Header Ads

Header ADS

Cuma ya yaklaşırken Suriye ve Lübnan

Tunus ve Mısırdaki protestoların ayaklanmalara dönüşmesi olasılığını başlangıçta göremeyen emperyalistlerin kısa zamanda bunlardan ders çıkararak Arap ülkelerindeki protestoları kendi çıkarları doğrultusunda yönlendirme çalışmaları, gerek yöresel ve gerekse genelde yeni çatışmaların tohumlarını saçmakta. Kendi kukla kral ve şeyhlerin ülkelerindeki ayaklanmaların kanlı bir şekilde bastırılmasına gizliden yardımcı olanlar, iktidarın kendilerine karşı olan ülkelerdeki halkların protesto ve ayaklanmalarını yönlendirme , bu ayaklanmaları etnik ve dini içeriğe ve çatışmaya çevirmeye, sonuçta bu bölgelerde güçlü olmayan kukla hükümetler, ve her zaman çatışmaya hazır etnik ve dini düşmanlıkları yaratma peşindeler.

Genelde ise Rusya ve Çin in bu bölgelerde direk olan ekonomik ve askeri bağlantılarını koparmayı hedefliyerek çelişkilerin daha da keskinleşmesine yol açmaktalar.

Rusyanın Akdenizde var olan tek askeri üssünün Suriye de olması Suriyedeki olaylarında gelişimini etkileyecek bir unsure olarak etkileyecektir..

Bugün, Banianın tanklarla çevrildiği, Douma da evlerin tek tek arandığı Suriye de bütün gözler Cuma günü nde olacağı gibi, aynı zamanda Lübnan da Cuma günü nde suriye yanlısı ve karşıtı gösterilerde olacak. Bu arada Bahreyn hükümetinden davetli Saudi askerlerin sağlık merkezine saldırması sonucu protestoların Doktorlara kadar sıçradığı Bahreynde, Arab Emiret deki gösteriler Saudi askerlerinde yardımıyle bastırılırken , İsrail in Lübnanın hava , kara ve su sahalarını ihlal ederken , bu haberler her zaman olduğu gibi gerek Aljezira gerekse tüm diğer medya da gözler den uzak tutulmaya devam edilecek.

Özellikle her iki tarafın Cuma günü için gösterilere çağrı kampanyası Tripoli de önceden yapılıyor olması gösterilere geniş kitlelerin katılma olasılığını arttırmakta. Bunun yanında Lübnan hükümetinin bu gösterilere izin vermeyeceğini açıklaması, olası gösterinin çatışmalara yol açma ihtimalini de arttırmakta.

Kuzey Afrika ve diğer Arap ülkelerinde ki ayaklanmalar sürecinde batılı medya tarafından ismi daha da yaygınlaşan, ama bir zamanlar terrorist denirken artık batılı medyada bu yakıştırmanın kaldırıldığı Müslüman Kardeşler in Mısır dahil diğer ülkelerde ve gündemde olan Lübnan ve Suriyedeki rollerini yakından takip etmek gerekiyor.

Sorunlara ve protestolara yorum yaparken , açık yada kapalı, genel olarak Şii ve Sunni çatışması , Şii İran ve Sunni Saudi arasında bir çatışma vurgularından kaçınmayan batılı medya geleneksel görevini yerine getirmekte.

Suriye olayları ile henüz sadece bir açıklama yapan Hizbullah ın gelişmelerde sessiz kalacağı düşünülemez.

Hizbullahı en azından tarafsızlaştırılması amacına yönelik haberler de *sızdırılmakta*. Bunlardan bir tanesi Hizbullah Lideri İmad Mughniye nin İsrail değil, Suriye İstihbarat ajanları tarafından öldürüldüğü haberi. Bu tür haberlerin Müslüman Kardeşler e ait basın ve sitelerde yaygın olarak yayınlanması ise dikkat çekicidir.

Bu gelen Cuma gününün uzun süreli çatışmaların ve (şüphesizki bu planlar içinde olanların provokasyonlarıyla) çatışmaların mezhebi çatışmalara dönüşüp , yaygınlaşma sürecinin bir başlangıcı olma olasılığı çok fazla.

Medyanın Protestoları, çatışmaları genellikle mezhebi olarak ayırımlaması ve odaklaması , protestoların ve ayaklanmaların kapitalizmi ve kapitalizmin krizini hedef alan içeriğini göz ardı etme amacını göstermesi bir yana , eperyalistlerin desteğinin! bu protestoları etniksel ve dinsel gruplaşma ve çatışmalara dönüştürme planlarının da göstergesi olmakta.

Bu protesto ve ayaklanmaların etnik ve dini temele dönüşmesi (daha doğrusu dönüştürülmesi) orta doğuyu kısa vadede geriye dönüşü olmayan bir karşılıklı-nefret ve çatışma ortamına dönüştürecektir.

Aynı zamanda Kuzey Afrika ve Orta Doğudaki oluşacak sürekli siyasi dengesizlik , Rusya, Çin ve batı arasındaki çelişkilerin de uzlaşmaz hale dönüşme sürecinin gerek stratejik ve gerekse ekonomik nedenlerini hızlandıracaktır.

Nisan 27,2011
Erdogan A

Hiç yorum yok

Blogger tarafından desteklenmektedir.