Header Ads

Header ADS

Ekim Devrimi ve Diyalektik Materyalizm - 1

Kasım 1929
Kommunist

A. DEBORIN

Ekim Devrimi, Marksist teoriyle, Marksist dünya anlayışıyla, diyalektik materyalizmle çok yakından bağlantılıdır. Ekim Devrimi, sadece , bilimsel bir yöntemin, materyalist diyalektik yöntemin kesinlikle doğru uygulanması şartıyla gerçekleştirilebilirdi.

Edward Bernstein ve takipçilerinin temsil ettiği revizyonizm, sınıf çelişkilerinin Köreltilmesi ve Uzlaştırılması fikrini ortaya attığında, ilk görevleri tamda Marksist yöntemi, yani materyalist diyalektiği inkâr etmek oldu.
-Avrupa revizyonizminin filozoflarının, Marksist yöntemin, yani materyalist diyalektiğin devrimci önemini tamamıyle anlamış olmaları ve tam da bu nedenle bunun kasıtlı olarak karşısına çıkmaları dikkate değer bir konudur.

"Revizyonizm ve devrimci Marksizm arasında", diyor modern revizyonizmin filozofu Z. Mark, "hem yöntem açısından hem de dünya anlayışı açısından bir fark vardır". Yazar açık bir şekilde, Devrimci Marksizmin metodolojik olarak diyalektik ile ayrılmaz bir şekilde bağlı olduğunu, revizyonizmin diyalektiğin reddi ile bağlantılı olduğu gerçeğini vurguluyor. Bu nedenle yazar,  geçen yüzyılın sonuna doğru diyalektiğe karşı çıkma cesareti olan Bernstein'i bile aşıyor.

Öte yandan, devrimci proletaryanın en büyük lideri VI Lenin, tıpkı Marx ve Engels gibi, materyalist diyalektiğin sadece şampiyonluğunu ve savunusunu yapmakla kalmadı, aynı zamanda bunu tek devrimci, tek doğru bilimsel yöntem olarak gördü,ve aynı zamanda devrimin tüm büyük ve küçük sorunlarına inanılmaz bir beceri ile uyguladı.

Lenin materyalist diyalektikte Marx ve Engels'in öğretilerinin özlülüğünü gördü, örneğin, Marx ve Engels'in yazışmalarının özünü karakterize ederken, Lenin şöyle yazdı:
“Bir kelimeyle tanımlamaya çalışacaksak, yazışmanın odağını, ifade edilen fikirlerin özünün açıklandığı merkezi nokta, bu kelime, diyalektik olacaktır. Materyalist diyalektiğin kuruluşundan bu yana politik ekonomiye, tarihe, doğa bilimine, felsefeye, işçi sınıfının siyaset ve taktiklerine uygulanması, -Marx ve Engels'in en çok ilgisini çeken, öne sürdükleri en hayati ve en yeni unsurlar, onların, düşünce tarihinin ileriye dönük yaratıcı adımlarıdır. ”
Lenin, Marksizmin özünün yalnızca materyalist diyalektik olduğunu vurgulamakla kalmadı, aynı zamanda kendiside usta bir diyalektikciydi ve materyalist diyalektiğinin daha da geliştirilmesi yönünde ileri adımlar attı; devrimci hareketimizin bütün pratik başarıları, Ekim Devrimi, proleter yanın iktidarı eline geçirmesi, sosyalist inşanın başarılı gelişimi,  bunlar, toplumun sınıf karşıtlıkları ve  tarihsel materyalizmin toplumsal olaylara, çağdaş tarihe doğru uygulanmasına dayanan doğru bir sınıf mücadelesinin doğasıyla ilgili diyalektik bir çalışmanın ve somut tarihsel koşulların analizinin bir sonucudur.

Proletaryanın gücü, büyük ölçüde bilimsel Marksist-Leninist dünya anlayışı tarafından belirlenir. Öte yandan, tüm burjuva hizipleri ve burjuva düşüncesinin tüm eğilimleri, Marksizme duyulan nefret ve idealizme bağlılıklarıdır.

Burjuva egemenliği altındaki ülkelerde, en demokratik hükümet biçimlerinde bile, bütün bilim yapıları ve kurumları, bütün edebiyatı ve basını tüm ileri bilimsel düşünce ve eğilimlere, özellikle de Marksizm'den nefret etme düşmanlık ruhu hakimdir.

Diyalektik materyalizm, orada sadece egemen doktrin olarak gelemekle kalmaz, aynı zamanda zulüm gören ve tehdit altındaki bir inançtır. Ancak, devrimci Marksizmin geniş ve derin bir şekilde yaygınlaşmaya başladığı ölçüde, burjuva ideologlar aynı ölçüde onu devrimci içeriğinden mahrum etmeyi ve onu idealizm ve liberalizmle zayıflatmayı, itaatkar ve zararsız hale getirmeye çalışırlar.

