Header Ads

Header ADS

“Maoist Komünist Partisi” 3. Kongresi Üzerine - Devrimci Durum Değerlendirmesi

“Maoist Komünist Partisi” 3. Kongresi Üzerine

MKP’nin Devrimci Durum Değerlendirmesi

Burada da önce MKP’nin ne söylediğine bakalım:

“Dünya ölçeğinde olduğu gibi tek tek coğrafyalarda da yoksul halklar gerici sistem ve bilumum gerici faşist baskıya karşı isyan edip eyleme geçmektedir.“(18) 
 “Bir kez daha tekrarlamakta fayda var ki, mevcut şartlar devrimlerin patlak vermesi ve zafere ulaşması için uygun özelliktedir. Devrimci durum ve koşullar pozitiftir.“(19)  
“Ayaklanmalar pratiğinin birinci özelliği, devrimci halkın meşru zeminde boy veren devrimci öfkesi emperyalist güçlerin yeni stratejileri bağlamında emperyalist çıkarlara manivela edilmiş olmasıdır. İkinci özelliği ise, halk kitlelerinin gerici diktatörlüklere karşı ‘’başka bir dünya mümkün’’ bilincine uygun demokrasi ve özgürlük isyanı olan objektif gerçeğidir ki, bu gerçek nesnel olarak tamamen devrimcidir“ (20)  
“Dünya ve coğrafyamızda devrimin objektif koşulları, devrimci durumun varlığı bir kez daha kendini teyit etmiştir.“ (21)  
“Halk kitleleri sadece bir tek şey istiyor. Devrim ve geleceğini kararlaştırmak istiyor.” (22)
MKP tek tek ülkelerdeki mücadeleleri anlatmak yerine genel değerlendirmeler yapıyor ve “dünya ve coğrafyamızda“ halkların gerici ve faşist baskıya başkaldırdığını iddia ediyor “Devrim ve geleceğini kararlaştırmak“ istediğini söylüyor! MKP’nin yaklaşımı ve yaptığı tespitler kendi isteğini gerçeğin yerine koyan tespitlerdir. Ne dünya genelinde konuşulduğunda, ne de “coğrafyamız“ somutunda konuşulduğunda genel tespit olarak halkların devrim istediğini söylemek, kendi kendine ajitasyon yapmaktır. Kitlelerin mücadelelerinin en yoğun yaşandığı ülkelerde bile (Örneğin Brezilya, Yunanistan, İspanya) yürüyen mücadeleler geneli itibariyle kazanılmış ve şimdi elden alınan kimi hakların korunmasına yönelik savunma mücadeleleridir. Kimi ülkelerde gelişen mücadeleler, sistemin temellerine yönelen mücadeleler değildir. Bu mücadeleler, işçilerin emekçilerin kendi iktidarlarını kurmaya yönelik değildir. Yürütülen mücadeleler kendiliğinden gelişen ve kazanılmış hakların geri alınmasına karşı yürütülen mücadelelerdir. Olgu budur. 

MKP için “devrimin objektif koşulları“ ile “devrimci durum“ bir ve aynı şeydir. Bu Leninizmin devrimci durum öğretisinin anlaşılmaması veya çarpıtılmasıdır.

Günümüz dünyasında devrimlerin objektif koşulları evet, vardır. Dünyanın her yerinde sömürü sistemleri iktidardadır. Emperyalizmin girmediği tek dünya köşesi kalmamıştır.

Emperyalist sistem her geçen gün kendine karşı isyanın şartlarını ve isyanın öznelerini yeniden yaratmaktadır. Objektif koşulların devrimlere uygun olması ile devrimci durum bir ve aynı şey değildir. Devrimci durumun olması için olması gereken kimi şartlar vardır. Egemen sınıflar aralarındaki çelişmelere rağmen, egemenlerin kendi belirledikleri yöntemlerle yönetebilecek durumda olup olmadıkları önemli bir kriterdir. Ezilen, sömürülen sınıflar ekonomik durumdan yakınmalarına, ekonominin gidişatından hoşnutsuz olmalarına rağmen, sisteme karşı‚ “bağımsız tarihsel eylemler”inin olup olmadığına bakılmalıdır. “Bağımsız tarihsel eylemler”den anlaşılması gereken, ezilenlerin eskisi gibi yaşamak istememesi ve değişiklik istemi temelinde hareket etmeleridir. Devrimci durum, ezeni de ezileni de etkileyen, iktidarı devrimci yoldan ele geçirmenin objektif koşullarını oluşturan bir krizin varlığı durumudur.

Devrimci durum, sadece kitlelerin sokağa dökülmesiyle veya güçler dengesinin devrim lehine gelişmesiyle ifade edilemez. Böyle bir süreçte kitleler, bir yandan egemen sınıflar arasındaki çelişkilerin açtığı gediklerden yararlanarak memnuniyetsizliğini dile getirirken, diğer yandan yeni bir alternatif arayışına yönelir. Sistem alternatifi örgütlenmelere yönelim giderek artar. Bu koşulların gerçekleşmesi sonucu devrimci bir durumdan bahsedilebilinir. Bolşevikler, TKP/ML içinde ve sonrasında Menşeviklerin savunduğu ideolojik ve siyasi çizginin antimarksist-leninist olduğunu ispatladılar.

Menşeviklerin izlediği çizginin revizyonizmde konakladığını belirttiler. Bugüne kadar Bolşeviklerin eleştirilerine cevap verilmedi. Doğrular gösterildiği halde MKP, antimarksist-leninist görüşlerini III. Kongre ile birlikte daha da derinleştirmiştir.

Olan budur...


Hiç yorum yok

Blogger tarafından desteklenmektedir.