Negri nin "Imparatorluk" ve "çokluk" teorileri üzerine -kısaca

Marksizmin burjuvazinin kabulleneceği bir içeriğe büründürülmesi çalışmaları yıllardır devam eden sınıf mücadelesinin bir ürünüdür.  Özellikle Marksizmin " entellektüel"  ve sadece "entellektüellerin " anlayacağı ve tartışacağı bir konu biçimine dönüştürülmesi yolundaki çabalar , yüzlerce kitabın yazılması ve her dile çevrilmesiyle, üniversitelere kadar yagınlaştırılarak popülerleştirilme pratiği ile  sürdürülmekte.

"Entellektüel"lerin toplumda,  işçi sınıfında ve özellikle öğrenci gençlik üzerine olan etkilerinin bilincinde olan sermaye akademisyenleri ve aydınları, bu yüzlerce sayfalık "sözde değerlendirmeler" inin ana mesajları,  ulaştıkları sonuç birbirinden hiç farklı değildir ve hep aynı sonuca ulaşılır - "öğrenildiği şekilde Marksizm Leninizm tarihe karıştı- artık yeni bir çağdayız".

Küçük burjuva entellektüellerin ve dönek lerin sarıldığı ve ballandırdığı Antonio Negrinin iki kitabı , “etkilendiğini” söylediği Focaultun, Marksizmi burjuvazi tarafından Kabul edilebilir içeriğe dönüştürme “teorilerine” katkı anlamında , aslında temel olarak , daha fazla entellektüel detaylar getirmenin üzerini aşmayı başaramamış yüzlerce sayfayla dolu.

Negriye göre üçüncü enternasyonalin “dogmatic” geleneğinden gelmeyen Marksistler için Focault un görüşleri (devrimsiz sosyalizmin inşası vb.) önemli ve değerli. Sanırım bu benzerlikleri nedeniyle Negri nin imparatorluk kitabı , Focault ın etkisinde olan entellektüel sosyal yapı tarafından ilgiyle karşılanıp tartışıldığı gibi , ABD ve İngilterede sermayenin beyin gücünü yetiştiren ciddi üniversitelerdede büyük ilgi gördü. 

Özetle Negrinin uzun yazılarında en temel ve nihai hedefi “işçi sınıfının” siyasi bir güç olarak önemini ve tarihi rolünü küçümsemek, dışlamak  olmuştur. 

Negri bu ulaştığı sonucu, “mesaj”ını doğrulamak için bütün uğraşını , “ emperyalizm” çağının yerini “imparatorluk” çağına bıraktığını kanıtlamada odaklaştırmış. Ve bu çağda , Negri ye göre “işçi sınıfı” yerini , “çokluk” diye adlandırdığı , yeni bir sosyal sınıfa bırakmış. 

“İmparatorluk” diyor Negri “ sadece evrensel bir cumhuriyet olarak görülebilir…İmparatorluğun yayılmasının emperyalist yayılmacılıkla ortak hiç bir yanı yoktur, ve (imparatorluk) ulus devletlerin diğerlerini fethetmesi, yağmalaması, katletmesi, ve sömürgelerin halkını köleleştirmesi temelinde değildir. “ İmparatorluk belirli sınırlar ve bölgesel güçler temelinde değil, her tarafta , heryerdedir. 

Negri ye göre emperyalist ülkelerin artık “imparatorluğun”  içinde, onun çıkarları doğrultusunda birbirleriyle ilişkiye girdiği yeni bir çağdayız. Bu yaklaşım aslında Kautsky nin ultra-emperyalist teorisinin yeniden süslenerek satılmaya çalışmasından başka bir şey değil. Lenin Kautsky nin bu değerlendirmesine, emperyalistlerin içinde bulunan döneme bağımlı, ama kalıcı değil, geçici olarak dünya çapında bir birliğe girebileceğini söyleyerek cevap vermişti. 

ABD nin bu imparatorluğun “başı” olmadığını söyleyen Negri, ABD nin dünya jandarmalığının emperyalizmin çıkarlarına değil, imparatorluğun çıkarlarına hizmet etdiği değerlendirmesini yapıyor. 

