Header Ads

Header ADS

Libya daki ayaklanmaları Tunus ve Mısırdaki ayaklanmalardan farklı kılan olgular neler?

Libya nın Yemen gibi bölünmesi ve Lübnanlaştırma politikaları göz ardı edilebilirmi?

Her ülkede olduğu gibi Libya'da da ülkenin kaderini tayin hakkı için mücadele eden halk hareketlerinin desteklenmesi, bu hareketleri ve ayaklanmanın önderliğini ele geçirmeye çalışan, ya da ele geçiren emperyalistlere karşı  tavrı da içine alan bir ikilem içinde olması gerekir.

Tunus ve Mısırdan farklı olarak Libya da Kaddafi iktidarı her ne kadarda anti-emperyalist olma niteliğini kaybetmiş olsa da, Emperyalistlerin kuklası Kral İdrisi alaşağı ederek, emperyalistlerin elinde olan Petrol kaynaklarını No suggestions ekonomisini geliştirme yönünde harcamalar yaparak bölge halkının yaşam şartlarını belirli ölçülerde geliştirmiş olması, Tunus ve Mısırdaki iktidarlar gibi emperyalistlerin kuklası olmadığı gerçeği, bu farkların siyasi olanını oluşturuyor.

Ekonomik ve siyasi olarak emperyalistler için hiçbir önemi olmayan Tunus bir yana, siyasi önemi olan ama stratejik anlamda süveyş kanalı dışında ekonomik olarak Mısır ın da büyük bir önemi yok. Ancak Libya, ABD, İngiltere ve siyonist emperyalizmin Çin ile olan ve sessizce devam eden enerji savaşında, büyük petrol ve doğal gaz kaynaklarıyla ekonomik olarak büyük çıkarlar ve önem taşımakta.

Tunus ve Mısırda kendiliğinden başlayan, öne çıkan ve  belirli bir liderliğin yoksunluğundan farklı olarak, Libya'nın zengin petrol kaynakları olan Benghaziyi kontrol altına alan,  Libya da Kaddafi rejimine muhalefet e yön verici  olarak ortaya çıkan önderliğin tarihi geçmişi ve kimliğinin önemi bir yana, protestolarda eski krallık döneminin bayraklarının dalgalanması , Allahuekber çığlıkları ve camilerde imamların Cihad çağrıları da , hareketlerdeki gerek kendiliğinden olup olma ve gerekse nitelik anlamında ki  farklılıklar da göz önünde bulundurulması gerekir.

Bu yazıyı yenilememe neden olan yeni gelişmeler ve veriler

1) olaylarla batı medyasının farklı bir biçimde *ilgilenmesi*- Tunus, Mısır ve diğer ülkelerdeki ayaklanmalara ve bu ayaklanmaların bastırılmasına doğru dürüst zaman harcamazken, Libya olaylarını dramatik bir şekilde ve saatlerce vermesi, haber ve yorumların ana temasının -ABD ye yöneltilen -bize el uzatın- bizi mücadelemizde yalnız bırakmayın ağırlıklı olması...(yazıda belirttiğim, müdahale için kamuoyu yaratılmasının alışılagelmiş pratiklerinin sergilenmesi)

2) farklı kabile liderleri ile, hatta Kaddafi'nin Kabilesinin liderleriyle, Kaddafi'nin düşürülmesi için görüşmeler

3) Ayaklanma hareketlerinin gerek silahlı ve gerekse büyük ölçüde örgütlü olması, stratejik yerleri ele geçirme konusunda bile planlı olması, bu hareketlerin KENDİLİĞİNDEN olmadığının bir göstergesi olarak ele alınabilir. 

Kısacası şimdilik Libya'daki tüm gelişmeler olayların "kendiliğinden" olmasından çok, planlı, programlı ve örgütlü olduğu yönünde. Batı medyasının yaklaşımı ise, gene batının şatafatlı isimli Sivil Örgütlerinin de yardımı ile, tarihi olarak bir sürü örneğini gördüğümüz "müdahale" için kamuoyu ve zemin hazırlama pratiklerinin her belirtisini göstermekte

Büyük çoğunlukla emperyalist medyada, Youtube de ve bloglarda yayınlanan "gerçek" lerin kaynağının NFSL ( Libya'nın Kurtuluşu için Milli Cephe) adlı örgüt olması, bu örgütün kimliği konusunda bir değerlendirme yapılmasını gerektirir.

NFSL in , ABD, Saudi Arabistan mali destekli, CIA eğitimli ve bağlantılı bir örgüt olduğu tarihi olarak bilinen bir gerçektir.  Konu üzerine gazete ve diğer belgelerden alıntılar..

**CIA destekli Milli Kurtuluş cephesi gerillaların çoğu ABD ve Avrupada yaşayan Libyalı öğrencilerden oluşmaktadır **  Washington post 4/18/92

**Kaddafiye suikaste kalkan grubu CIA destekledi, eğitti ve hala dışarda desteklemeye devam ediyor.  Libyanın Kurtuluşu için Milli Cephe adlı grup CIA destekli, ve General Youssef  Magarieff önderliğinde. Saudiler NFSLe  7 milyon dolar bağış ettiler. Cia ajanları NFSL liderlerini ve elemanlarını Batı Avrupada, Sudan da ve Morakko da eğittiler.** Jack anderson washington post 6/12/85

**Saudi Arabistan, Liberville de Dr. Yusuf Al-Margariaf kontolü altında bir banka hesabı açtılar . Yusuf Al-margariaf 1981  den beri Libyanın Kurtuluşu için Milli Cephe nin genel sekreteri.** Treverton, g. (1987). Covert   Action summer 91 47-51

**Libyanın Kurtuluşu için Milli Cephe 1983-1987 yılları arasında Chad tarafından alınan esirlerden CIA tarafından kurulmuştur.**  Israeli foreign   Affairs 1/91 1-5

*Enver Sedat ın suikaste kurban gitmesinden önce, genel sekreter Haig, Kaddafi için kesilip atılması gereken bir kanser demişti. 6/18/981 de başkan CIA nin anti-kaddafi sürgünleri eğitmesi için gizli emir imzaladı. Ekim de eski Libya diplomat Muhammed Mugharief, CIA nin garantisi ve Saudilerin desteğiyle, Libyanın Kurtuluşu için Milli Cepheyi kurdu.** Martin, d. & walcott,  J. (1988).