Öte yandan, iktidara gelen proletarya, doğal olarak onu dünya anlayışı, ideolojisi ve egemen doktrini yapar.

Sovyetler Birliği'nde,  tıpkı ekonomik ve sosyo-politik alandaki egemen bir sınıf olarak burjuvazinin kendisini yıktığı gibi, burjuva anlayışınıda yıktı. Proletaryanın egemen sınıf olduğu ve kapsamlı Sosyalist inşanın devam ettiği yeni ekonomik ve sosyo-politik düzen, proleter ideolojinin egemenliğini gerektirir. Sovyetler Birliği'nde Marksizm, egemen, resmi Devlet ideolojisidir. Sosyalist darkafalılar aynı zamanda bu konudada sızlanıyorlar. Ancak bu, başka şekilde olamaz ve olmamalıdır çünkü egemen sınıfın ideolojisi, egemen olan ideolojidir.

İdeolojik mücadele, dünya anlayışımız için mücadele ve metodolojik yönelim, bizim için işçi sınıfının Sosyalizm mücadelesinin ayrılmaz bir parçasıdır. Bu nedenle, Marksist teorilerin tüm bilgi alanlarında egemenliği için savaşırız ve savaşacağız, bu bağlamda, Marksizm'in ve onun devrimci diyalektik metodolojisinin karşılaştırılmaz üstünlüğü tartışılmaz olduğu için burjuva anlayışına hiçbir taviz vermez. Marksist bilimi, Marksist araştırma yöntemini savunarak, biz aynı zamanda en yüksek bilimsel bilgiyi savunuyoruz. Burjuva bilim adamlarının, sadece diyalektik materyalizmi benimsemiş oldukları ölçüde , çok ya da az değerli çalışmalar ürettikleri kimse için sır değildir . Dolayısıyla diyalektik materyalizm mücadelesi aynı zamanda bilim mücadelesidir.

Şimdi de  burjuva dünya anlayışına bakalım. Burjuva bakış açısı, tamamıyle idealizm, dini ve mistik öğelerle kaplı değilmi? Öyleyse neden açık bir şekilde belirsiz bir doktrinin burada özel koruma altına girmesi gerekiyor? Hayır, proletaryanın ve bununla birlikte, maddi kölelikten etkilenen  tüm emekçilerle ile birlikte kurtuluşu, insanlığın manevi kölelikten kurtarılmasını öngörür. Sosyalizm, dünyadaki dini, tasavvufi ve idealist anlayışlarla, ilkel bir yöntemle bağdaşmaz olduğu kadar bağdaşmaz. Sosyalizm ancak bilim ve teknik geniş bir şekilde gelişmiş ve yaygınlaşıyorsa mümkündür. Ancak, sosyalizmin tam anlamıyla gerçekleştirilebilme olasılığı, çürüyen kitlelerin ve özellikle de proletaryanın bilincinde bir devrim olmasını öngörür. İnsan ırkı tarihinde, ilk defa olarak seçkin bir azınlığın değil, halkın geniş kitlelerinin anlayışı haline gelen bilimsel bir anlayış var. Dünya anlayışındaki bu devrim, sosyalizmin gerçekleşmesi için dünya tarihi önemine ve gerekli bir şartına ve güvencesine sahiptir.

Uluslararası revizyonizm, önceden belirttiğim gibi, Marksist dünya anlayışını ve Marksist yöntemi, Marksizm'deki " Hegelizm " ve "Hegelian şemaları" eleştirisi biçiminde çoktan terk etti.

Fakat devrimci Marksizm, diyalektik materyalizm yönteminde bir devrim ve Sosyalist inşanın bir aracı olduğunu görür. Proleter diktatörlük altında, diyalektik materyalizm doğal olarak egemen ideoloji haline gelir. Son iki yıl boyunca, Marksizm, Sovyetler Birliği'nde hem teorik hem de ekonomik ve politik pratikte öncü bir rol oynadı. Marksizm , bütün Sovyet sosyal bilimlerinde, felsefeden başlayıp işçi sınıfının taktikleriyle sona eren bölünmemiş bir egemenliğe sahiptir. Marksizm orada cansız bir dogma değil, sosyal yaşamla beraber gelişen canlı bir bilimdir. Yeni toplumsal düzenin koşulları altında Marksizm, aramızdaki Sosyalist ilişkilerin gelişmesinin getirdiği yeni sorunlara somut cevaplar vermek zorunda kaldığımız süreçte en değerli çalışmalarla zenginleştirilmiştir .

