, mümkün olduğu kadar daha ilerlerde de kırmak- bu da “fiili” savunma savaşı ilanından sonra savaşın muhtemel bir şekilde uzatılacağının nedeni olabilir.

Rusya'nın Donbass, Kherson'ın tamamen ele geçirilmesinden sonra durması pek olası değil. Donbass'tan yoldaşların uzun zaman önce belirttiği gibi, Transdinyester'i bağlarken, Ukrayna'yı Karadeniz'den keserken muhtemelen Odessa'ya kadar uzanacak ve büyük bir darbe vurmak ve Donbass'a (ve Rusya) o bölgeden daha fazla saldırıyı önlemek için büyük olasılıkla Kharkov'u tekrar ele geçirecek.

Savaşı sürüklemenin ekonomisi ve sonuçları – Taktikler ve güncel olaylar

ABD, savaşı sürükleyerek-uzatarak zaten Avrupa ekonomisini zayıflatıyor ve dizlerinin üstüne çökertiyor ve onları ABD askeri ve enerji sanayi kompleksine daha da bağımlı hale getiriyor. Bunlar, RAND şirketinin analizlerinde belirtilen bir politika ve taktiklerdir.

Rusya'nın Ukrayna'da özellikle anti-faşist insanlar pahasına “kamuoyu” için oynadığı taktik- oyun, büyük olasılıkla yine Avrupa halkının hoşnutsuzluğuna ve korkusuna ve farklı derecelerde ayaklanmasına dayanan Avrupa halkı pahasına prova edilecek. Bu, özellikle kış boyunca, savaşın mümkün olduğunca uzun sürmesini gerektirir.

Dolayısıyla, savaşın uzaması-sürüklenmesi ABD ve Rusya'nın amaçlarına ulaşmasında sadece Ukrayna ve Avrupa halkları pahasına değil, tüm dünya halkları pahasına fayda sağlıyor.

Savaşın bu şekilde sürüklenmesi ve askeri sanayi kompleksinin zenginleştirilmesi, kaçınılmaz olarak komşu ülkelerde Rus çıkarlarına karşı yeni provokasyonlar ve askeri eylemler arayacaktır. Bu, RAND'ın raporundaki ana taktik noktalardan biridir. Bu, Gürcistan, Ermenistan, Kazakistan, Özbekistan da dahil, doğudaki Sahalin adalarına kadar ulaşıyor. Bu, RAND raporunun ana teması ve planıdır; “Rusya'yı (askeri ve ekonomik olarak) yıpratmak”.

İşte RAND raporunun belirttiği şey;

“Bu bölüm, mevcut jeopolitik rekabette altı olası ABD hamlesini anlatıyor: Ukrayna'ya ölümcül silahlar sağlamak, Suriyeli isyancılara desteği sürdürmek, Beyaz Rusya'da rejim değişikliğini teşvik etmek, Ermeni ve Azeri gerilimlerini istismar etmek, Orta Asya'ya ilgiyi yoğunlaştırmak ve Transdinyester'i izole etmek (Moldova'da Rus işgali altındaki yerleşim bölgesi).

Başka bir bölüme söyle devam ediyor;

.. özellikle Dağlık Karabağ'ın tartışmalı bölgesi üzerinde Azerbaycan ve Ermenistan ile de kilit bir rol oynuyor ….

ABD, Rusya'yı Kafkasya'da iki şekilde yıpratabilir. Birincisi, ABD Gürcistan ve Azerbaycan ile daha yakın bir NATO ilişkisi için baskı yapabilir ve bu da Rusya'nın Güney Osetya, Abhazya, Ermenistan ve güney Rusya'daki askeri varlığını güçlendirmesine yol açabilir.

Alternatif olarak ABD, Ermenistan'ı Rusya'dan kopmaya ikna etmeye çalışabilir.

ABD, Gürcistan'ı NATO'ya dahil etme çabalarını da yenileyebilir.”

Rapor açıkça şunu belirtiyor;

" Bu politikaların temel amacı Rusya'yı yıpratmak olsa da Gürcistan, Azerbaycan veya Ermenistan ile daha yakın ilişkiler ABD için önemli ikincil faydalar sağlayabilir… ABD'nin bölgeye artan katılımı ek ekonomik faydalar da sağlayabilir."

Kafkasya'da yaşananların, Rusya'yı hem askeri hem de ekonomik olarak “aşırı yıpratmak” için üç yıl önce yazılan gerilimlerin “provokasyonu” ve “sömürüsünden” başka bir şey olmadığını açıkça gösteriyor. ABD'nin “Ermenistan'ın dostu” gibi görünüp, siyasi ve ekonomik kazanımları için Azerbaycan'ı Ermenistan'a karşı kışkırtması, açık ortak ikiyüzlülüktür.