**Arap gazetesi al-hayatdan bir muhabir , Amerika topraklarındaki Libyanın Kurtuluşu için Cephe adlı Arap muhalefet grubunu ziyaret etmeye müsaade edildi. Cephe nin lideri   General  Khalifa cephenin Amerika Virginya da 400 militanı olduğunu belirtti.** al-hayat newspaper   12/18/91. Top secret autumn-winter 92 28-9

Bu haberlerden de gözlemlendiği gibi Libyadaki (tamamı olmasa da-bunu bilmiyoruz) en azından belirli bölgelerdeki hareketlerin bu Cephe tarafından başlatıldığı ve yönlendirildiği olasılığı çok büyük.

Neden?

Mısır ve Tunusdaki olaylarda ABD yönetiminin ve diğer emperyalist ülke yönetimlerinin "müdahele " etme diye bir çağrıları ve tehditleri olmadı.  Aynı şekilde emperyalistler, İsrail Gaza daki filistin halkını bombaladığı, kurşunladığında da " müdahele" çağrıları ve tehditleri olmamıştı.

NFSL tarafından ya da başkası tarafından yüklenen protesto resim ve videolarına, batı medyasının haberlerine baktığımızda, protestolarda, gözlere aşina olan, tarihi, CIA nin darbe planlarının hemen her benzerliğini görmek mümkün..Protestocuların eski krallığın bayraklarını sallamaları, eski emperyalist sömürge ye dönüşme istekleri!   Stratejik karakol, radio vb yerlerin hemen ele geçirilmesi ve bunun bir anda bütün medyaya ulaşması...  Batıda sözde İnsan hakları kurumlarının Libyaya ambargo uygulanması ve ülke üzerinde –uçuş yasağı bölgesi-  nin hayata geçirilip, uygulanması talepleri…ve bu taleplerin batı medyasında 24 saat tekrarı….bunlar tarihi olarak kanıtlanmış, askeri bir müdahale için kamuoyunu oluşturmanın tüm elementlerini içinde taşımakta…

ABD nin ve NATO nun , gün geçtikçe hızını arttıran "müdahale" söylemlerinden algılanması gereken, Libya ya askeri müdahalesine kesinlikle karşı çıkmak gerekliliğidir.

Libya halkının haklı olan taleplerini destelemek le, Libyaya açık askeri müdahale ya da içerdeki ajan ve kuklalarıyla gizli bir darbe planlarına karşı çıkmak, birbiriyle çelişmez.

Önemli olan Libyadaki farklı grupların protestolarının ve taleplerinin emperyalist çıkarlarla uyuşup uyuşmadığı temelinde kimi grupları deşifre etmek, kimisini de desteklemek...

Devrimcilerin tavrı, Libya halkının taleplerini desteklemek, açık veya gizli tüm emperyalist  müdahelelere  karşı çıkmak...Birini yaparken diğerini unutmamak.

Sudan'da olduğu gibi Libya'da da bir parçalanma emperyalistlerin gündeminde ve planlarında..

Muhalefet in farklı kabilelerinden oluşması, Libya'da ki bölünme ve parçalanmanın daha da yaygın olma olasılığına bir zemin hazırlayacak karakterde.  Emperyalistlerin, böl-parçala-bir birine düşür-ve sürekli bir kaos yarat- Lübnanlaştırma politikaları için çok uygun bir zemin... aynı zamanda emperyalistlerin Libya'nın parçalanmış doğal kaynaklarını da rahatça ve çok ucuza sömürebilmesi için de bu bölünmenin sağlanması onların çıkarları doğrultusunda..  olası bir bölünme ve ABD, İngiltere, Siyonist emperyalizminin bu bölge enerji kaynaklarını kontrol altına alması, onların Çinle sessizden devam eden enerji çatışmalarını, kısa vadede gün ışığına ve gürültüye yükseltebilecek  seviyede sonuçlar yaratabilir. .

Bu enerji çatışmasının keskinleşmesine bağımlı olarak da ABD, İngiltere ve İsrail silah sanayi ekonomisi  gücünü daha da arttırma fırsatını yaratmış olacak.. Buna bağımlı ve karşı olarak da Çin in askeri harcamaları daha da artacak.

Sonuç olarak, Libya daki gelişmeler Mısır, Tunus ve diğer Arap ülkelerinkinden gerek kendiliğinden olma anlamında gerek ekonomik ve gerekse siyasi sonuçları olarak farklı karaktere sahip. Libyada ki gelişmelerin sonucu, sadece Libyayı ve Libya halkını değil, dünya çapında, enerji kaynaklarına sahip olma çatışmasında güçler dengesini etkileyecek, uluslararası bir öneme sahip.

Erdoğan Ahmet

Hiç yorum yok

Blogger tarafından desteklenmektedir.