Marksizm, temel gelişme yasalarını ve kapitalizmin çöküşünü keşfetti. SSCB diktatörlüğünün kurulmasından sonra, tarih bunu alışılmadık bir pozisyona yerleştirdi, kapitalizmden komünizme geçiş döneminin gelişim süreci, burada tarihin ilk defa öne çıkardığı tamamıyle yeni bir dönem,yeni bir çağ olması nedeniyle hiç kimse tarafından incelenmemişti. Sovyetler Birliği , tarihte henüz bilinmeyen, herhangi bir sosyal sistem tarafından bilinmeyen yeni yolları kapsamak zorundaydı. Sosyalist bir toplum kurma, yeni bir yüksek topluma geçiş, eski düzenin tüm kalıntılarından kopma sorunu olduğundan, Marksist diyalektik yöntemine olan derin ve ince ilgi anlaşılabilir . Yeni tarihsel dönem dogmatik, kitapçı bir yaklaşım değil, somut koşulların ve onların tarihsel özelliklerinin derin bir incelemesini gerektirir. Bu büyük sosyal yeniden yapılandırma sürecinde materyalist diyalektik güçlü bir kaldıraç işlevi görür. Ancak hazır sonuçların mekanik olarak taşınması, bir sosyal oluşumdan diğerine tamamen uygulanabilir bir formasyona taşınması, materyalist diyalektik bakış açısından kabul edilemez. Materyalist diyalektik, bir bilgi alanına ya da diğerine basitçe uygulanan bir şema değildir; gerçekliğin somut bir çalışmasını gerektirir, geniş bir deneyim temeline dayanır.

Çağımızın özellikleri, Sovyetler Birliği'nden zorunlu olarak bu bilimin-materyalist diyalektiğinin derinleşmesini ve gelişmesini talep ediyor. Bunun nedeni pratikte bir araya geldikleri , her gün yeni bir soruna veya başka bir soruna nasıl yaklaşacakları sorununa uyguladıkları ve daha önce Marksizm ve Sosyalizm tarafından asla düşünülmeyen sayısız sayıda soruna, yeni sorunlara sahip olmalarıdır.


Proletaryanın diktatörlüğü altında yöntem - araştırma için yol ve araçlar - yeni tarihsel yolların düzeltilebilmesi, aydınlatılabilmesi ve sadece materyalist diyalektik yönteme uygun bir şekilde kullanılabilmesinde geçerli olması onun yardımıyla geçiş dönemi yasaları ve sosyalist toplumun incelenmesi nedeniyle, özel bir önem kazanır.

Bu nedenle burada kazanılan metodoloji problemleri, her şeyden önce bilgi ve eylem alanlarında kendini öne çıkarmaktadır. Ve bu nedenle uluslararası revizyonizmin, bu kelimelerin derin anlamını ve önemini anlamadan, özel "Sovyet Marksizmi" ve "Sovyet dünyası anlayışı" ile ilgili bu kadar ısrarlı olmasının nedeni de budur. Evet, özel bir "Sovyet Marksizmi" var! Marx ve Engels'in devrimci öğretisinin, Lenin'in öğretileriyle zenginleştirildiği Ekim Devrimi deneyimi ve on yıllık bir mücadele ve Sosyalist inşa. "Sovyet Marksizmi", toplumun tarihsel gelişimi ve proleter sınıf mücadelesinin daha yüksek bir aşamasındaki Marksizmdir. Revizyonizmin "filozofları" bunu anlayamazlar.

Hiçbir burjuva ülkede Marksizm, SSCB'de olduğu gibi olağanüstü bir gelişme , hem geniş kitleler içinde yaygınlaşma açısından, hem de tüm bilgi alanlarında liderlik rolü açısından bu kadar muhteşem başarılar elde etmedi. Marksizm teori ve pratiğine en değerli katkı doğal olarak Lenin tarafından yapılmıştır. Diyalektik konusundaki klasik eserleri, materyalizm teorisi, işçi sınıfının proleter devrimi ve diktatörlüğü, uluslararası revizyonizm ve reformizm eleştirisi, geçici bir öneme sahip değildir ve uluslararası proletaryanın kazanımını oluşturur. Bütün devrimci nesiller onlardan öğrenecektir. Lenin'in modem teorik düşünce üzerindeki olağanüstü ve bölünmemiş etkisi, sosyolojinin tüm alanlarındaki tartışmasız otoritesi, Marksist yöntemin özüne, materyalist diyalektiğin özüne, onu tüm bilgi alanlarına herkesten daha iyi uygulaması gerçeğine dayanıyor.. Bizim on yılımız, proleter diktatörlük ve Sosyalizm inşası mücadelesi koşulları altında devrimci Marksizmin devamı ve ilerletilmsi olarak anlaşılan Leninizm bayrağı altında geçti.


Komünist
Kasım 1929 Sayısı

Çeviri
Erdoğan A
Ekim 2019

Hiç yorum yok

Blogger tarafından desteklenmektedir.