Yeni bir sınıf olarak “ÇOKLUK “

Negriye göre 20 inci yüzyılın sonlarında sanayi emeği hakimiyetini kaybetti ve temelde maddi olmayan emeğin hakim olduğu yeni bir üretim biçimi doğdu. "Şey"lerin üretimi yerine , maddi olmayan emek , hizmet, kültürel ürünler, bilgi, sembol, haberleşme üretimi vs. hakimiyet kazandı.

“"" Emek fabrika duvarlarının dışına çıkarak..proletarya heryerde, bütün gün üretir. İşte bu, imparatorluğa karşı yeni güçü oluşturur- ortak bir şekilde hareket eden bireylerin topluluğu – çokluk. Fabrikalar artık değer üretiminin merkezi değil, değer, bütün toplumun “çalıştırılmasıyla” yaratılıyor-entellektüel emek, network emeği, yaratıcı emek, bilimsel emek.. Bu nedenle, toplumdaki bütün "üreticiler" sömürülüyor- bu farklı çalışan gruplar tekli olma özelliği taşımalarıyla birlikte , “çokluk” un bir parçalarıdır.""

Negriye göre maddi olmayan emek Marksın geliştiridiği kapitalizmin hareket yasalarına uymaz. Çünki Marksa göre metanın değeri onların maddi metalar, yada maddi olmayan servisler olup olmadığına bağlı değildir, değer, üretim için harcanması gerekli olan emek zamanına bağlıdır. 

Negriye göre değerin ölçülmesinde temel alınan çalışma günü artık anlamsızlaşmıştır. 

“”eğer üretim bir sorunu çözmeyi hedefliyorsa..ya da bir fikir yaratmayı, ya da ilişkiyi, iş zamanı bütün yaşam boyuna uzanır..”” 

“Çokluk” diyor Negri “ sınıfsal bir kavramdır, sınıfın yeni çeşidi” , “ayni zamanda siyasi bir kavram." “..temel olan yaşamın yeniden üretimi, ve bu geleneksel meta üretiminden daha önemlidir- genetik, imaj, bilgi teknolojisi, eğitim””. Negriye göre, bu nedenle “ yani sömürü değiştiği için, sistemde değişti”. Negriye göre, Siyasal olarak "çokluk" kavramı, halk , ulus vs gibi devlet tarafından oluşturulan ""tüm kavramlara bir son veriyor."" 

Yani Negriye göre “çokluk”, sermayenin sömürüsüne hedef olan ve İmparatorluğa karşı gücü oluşturan ları belirten “sınıfsal” bir kavram. Kısacası işçi sınıfı yerine- çokluk, emperyalizm yerine imparatorluk. 

İşçi sınıfı yerini "çokluğa" bıraktığından, Negro ya göre, “ enternasyonalizm , ulus devletlerin kapitalist sömürünün ana araçları olduğunu tanıyan aktif kitle konusunun iradesiydi. Enternasyonalizm ulus devletin yıkılması ve yeni bir evrensel toplumun yaratılmasının projesiydi. Gelinen yerde bu tür enternasyonalizmin zamanının sona erdiği açıkça tanınmalı.”” 

Negriye göre "meta üretimi yaşamın araçlarını yaratır, maddi olmayan üretim ise, sosyal yaşamın araçlarını değil, sosyal yaşamın tam kendisini yaratır". Bu da Marksın “sosyal insan, sosyal bilinçi yaratır” değerlendirmesine tam ters düşüyor. 

Sayıları hızla artan yeni Kautskycilerin olduğu gibi Negrinin de dolaylı ya da dolaysız vurguladığı, işçi sınıfının önemi kalmadı, sınıf mücadelesi sona erdi, Lenininist bir parti oluşturmak “çokluk” un mücadelesini engelleyecek yeni bir “elit” sosyal sınıf oluşturmak olur , önerdiği- işçisiz, devrimsiz “entellektüeller” ve “ sivil toplum örgütleriyle” bir sosyalizm mücadelesidir .

9 Şubat 2016
Erdoğan A

Bu tür entellektüel yaklaşımların  temeli  üzerine  6 sene önce yazdığım ""Marksist Dogmacılık yaygaraları ve Marksizmi Leninizmden Ayırma çabaları;Yeni Kautskyciliğin balayı dönemi"" yazısını öneririm.