ilkelere sadık kalmakla" "sekterlik" arasında diyalektik denge kurmak
Mücadele tarihinde, genelde dünya da ve özelde Türkiye de kitlelerle bağ kurmakta ve özünde Marksist Leninist olan hareketlerin patikte bile birlik sağlayamamalarının altında yatan önemli nedenlerden biriside sekterlik konusu olmuştur. Yani sorun ilkelere sadık kalarak , ilişkilerde esnek olmayı birleştirici ve bütünleştirici bir tavır geliştirmek gerekliliğindeki eksiklik. Pratik sonuçta (ilkelerden ödün vermemek için hiç esneksizlik) sekterlikle, (esnek olmak için ilkelerden ödün vermek, ya da ilkesizlik) oportunistlikle buluşan ve zararlı olan tavırlar.., biri sağ ,biri sol sapma
Eğer safları genişletmek , kitleleri eğitmek ve eğitilmek istiyorsak, bu dengeyi kurabilmek ve uygulamak (zor ama) şart. Bunda da önderliklere (parti , örgüt vb) düşen büyük sorumluluk var, onların önder ve örnek olmaları, kontrolü ellerinde tutmaları gerekir.
"Esnekliğe" ilkelere sahip olmamak, ya da ilkeleriden ödün vermekle aynı şeymiş gibi yaklaşmamak gerekir. Esneklik eşittir 'oportunizm ‘ gibi bir yaklaşım ın sonunda sol sapma dediğimiz sekterlikte buluşması kaçınılmazdır Günlük ve özgül pratiklerde "ilkelere sadık kalmakla" "sekterlik" arasında diyalektik dengenin bulunması ve uygulanması mücadelenin gelişmesi ve güçlenmesi ve hatta kimi zamanlar ayakta durabilmesi için bir zorunluluktur .
Türkiyenin içinde bulunduğu ÖZEL durum bu konuyu daha da canlı ve acil duruma getiren bir özgüllüğe sahip. Gelinen yerde Sekterlik ve oportunizm Türkiyede bir söylemin, eleştirinin , konunun vb popular olup olmamasına bağımlı olarak alınan subjektif tavırlarda da kendini göstermiştir. Subjektif tavırların ya sekterlik ya da oportunizmle sonuçlanması da kaçınılmaz olduğundan, bu iki eğilim salgın hastalık gibi yaygınlaşmıştır.. Bu nedenle Türkiyede, sekterliğin ve oportunizmin alternatifi olarak pratikte ilkeli bir şekilde esnekliğin seçilmesi ve geliştirilmesi için çaba göstermek, gerek Kürt Halkının demokratik mücadelesi ve gerekse Türkiye işçi sınıfnın mücadelesi için hayati önem taşımaktadır.
Herhangi bir konu üzerine düşündüğünü, içinde bulunduğu grubun yapısına ve, konunun popular olup olmadığına bağımlı olarak yazıya ya da pratiğe dökme yerine, ne kadar doğru olduğuna inansa bile düşüncesini *popular* olan neyse ona uygun hale getirerek sunmak, ya da eleştirmekten tamamıyle kaçınmak , Marksizmle uzlaşmayan, oportunizmin ta kendisidir.
Etnik olarak bağlı olduğun gruba *uygunluk* sağlayabilmek için doğru olduğunu bildiğini söylememek ve gerektiğinde eleştirmemek , yani söylemek istediğini değil de kendine yakın bulduğun ve yakın hissettiğin başkalarının duymak istediğini söylemek objektif bir yaklaşım değildir . Mücadeleye samimi olarak inanan insanların yaklaşımlarında objektif olmaması ve subjektif-yani duygusallığı seçmesi, gerçekte inandıkları davaya, mücadeleye zarar veren bir yaklaşımdır – açıkcası ihanetdir.
Bir söylemin ya da eleştirinin *popüler* olması ya da olmaması onun *doğru –gerçek* , ya da yanlış-yalan olduğunun belirtisi değildir. Yani *popüler eşittir doğru* diye bir ikilem olamaz. Yapılan değerlendirmeler ve yorumlar kendini zaman içinde doğrular ya da yanlışlar. Yanlış görüldüğünde düzeltilir. Bu nedenle ilkeli –esneklik- doğruların aranması ve kendisini isbatlaması ya da yanlışlaması ve kendi kendinin analizi anlamında önemli bir pratiktir.
Popüler olan ya da olmayan konu üzerine getirilen her eleştiri ya da yorum onun somut veriler ve analizler temelinde doğru olup olmadığına bakılarak değerlendirilmesi gerekir. Yazı ya da yorumu , bağlı olduğun grubun genel görüşü temelinde , onun popular olup olmadığı temelinde kabullenme ve karşı çıkma değil , yazının içeriğinde ve getirilenin genel anlamda doğru olup olmadığı temelinde ele alınması gerekir.
Geline yerde Ne devrimciler, ne Kürt ne de Türk demokratlar (her iki etnik yapıdan) tavandan ve özellikle tabandan kimseyi gerici karşı saflara itme lüksüne sahip değiller
iyi niyetli insanları dini ve faşist gericilik saflarına itme lüksüne sahip olmamak, ilkeli esnekliği daha da fazla zorunlu kılan ve hayati değeri olan, her devrimci ve demokratın üstlenmesi gereken bir sorumluluktur..
Marksist Leninist Partilerin ve örgütlerin ilkeli esneklik konusunda tabanlarına ve kitlelere örnek olacak adımlar atması , tabanda bu esnekliğin yaygınlaşmasında olumlu bir ilk adım olacaktır..
Erdoğan Ahmet
12 Temmuz 2010
Note-oportunizm ve sekterliğe parti ve örgütler arası bilinen somut örneklerle deyindiğim kısımları çıkardım, bilinmeyenler varken, bilinenleri durmadan ve gerekmediğinde tekrar etmek bahsettiğimiz esneklikle çelişir diye düşündüm..yanlışsam ve yanlışlığım doğrulanırsa düzeltirim..
sağlıcakla
Hiç yorum yok