Ana Sayfa
Büyüklere masallar: CHP baş düşman mı? Garbis Altınoğlu |
Gezi, Negri, çokluk ve sınıf
Arif Koşar | |
Bu yazının başlığında yer alan soruya doğru bir yanıt vermek, Türkiye'deki
İslâmî -faşist rejimin kalıcılaşma ve kurumsallaşma riskinin arttığı günümüz
koşullarında büyük bir önem taşıyor. Bu konuya ilişkin yanlış yaklaşım,
özellikle Rum, Ermeni ve Kürt milliyetçileri/ yurtseverlerinin ve onlarla
dayanışma içinde olan Türk devrimci ve ilericilerinin önemli bir bölümünün
siyasal tutumlarını sakatlamıştır ve sakatlamaktadır. Bu hata kendisini;
Türkiye'nin ve Türkiye devrimci hareketinin tarihini tek yanlı, yüzeysel, statik
ve subjektif bir tarzda ele alma biçiminde açığa vurmakta ve kaçınılmaz olarak
sahiplerinin, güncel durum analiz ve
|
Türkiye’nin genel olarak ilerici duyarlılıklarına
karşı AKP’nin politik-İslamcı köklerinden gelen ve kendi tabanını motive etmek
üzere dilden düşmeyen muhafazakar söylem ve uygulamalar da, yoksullaşma
sürecinin üstüne bir de laiklik ve modern yaşam biçimini koruma-koruyamama
kaygılarını ekledi. Artık mesele, kimsenin zamanını ve yerini tahmin edemeyeceği
son damlaya kalmıştı. Bunu ancak olaylardan sonra söyleyebiliyoruz ki, bu da
sürecin doğası gereğidir. Ve Gezi Parkı saldırısıyla bardak taştı…Bu yazının
konusu Gezi Parkı’ndan yola çıkarak ortaya çıkan toplumsal öfke ve hareketin
sınıfsal dinamikleri, eksikleri, zaafları ya da olumlulukları
|
Sosyalist kent tasarımı: “On yıl sonra sosyalizm” Fuat Filizler Sovyetler Birliğinde, 1920′lerin ateşli yeni sosyalist yaşam arayış ve yönelimleri içinde en önemlilerinden biri de yeni sosyalist kent tartışmalarıydı. Yeni sosyalist kent tartışmaları içinde, muhtemelen en sonuncusu fakat en kapsamlı, en engin ve bütünsel olanı Sabsoviç’in 1929′da yazdığı “On Yıl Sonra SSCB: Sosyalizmi İnşanın Genel Planı” adlı yapıttı. Sabsoviç’in yapıtı, 1920′lerin tutkulu sosyalist hayal gücünün doruk noktalarından birini oluşturuyordu. | ||
Emperyalizm, Askeri Darbeler ve Liberallerimiz - G. Altınoğlu "Bir ülkenin nasıl yönetileceğine halk karar vermeli, halkın serbest seçimlerde anlatımını bulan iradesi esas alınmalıdır. Şu ya da bu güçlü grup, yani esas olarak askerler, ellerinde silah bulundurmalarından yararlanarak iktidarı ele geçirmeye ve kendi istek ve vizyonlarını topluma empoze etmeye kalkışmamalıdırlar. Doğru olan halkın, başarısız bulduğu hükümeti ya da iktidarı bir sonraki seçimde | ||
ABD Emperyalizminin İdeolojik Bir Silahı Olarak Jeopolitik - J.Semjonow
Modern kapitalizminin temel ekonomik
yasasının belli başlı çizgileri ve gereklerini Stalin şöyle açıklar: “Belirli
bir ülkenin halkının çoğunluğunu sömürerek, iflasa sürükleyerek ve
yoksullaştırarak, diğer ülkelerin ve hele geri kalmış ülkelerin halklarını
boyunduruğu altına alarak ve sistemli bir biçimde talan ederek; ve ensonu,
savaşlarla ve en yüksek kârlar sağlamak için ulusal ekonomiyi askerileştirerek
azami kapitalist
|
|
|
Leninist Kesintisiz Devrim mi Troçkist Sürekli Devrim mi? Hasan Ozan
Bu “ideolojik ekoller” ve “yeni teoriler” dalgasının başını çekenlerden biri de
Fukuyama’dır. Japon asıllı bu Amerikalı, Dışişleri Bakanlığı’nda Amerikan
Planlama Servisi Genel Direktör Yardımcısı olarak çalışıyor, stratejik
araştırmalar konusunda uzman bir enstitü olan “Rand corporation’un önemli bir
üyesi ve Chicago Üniversitesi’ndeki “Olin Center”da konferans görevlisidir.