Provokasyon ve propagandalardaki rollerini anlamak için STK'lara değinmek önemlidir.

Genel olarak STK'lar nelerdir?

Sivil Toplum Örgütleri, (Hükûmete bağlı olmayan örgütler NGOs) gelişmekte olan küçük ulusların iç hükümetlerinin değil, gerçekte yabancı Hükümetlerin, özellikle ABD'nin örgütleridir. İstisnasız tüm bu örgütler, ABD hükümeti ve kurumlarından, gerici vakıflardan milyonlarca dolar fon alan bir örgüt olan Ulusal Demokrasi Vakfı (NED) tarafından finanse edilmekte ve desteklenmektedir. NED'in farklı ülkelerde farklı isimlere sahip birçok farklı alt grubu vardır. Neredeyse tüm “renkli devrim” ve “protestolar”da elleri var ve her ülkede yayılıyorlar.

Ermenistan-Azerbaycan örneğinde, Rusya'ya yönelik protesto haber ve fotoğrafları NED tarafından finanse edilen “Gülbenkian Vakfı Ermeni Cemaatleri” tarafından, ayrıca Soros vakfı tarafından finanse edilen “global Investigate Journalism Network” olarak gerçekleştirilmiştir, aynen haber ve propagandayı taşıyan diğerleri gibi.

Sonuç

Ukrayna'daki savaş hiçbir zaman “Ukrayna'ya karşı” bir savaş olmadı ve Ukrayna söz konusu olduğunda hiçbir zaman “egemenlik” meselesi olmadı, çünkü Ukrayna bu emperyalist savaşta -yani büyük güçler arasında bir savaşta- bir vekildi. Ukrayna'nın egemen bir ülke olarak kendini savunma ve “kendi kaderini tayin etme” hakkına sahip olduğu iddiası, Neo-Nazilerin hizmetindeki bir burjuva iddiasından başka bir şey değildir.

“Ulusların kendi kaderini tayin hakkı” der Lenin, “sadece siyasi anlamda bağımsızlık hakkını, ezen ulustan özgür siyasi ayrılma hakkını ifade eder. (Lenin Sosyalist Devrim ve Ulusların Kendi Kaderini Tayin Hakkı)

Ve devam ediyor; “Ulusların kendi kaderini tayin hakkı” tanımımız, tutarlı bir şekilde demokratik, devrimci bir tanımlamayı izlemelidir …” (Lenin, Devrimci Proletarya ve Ulusların Kendi Kaderini Tayin Hakkı)

Kendini savunma hakkına sahip vekil küçük bir ülkenin egemenliğine gelince, Lenin şöyle diyor; “Mevcut emperyalist çağın en tipik örneği olan emperyalist savaşlarda, küçük ülkeler de anayurtlarını savunamazlar (savunma hakları yoktur). (Lenin, P. Kievsky'ye Cevap)

Ukrayna savaşı, iki emperyalist blok arasındaki emperyalist bir savaştır; bir yanda askerî açıdan saldırgan, diğer yanda askerî açıdan saldırgan olmayan. Saldırgan olmayan blok, elinden geldiğince (uzun bir süre) “yatıştırma” politikası yürüttü. Bu yatıştırma politikası, “Rusya’yı yıpratma” politika ve pratiğinin uygulanmasıyla çıkmaza girdi ve Doğu ve Güneydoğu Asya'daki provokasyonlar nedeniyle Çin için de çıkmaza girecektir.

Hedefleri sınırlı olan “Özel Askeri Harekât” savaşındaki değişim, artık Uluslararası Hukukun tanımı ve bağlantısıyla, “savunma” savaşına dönüştüğü için “sınırsız” bir savaşa dönüşmek üzere.

Ukrayna'daki savaş ve diğer komşu ülkelerdeki muhtemel savaşlar hem ekonomik hem de jeopolitik anlamda dünya nüfuz alanı mücadelesi üzerinde iki grup arasındaki çatışma gerçeğinden izole edilemez. Soru, bir tarafın nükleer cephanelik kullanmadan ne kadar dayanacağı veya çatışmanın “vekalet” savaşları seviyesinden o seviyeye ulaşıp ulaşmayacağıdır. Bu, ufuktaki gelişmelerle görülecektir.

Erdoğan A

22 Eylül 2022

 

Hiç yorum yok

Blogger tarafından desteklenmektedir.