| |
Çürüyene yeni vitrin: Negri'nin “İmparatorluk”u -
Yusuf Akdağ
Bu tür övgülerin yoğunluğu nedeniyle "İmparatorluk", ambalajı sağlamca yapılmış,
patenti Harward University Press'e ait ve pazarlama alanı hayli geniş
oportünizmin "parlak cilalı" yeni binek otomobiline benziyor. Frederic Jameson
ve Sloven Slavoj Zizek gibileri tarafından yere-göğe sığdırılamayan bu "müthiş
eser"in, Troçkizmin ve bir tür Kautskizmin "küreselleşme" örtüsüyle "modernleştirilmiş"
türevi
| ||
Zorunluluk mu seçenek mi?: Kürtler ve Sosyalizm…-
Aysel Tekerek
AKP iktidarı sadece Kürtleri değil, ona tabi
olmayan her halktan milyonları düşman kabul ederek ülkeyi bir cenderenin içinde
tutmaktadır. AKP’nin bu süreçte aldığı yolun bir kısmında Kürt hareketi AKP
karşısına çıkmayarak en büyük bedeli ödemektedir. Yeniden Kürtlerin başka bir
dönemin içinde aynı şekilde yer almayacağının bir garantisi yoktur. Daha doğrusu
tek garantisi sosyalist mücadelenin gücü ile ilintilidir. Bugüne kadar Kürt
halkı “ne yapılmaması” gerektiğinin filmini izlemiş hatta bu filmde oynamıştır. |
"Felsefeyi Savunmak": Pozitivizm ve Pragmatizmin Gerici Niteliği ve Güncel
Görevler - Aydın Çubukçu
Pozitivizm, işçi sınıfının ihtilalci hareketinin
çok etkili olduğu bir dönemde, bunu “giderilmesi gereken sosyolojik bir olay”
olarak gören burjuva tepkisinin ürünüdür ve bu bakımdan net bir sınıf karakteri
göstermektedir. Türkiye’ye ise, “ilerici burjuva hareketi”nin felsefi-ideolojik
öğesi olarak girmiştir. Avrupa’da gericileşen ve yıkılışını geciktirmeyi
amaçlayan burjuvazinin felsefesi halinde yükselirken, Türkiye’de geç
burjuvalaşmanın bir sonucu olarak “ilerici” bir kisve altında kendisini
göstermesi üzerinde ayrıca durulması gereken bir özelliktir. .
|
Faşizm Üzerine- Yaşar Ayaşlı
Faşizmle mücadele teorik donanım, tarih bilgisi
ve doğruyla yanlışı ayırt etme becerisi gerektirir. Bu, Marksist faşizm
analizinin gözden düşürüldüğü, genel devrimci hareketin zayıf olduğu, buna
karşılık onlarca yeni “teori”nin ortalıkta cirit attığı günümüz koşullarında,
ihmal edilmeye gelmeyecek bir konudur. Siyasi iktidarın faşistlere
devredilmesi basit bir hükümet değişikliği olmayacak, iktidar şeklinde bir
değişiklik olarak cisimlenecektir. Devlet biçiminin değişmesi demek, eski
burjuva demokratik biçimin yasal veya yasa dışı yollardan ortadan
kaldırılması, devletin tek parti önderliği altında yeni baştan örgütlenmesi
ve siyasal
|
Eski bloğun Başlığı